Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/827 E. 2023/326 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 08/01/2021
DAVANIN KONUSU :İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 23/02/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkil banka ile borçlu arasında imzalanan 19.02.2016 tarihli genel kredi sözleşmesine istinaden davalıya kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine Ankara 12. Noterliğinin 15.04.2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek bildirildiğini, yine ödeme olmayınca Antalya 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı alındığını, davalı borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, haksız itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin mevduat hesabı açtırdığını kredi kullanmadığını, kendisine tebliğ edilen Ankara 12. Noterliğinin 15.04.2019 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile krediden haberdar olduğunu, şubeye sorduğunda 19.02.2016 tarihinde 500.000,00 TL kredi kullandırıldığını öğrendiğini, kredi evraklarını şubeden talep etse de alamadığını, bunun üzerine kat ihtarnamesine noter aracılığıyla itiraz ettiğini, Antalya 11. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ödeme emri tebliğ aldığını, müvekkilin hem ihtiyati haciz kararına hem de ödeme emrine itiraz ettiğini, kalan kredi borcu 311.997,68 TL olduğuna göre 190.000,00 TL’lik kısmının birileri tarafından ödendiğini, banka görevlisi …’un başka kişilere de bu tür krediler kullandırıldığı ve ağır cezada yargılandığının öğrenildiğini, bu konuyla ilgili banka yetkilileriyle sürekli olarak görüşmelerine rağmen bu davayı açtıklarını, davanın reddine ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini arz ve talep etmiştir.
Mahkemece, krediye fiilen uygulanan akdi faiz esas alınarak, sözleşme uyarınca akdi faizin %100 fazlası üzerinden temerrüt faizi işletileceğini, bankanın fiilen uyguladığı %13,00 akdi faiz oranına %100 ilave edilerek bulunacak %26,00 temerrüt faiz oranı üzerinden hesap yapılması gerektiğinin anlaşıldığını, hazırlanan bilirkişi kök ve ek raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; raporun eksik ve hatalı olduğunu banka alacağının eksik hesaplandığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, bilirkişi raporunun somut olaya ve denetime elverişli olmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalı vekili her ne kadar adli yardım talepli istinaf dilekçesi sunmuş ise de adli yardım talebinin Dairemizin 14/04/2021 tarihli ara kararı ile adli yardım talebinin reddedildiği, red kararının itiraz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine davalı vekiline eksik harcı yatırması için 2 haftalık süre verildiği, buna rağmen süresinde harcın yatırılmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-ç maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-ç. Maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
5-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
7-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.23/02/2023

….