Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/95 E. 2022/1594 K. 04.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 04/11/2022
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı borçlunun inşaat işi yaptığını, müvekkili şirketin davalıya bir kaç kez inşaat malzemesi sattığını ve karşılığı olan ücreti davalıdan aldığını, davalı şirket yetkililerinin güvenini kazandıktan sonra davacı şirketten tek seferde bir çok malzeme satın aldığını, ve ücretini ödemediğini, bu nedenle fatura alacağının genel haciz yolu ile takibe konu ederek takip başlattıklarını, davalı ödeme emrine yaptığı itirazında müvekkili şirket ile arasında hukuki ilişkisi olduğunu ikrar ettiğini, davalı borcun esasını kabul etmiş ancak ödendiğini savunmadığını, ispat yükü borç ilişkisini kabul etmekle birlikte ödendiğini iddia eden davalı tarafa düştüğünü, davalının haksız öe kötü niyetli olarak Antalya 15 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına davalının % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, davacının davasının haksız olduğunu, davacı şirketle hiç bir ticari ilişkisinin olmadığını, … inşaat adına inşaat malzemeleri aldığını ve malzeme karşılığında ödendiğini, davacı vekilinin ifadelerinin de bu doğrultuda olduğunu, yanlış olan karşılığı ödenmemiş malzeme alındığı olduğunu, davacı şirket yetkilisi alış verişin bitimi ve mal karşılığının ödenme sonrası verdiği malzemelerden zarar ediyorum fark verin diye kendisine döndüğünü, kendisininde ticaretin … ile yapıldığını, alınan malzeme karşılığının ödendiğini, böyle bir yetkisinin olmadığını söylediğini, davalının haksız kazanç peşinde olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacı tarafın incelenen ticari defterlerin usulüne uygun tutulup takibe konu alacak kalemlerinin de bu defterlerde kaydedilmiş olması tek başına alacağın varlığına ve fatura içeriği malların teslimi konusuna delil oluşturmadığı, ancak davalı borçlunun itiraz dilekçesindeki beyanları nazara alındığında davalı tarafın davacı … Limited Şirketi’nden kendisi adına dava dışı …’ın mal aldığını ve alınan malların bedelinin beyan ettiğinin görüldüğü, buna göre davacı tarafın ticari defter kayıtları, davalı tarafın faturaya konu ticari defterlerini mahkemeye ibraz etmekten kaçınması ve davalı borçlunun malların teslim alındığına yönelik beyanları nazara alındığında davacı tarafın davalıya faturaya konu malların teslim edildiği hususunu ispatlamış olduğunun ve ticari defter kayıtları ve bilirkişi raporu nazara alındığında davacının davalıdan 6.630,00 TL alacaklı olduğunun kabulünün gerektiği, buna karşılık olarak davalı tarafın davacı tarafın yerine getirdiği mal ve hizmetler karşılığında faturadan kaynaklanan ve davacının ticari defterlerinde kayıtlı borcunu ödediğini yazılı deliller ile ispat edemediği gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin herhangi bir ticari işletmesinin olmadığını, inşaat malzemesi alımı hususunun doğru olmadığını, husumet yönündeki itirazlarının mahkeme tarafından göz önünde bulundurulmadığını, davanın husumet yönünden reddedilmesinin gerektiğini, dava konusu alacakla müvekkilinin bir alakasının bulunmadığını, dava konusu borcu kendisinin yapmadığını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili istemine ilişkin yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı, 18.230,00 TL tutarındaki faturaya dayalı alacağın tahsili istemli takibe girişmiştir. Takip dosyası içeriğine göre ödeme emri davalıya 17/08/2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı 08/11/2017 tarihli itiraz dilekçesi ile, ödeme emrinin kendisi hastanede bulunduğundan başka bir şahsın tebellüğ ettiğini, ödeme emrine itiraz ettiğini, alacaklının takibe koyduğu fatura ile ilgili … Ltd. Şti.’nden adına … mal olarak almış olduğu mal bedelini ödediğini, şirket mallarının fiyatlanmasıyla ilgili fazlaca para talep edildiğini, alacaklı ve vekillerinin fazla mal kazanma peşinde olduğunu, takibin durmasını talep etmiş, icra müdürlüğünce 09/11/2017 tarihli durdurma kararı ile ödeme emri tebligatının henüz dönmediğinden borçlu 7 gün içerisinde itiraz etmiş ise takibin durdurulmasına, değil ise takibin devamına karar verilmiştir.
Davacı duran takibin devamı için eldeki itirazın iptali davasını açmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde, davacıyla herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, davacı ile …’ın ticari ilişkisi olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
İtirazın iptali davası yapılan takibe karşı süresinde yapılan itiraz sonucunda duran takibin devamı için açılır. Oysaki yukarıda açıklandığı üzere ödeme emri davalıya 17/08/2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı ise itirazını süresinden sonra 08/11/2017 tarihinde yapmıştır. İtirazında kendisi hastanede bulunduğu sırada ödeme emrinin başka bir şahsa tebliğ edildiğini beyan etmiştir. Tebligat şerhinin tam okunamadığı, ancak … ismine yapıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla davalının bu beyanının aynı zamanda ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin olduğu kabul edilip bu konuda araştırma ve inceleme yapılarak ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının tespiti, ödeme emri usulüne uygun tebliğ edilmiş ise takip kesinleşmiş olacağından dava şartı olan bu husus yönünden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı gözetilerek sonucuna göre yargılamaya devamla karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/10/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 113,22 TL nispi istinaf karar harcının istemi halinde ilk derece mahkemesince davalıya İADESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.04/11/2022

…..