Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/542 E. 2023/343 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 26/11/2020
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 27/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili aleyhine Denizli 3.İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyaya konu 34.560,00 TL toplam tutarlı iki adet faturaya dayalı icra takibi başlatılmış olup, söz konusu ödeme emrinin TK. 21.’e göre muhtara tebliğ edilmiş ve icra takibine yasal süre içinde itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğini, fakat davacı müvekkilinin takip alacaklısı davalıya böyle bir borcunun bulunmadığını, icra takibine konu faturaların incelendiğinde görüleceği üzere her iki faturada ” kapalı fatura” olarak düzenlendiğini, davacı müvekkili hakkında davalı tarafından başlatlan icra takibine konu faturalar nedeni ile borcu olmadığının tespitini, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, …’nın yürütmekte olduğu proje kapsamında kırsal kalkınma destekleri planlanmış bu çerçeve de davacı tarafın … Müdürlüğü ile 14/05/2018 tarihli hibe sözleşmesi imzaladığını, iş bu hibe sözleşmesinin 3.2 maddesi gereğince bakanlık hibeye esas mal alım tutarının %50’sini ödemeyi taahhüt ettiğini, sözleşmenin 16.maddesi gereğince taahhüt edilen bedelin bizzat kişinin … Bankasındaki hesabına gönderileceğini, bu bedelin hesaba gönderilebilmesi için de bakanlık mal alım faturasının kapalı düzenlenmiş olması istendiğini, piyasada bu krediden faydalanmak isteyen kişilerin bedelini ödemediği halde faturanın kapalı kesilmesi suretiyle çıkacak olan kredi bedelinin kendisinde yatırımcıya yatırıldıktan sonra yüklenici firmaya yani müvekkiline ödendiğini, bu krediden faydalanan birçok kişi tarafından bu şekilde yapılmakta olup bu nedenle belirtilen şekilde adet haline aldığını, bu sebeple de davacı tarafın talebi doğrultusunda ve işleyişte adet olduğu üzere davalı müvekkilce kapalı fatura düzenlendiğini, bu güne dek davacı-borçlu tarafça davalı müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığı hususu ticari defter ve kayıtların incelenmesiyle de sabit olacağını, haksız ve dayanaksız davanın reddini %20 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “….Kapalı faturaya konu bedelin ödenmediği konusundaki ispat yükünün bunu iddia eden tarafa ait olduğu ve kapalı faturaya konu bedelin talep edilemeyeceği yüksek mahkeme kararlarında sabittir (Aynı yönde Y.19HD, 2016/13834E, 2018/81 K, 17.01.2018 Tarihli ilamı) ancak olayda kapalı faturanın ödenmediği, mevzuat gereği hibe sözleşmesinden faydalanmak amacıyla adet olunduğu üzere düzenlenmiş olduğu, davalı defterlerinin usulüne uygun olduğu ve davacının kendi muvaazasına dayanması mümkün olmadığından ilgili hüküm kuruldu. (11.H.D. 27.02.2014 2013-13878/3674) HMK’nun 222/3. maddesine göre de “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” Bu hükme göre alacaklı firma, defter kayıtlarının aksini ispatlar yazılı delil sunmamıştır. Bunlarla birlikte; Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği şekilde, taraflar iddialarını ispat için kendi muvazaalarına dayanamaz. (ANTALYA Bam 11.H.D. 2017/571 E.- 2017/1041 K.) Mahkememizin tedbir kararı ilgili icra dosyasında 28.06.2019 tarihinde fiilen uygulanmış olduğundan davalı lehine %20 kötü niyet tazminatına hükmolundu …”şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; menfi tespit davalarında ispat külfetinin davalı alacaklıda olduğunu, icra takibine konu faturaların kapalı fatura olması nedeniyle fatura bedellerinin ödendiği karinesinden davacının yararlanacağını, davalının ise bunun aksini ancak yazılı belge ile ispatlaması gerektiğini, bu hususların emsal Yargıtay içtihatları ile de ortaya konduğunu, İlk Derece Mahkemesinin kapalı fatura ve cari defterler değerlendirmelerinin hatalı olduğunu, … Müdürlüğünden gelen cevabi yazının mahkemece yanlış algılandığını, müvekkilinin ticari işletmesinin bulunmadığını, ticari defter tutmasının söz konusu olmaması nedeniyle karşılaştırma yapma imkanın da bulunmadığını, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Hukuki uyuşmazlıklarda ispat yükünün doğru tayin edilmesi sağlıklı karar sürecinde anahtar rol işlevini üstlenmektedir. Menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davalı taraftadır.
Takip konusu alacağa dayanak davacı faturaları kapalı fatura olup, ödendiğine karine teşkil eder.
İlk Derece Mahkemesince … Müdürlüğünden gelen hibe desteğinin ödenmesi için kapalı fatura sunulması gerektiğine ilişkin mevzuata yönelik açıklamanın davalının bu yönde bir kabulünün bulunmamasına rağmen muvazaalı işlem olarak kapalı fatura düzenlenmesinin kabul edilip davalının defter tutma zorunluluğu bulunup bulunmadığı gözetilmeksizin davacının defterinde takip dayanağı ve dava konusu faturaların kaydedilip davacının alacaklı olduğu belirtilmesi yanılgılı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuş olup, davacı vekilinin istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece yapılacak iş, menfi tespit davasında ispat külfetinin davalı alacaklı üzerinde bulunduğu, takibe dayanak ve davaya konu faturaların kapalı fatura olmasının ödendiğine karine teşkil ettiği, bu nedenle ispat külfeti altında bulunan davalının delilleri toplanıp gerekli incelemenin yapılıp cevap dilekçesinde yemin deliline de dayandığı gözetilerek en son çare olarak yemin delili de hatırlatılmak suretiyle oluşacak sonuç dairesince karar verilmesinden ibarettir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 26/11/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİne GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 59,30 TL maktu istinaf karar harcının davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.27/02/2023

….