Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 09/11/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 23/03/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı tarafın, alacaklı davacıdan 17/04/2019 tarihli …. numaralı faturada belirtilen toplam 30.000,00.-TL bedelli malları satın aldığını, söz konusu ürünlerin 13/02/2019 tarihli sevk irsaliyesi ile davalı tarafından teslim alındığını, tarafların 31/05/2019 tarihli hesap mutabakatıyla da davalının 29.999,98.-TL borçlu olduğunu konusunda mutabık olduklarını, fatura, sevk irsaliyesi ve hesap mutabakatına rağmen davalıya karşı Antalya 12. İcra Müdürlüğünün …. sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini borçlu tarafça takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu bu nedenle davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. davalı
Davalı vekili, taraflar arasında 24.03.2018 tarihli Satın Alma Sözleşmesi imzalandığını, tarafların 03.10.2018 tarihinde imzaladıkları protokol ile hesapları üzerinde anlaşma sağlandığını ve 24.03.2018 tarihli anlaşma ile yükümlülüklerini belirlediklerini, 03.10.2018 tarihli Protokolün 4. Maddesinde davacı firmanın hatalı ve kusurlu ürünlerin onarımını 31.10.2018 -31.12.2018 tarihleri arasında tamamlayacağına ilişkin mutabakat sağlandığını, davacının belirlenen süre içinde hatalı ve kusurlu ürünleri onarmaması üzerine Bodrum …. Noterliği’nin 21.03.2019 tarih …. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bildirim yapıldığını , ihtarnamenin 25.03.2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, davacı firma, hatalı ve kusurlu ürünlerle ilgili onarım ve değişim işlemlerini protokolde belirlenen tarihten on ay sonra ihtarname üzerine tamamladığını ve takibe konu 17.04.2019 tarihli …. no’lu faturayı düzenlediğini, davacı firmanın sattığı malzemedeki kumaşlarının renk kaybı ve sararması, oturak ve sırt minderlerinin süngerlerindeki dansite homojen dağılımının bozulması nedeniyle ayıplı hale geldiğini, takibe konu edilen fatura ile bu ürünlerin değişiminin yapıldığını, taraflar arasındaki 24.03.2018 tarihli sözleşmenin 6. Maddesinin G maddesinde, ürünlerin iki yıl garanti kapsamında olduğunu, kusurların yüklenici tarafından bedelsiz olarak giderileceği hükmünü taşıdığını, takibe konu faturanın kusurlu ürünlerin değişim ve onarımı ile ilgili malzeme teslimine ilişkin olduğunu ve sözleşme kapsamına göre bu değişimin bedelsiz yapılması gerektiğini, bu nedenle davacı şirkete takibe konu fatura nedeniyle borçlarının bulunmadığını, haksız davanın reddini davacının %20 den az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “… icra takibinin 17.04.2019 tarihli fatura, hesap mutabakatı ve cari hesap alacağına dayalı olarak başlatıldığı, cari hesap mutabakatının 31.05.2019 tarihli olduğu, dolayısıyla faturadan sonra düzenlendiği, cari hesap mutabakatında açıkça mutabakat tarihi itibariyle davalının davacıya 29.999,98.-TL borçlu olduğunun kabul edildiği, mutabakatta davalının kaşe ve imzasının olduğu, davalının mutabakatın varlığına ve imzaya herhangi bir itirazının olmadığı, dolayısıyla taraflar arasında açık hesap şeklinde yürüyen ticari satım akdi ilişkisinin bulunduğu, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan HMK 199. maddesi uyarınca belge niteliğinde olan ve imzası da inkar edilmeyen 31/05/2019 tarihli mutabakat belgesi uyarınca 29.999,98.-TL alacaklı bulunduğu, takipten önce davacının işlemiş faiz talebinin olmadığı, ödeme savunmasında bulunulmadığı”gerekçeleriyle usul ekonomisi gereği tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmayarak davalı borçlunun Antalya 12. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı takip dosyasındaki borca itirazının iptaline, alacağın likit nitelikte oluşu gözetilerek davacı lehine icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmiştir
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mutabakattaki imzanın yetkili kişiye ait olmadığını, mutabakattan sonra protokolde belirtilen yükümlülüklere riayet edilmemesi nedeniyle davacıya ihtarname gönderildiğini, bu ihtar üzerine ayıplı ve kusurlu ürünlerin onarımının bedelsiz yapılacağının kabul edilmiş olmasına rağmen aynı içerikli mükerrer faturalar düzenlendiğini, davacının hiçbir alacağının bulunmadığını, davalının iade faturası düzenlediğini, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, protokol ve kronolojik sıra dikkate alındığından davalının davacı şirkete borçlu olmadığını belirterek kararın kaldırılmasın talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 2.049,29 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 1.599,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 449,83 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.23/03/2023
…