Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/699 E. 2023/584 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 30/09/2020
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 23/03/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davacı aleyhine Antalya 13. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyası ile takip başlatıldığını ancak davalı tarafa hiçbir şekilde borçlu olunmadığını, …. ödeme yapabilmesi için çekin bir fatura ile desteklenmesi gerektiğini, aksi halde ödeme yapılamayacağını, faturaların düzenlendikçe …. firmasına temlik edildiğini, ancak taraflarınca düzenlenmiş bir fatura olmadığını, yine davacı tarafından verilmiş bir çek de olmadığını, çekin ellerinden rızaları dışında çıktığını, davacının … reklam ile herhangi bir ticari alışverişinin de olmadığını iddia ederek borçlu olmadıklarının tespitine, dava neticesinde icra alacaklısı davalının hiçbir ticari bağı olmamasına rağmen icraya konu alacakla ilgili haksız icra tazminatına %20 mahkum edilmesine, dava masrafı ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirket ile faktöring müşterisi … Gıda … .Ltd. Şti arasında imzalanmış 11.12.2017 tarih …. nolu faktöring sözleşmesi ve bilcümle ekleri hükümleri uyarınca davalı şirket ile… Gıda Ltd. Şti arasında faktöring ilişkisi kurulduğunu, …. Gıda ….Ltd. Şti’nin davaya konu çekte cirosu bulunan …. Reklam …A.ş’den olan fatura konusu alacağını, söz konusu faktöring ilişkisi kapsamında 11.12.2017 tarihli alacak bildirim formu ile davalı şirkete devir ettiğini, bu doğrultuda davalı şirket tarafından … Gıda ….Ltd. Şti’ye faktöring finansman hizmeti sunulduğunu, davaya konu edilen 37.000,00TL bedelli çekinde …. Gıda Ltd. Şti’nin davalı şirkete devir ve temlik ettiği fatura konusu alacağın ödeme vasıtası olarak aynı firma tarafından davalıya devir ve ciro edildiğini, davalı şirketin dava konusu çekin iyiniyeti son meşru hamili olduğunu, gerek 6361 sayılı kanun gerekse TTK hükümleri kapsamında Faktoring şirketine karşı defilerin ileri sürülemeyeceğini, davanın davalı şirket lehine husumet yönünden reddi gerektiğini, davaya konu çekin lehdarı olan davacının da iş bu icra takibi dosyası kapsamında borçlulardan biri olduğunu, zira davacı tarafında gayet iyi bildiği üzere emre yazılı bir çekin bir kıymetli evrak olarak ciro yoluyla el değiştirebilmekte olduğunu, haksız davanın reddini, yetki ve husumet yönünden ve ayrıca esas yönünden davalı şirket lehine tümüyle reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece,”…davacının lehdar olduğu çekin keşide tarihinin 13.04.2018 olduğu, davacıdan sonraki cirantanın … Reklam Turizm.. Şirketi olduğu, sonraki cirantanın … Gıda Bilgisayar… Şirketi olduğu bu ciranta tarafından çekin davalıya ciro edildiği ve hamilin davalı olduğunun anlaşıldığı, davacının iddialarının şahsi defi niteliğinde olduğu, davacı ile davalı arasında faktoring sözleşmesinden kaynaklı üçlü bir ilişki de bulunmadığı, davalının üçüncü kişi konumunda olduğu bu hali ile davacının söz konusu iddiaları davalıya yöneltemeyeceği, davacı iddiaları arasında mutlak defi nedeni de olmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; çeki faktoring şirketine veren şirketle davacı arasında ticari ilişki olmadığını, bunun bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini, buna rağmen davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, icra takibinden sonra bedelsizlik iddiasına dayalı açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.23/03/2023