Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/90 E. 2022/1633 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 07/10/2020
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 10/11/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya mal siparişi nedeniyle toplam 50.300,00 TL ödeme yaptığını, ancak karşılığında davalının malları göndermediğini ileri sürerek, sipariş nedeniyle davalıya ödenen miktarın tahsili için Antalya 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe itirazın iptali ile % 20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin dava dışı … (…) ile ticari ilişkisi nedeniyle bu firmadan alacaklı olduğunu, davacının …’a 30.05.2016 tarihli fatura nedeniyle 116.250,00 TL borçlu olduğunu, bu nedenle tarafların bilgisi dahilinde ve …’un talimatı ile davalıya ödeme yaparak …’in karşılıksız çıkan çeklerini tutanakla teslim aldığını, davacı ile davalının doğrudan ticari ilişkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddi ile % 20 oranından az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının mail order formlarındaki imzalara bir itirazının olmadığı, davacının mail order formlarının sonradan doldurulduğu, anlaşmadan farklı doldurulduğu iddiasının senetle (kesin delille) ispat etmek zorunda olduğu, davacının iddiasını kesin delille ispat edemediğini, bozma karar ilamından önce üçüncü kişi defterinin incelemesinin yaptırıldığını, ilgili yönünden yapılan tespitlerin değerlendirmeye esas alındığını, bozma karar ilamından sonra aldırılan ve hükme esas alınan 27/07/2020 tarihli bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle dosya kapsamında mal siparişine ilişkin belgeye rastlanmadığı, her iki tarafında dava dışı …/… firması ile ticari ilişkisinin bulunduğu, tarafların 2015 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacı tarafın dava dışı …/… firmasına borçlu olduğu, davalı tarafın ise dava dışı …/… firmasından alacaklı olduğu, davacı tarafça dosya kapsamında davalı tarafa ödendiği belirtilen ve takipte talep edilen davacı firmanın …. … kredi kartından 17.08.2015 tarihinde 10.100,00 TL, 16.11.2015 tarihinde 20.200,00 TL ve 22.12.2015 tarihinde 20.000,00 TL olmak üzere 50.300,00 TL tahsilatın davalının ticari defter kayıtlarında dava dışı …’un cari hesabına mahsuben kaydedildiği, davacı tarafından dava dışı …’un cari hesabının 31.12.2015 tarih ve … yevmiye numaralı kayıt ile mahsup açıklaması ile bakiyenin kapatıldığı, davacının imzayı ikrar edip yazıların sonradan doldurulduğu iddiası da dahil olmak üzere, dava konusu iddialarını usul hukuku kuralları dahilinde ispat edemediği, davacının yemin delilline de dayanmadığı, davacının alacaklı olduğunu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin Dairemizin 12.10.2018 tarih, … Esas, … Karar sayılı kaldırma kararına uygun olarak yargılama yapmadığını, kaldırma kararında “Davacının yaptığı ödemeler ile ilgili taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayıp davalı tarafından ibraz edilen tahsilat talimatları, … formları, ödeme belgeleri ile ilgili yeterli araştırma yapılmadığı” belirtilmesine ve taleplerine rağmen mahkemece bu yönde inceleme yapılmadığını, davalı tarafın sunmuş olduğu belgeleri kabul etmediklerini, yapılan ödemelerin dava dışı …’un borcuna karşılık ödendiği iddiasının gerçek olmadığını, bu yönde kabullerinin de bulunmadığını, müvekkilinin … imzalı talimatlardan yargılama esnasında haberdar olduğunu, müvekkilin söz konusu talimatlarda imzasının da bulunmadığını, söz konusu tahsilat talimatlarının, sonradan mahkemeye delil oluşturmak için danışıklı olarak dava dışı … ile davalı şirket tarafından hazırlandığını, ilk derece mahkemesinin müvekkil şirket tarafından yapılan ödemeleri hiçbir sözleşme yokken dava dışı … borcuna karşılık yapıldığını kabul etmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İlk derece mahkemesinin 03/11/2017 tarih, … Esas ve … Karar sayılı davanın reddine ilişkin kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 12/10/2018 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı ile, “davacının yaptığı ödemeler ile ilgili taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayıp davalı tarafından ibraz edilen tahsilat talimatları, … formları, ödeme belgeleri ile ilgili yeterli araştırma yapılmadığı gibi mahkemece karara esas alınan bilirkişi raporunda dava dışı …’un 2015 yılı ticari defter incelemelerinde davacı ve davalı ile ticari ilişki içinde olduğu, 31.12.2015 tarihi itibari ile davalıya 97.747,59 TL borçlu, davacı şirkete de 160.301,10 TL borçlu olduğu, 31.12.2015 tarihinde mahsup açıklamalı kayıt ile bakiyeleri kapattığı, davacının davalıya yaptığı ödemelerin kayıtlarında yer almadığının tespit edildiği halde raporun sonuç kısmında davacının …’a borçlu olduğu kabul edilmiş olmasına göre raporun içerik ve sonuç itibari ile çelişkili olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, tarafların tüm delilleri toplanmaksızın ve davacının imzasını içermeyen davalı dayanağı belgeler ile ilgili hiç bir araştırma yapılmadan davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı değerlendirilmeksizin çelişkili bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın reddine ilişkin kararı yerinde değildir.” gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, bozma karar ilamı doğrultusunda düzenlenen gerekçeli, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli 27/07/2020 tarihli bilirkişi raporu ve dosya kapsamından, davacının mail order formlarındaki imzalara bir itirazının bulunmamasına, mail order formlarının sonradan anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu iddiasını usulüne uygun şekilde kesin delillerle ispat edememesine, mal siparişine ilişkin herhangi bir delil sunulmamasına, tarafların ticari defter ve belgelerinde tarafların birbirleriyle ticari ilişkilerinin bulunduğuna dair kayıt ve belgenin bulunmamasına, davalıya mal siparişi için ödendiği belirtilen tutarların da davacının ticari defter ve kayıtlarında bulunmamasına, her iki tarafında dava dışı …/…firması ile ticari ilişkisinin bulunmasına, tarafların 2015 yılı ticari defter kayıtlarına göre davacı tarafın dava dışı …/… firmasına borçlu, davalı tarafın ise dava dışı …/… firmasından alacaklı olmasına, davalının ticari defter kayıtlarında dava konusu ödemelerin de dava dışı …’un cari hesabına mahsuben kaydedilmesine, davacı tarafından dava dışı …’un cari hesabının 31.12.2015 tarih ve … yevmiye numaralı kayıt ile mahsup açıklaması ile bakiyenin kapatılmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.10/11/2022

….