Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/531 E. 2023/1180 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 30/12/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 15/06/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalı borçlunun kefil sıfatıyla imzalamış olduğu genel kredi taahhütnamelerine istinaden müvekkil banka tarafından takip borçlusu … . Tar. Hayv. Gıda İnş. Taş. Maden. Akaryakıt Tekstil Tem. San. ve. Tic. Ltd. Şti’ne muhtelif ticari kredi kullandırıldığını, kredi sözleşmelerinin davalı …. tarafından müteselsil kefil olarak imzalandığını, müvekkil bankanın, hesap özeti ve hesap kat ihtarnamesini Gebze 3. Noterliği 09/11/2018 tarih ve …. yevmiye numaralı yevmiyesi ile borçluların adresine gönderdiğini, ihtarnameye rağmen borç ödenmediği gibi ödeme planına da bağlanmadığını, keşide edilen ihtarnamelere rağmen borcun ödenmemesi üzerine, ihtarnamede belirtilen alacağın tahsili için Denizli 8. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalı vekilinin 23/01/2019 tarihinde yaptığı borca itiraz üzerine hakkındaki icra takibinin durduğunu, davalılar vekilinin itiraz dilekçesinde borçları bulunmadığından bahisle borca itiraz ettiklerini, davalılar vekilinin itiraz dilekçesinde kısaca; asıl alacağa, borca, faize, vekalet ücretine ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini bildirdiğini, davalıların borca itirazının haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu, imzalanan sözleşmeler gereğince banka kayıt ve defterlerinin kesin delil niteliğinde olup, yapılacak bilirkişi incelemesinde bankanın alacaklı olduğunun tespit edileceğini, asıl alacak tutarlarının ihtarname ile kesinleşen anapara tebliğinden sonra takipten önce ödenen tutarların düşüldüğünü ve ihtarname tarihine kadar işlemiş faiz ve BSMV den oluşmakta olup, asıl alacak tutarlarına yapılan itirazın haksız olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı borçluların takip dosyasındaki itirazının iptali ile haklarındaki takibin devamına, takibi geciktirmeye yönelik itiraz eden kötü niyetli davalı/ borçluların takip konusu alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece,”…davacı banka ile dava dışı … Tar. Hayv. Gıda İnş. Taş. Maden. Akaryakıt Tekstil Tem. San. ve. Tic.şirketi arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalı …. ın bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı,davacı tarafından sözleşmelere dayalı kredilerin kullandırıldığı, davacı banka tarafından hesap kat edilerek Gebze 3. Noterliği aracılığıyla ihtarname keşide edildiği, ancak icra takibine konu kredi borçlarının ödenmediği, icra takibi ile dava konusu olan bakiye kredi borcunun kefalet limiti içerisinde kaldığı, mahkemece aldırılan 15/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda hükme esas hesaplanan asıl alacak, faiz ve ferileri tutarında davalının icra takip tarihi itibariyle borçlu olduğunun anlaşıldığı” gerekçesiyle hesap edilen alacak kalemleri üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Temerrüt tarihinin 19/11/2018 olduğu halde 20/11/2018 olarak alındığını, faiz ve asıl alacağın bilirkişi raporuna itirazlarında belirtildiği gibi eksik hesaplandığını, raporun hükme esas alınamayacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesine dayalı alacaktan doğan takibe itirazın iptaline istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, temerrüt tarihinin doğru tespit edilmiş olmasına, bilirkişi raporundaki tespitlerle takip talebindeki talep edilen miktarlar dikkate alındığında taleple bağlılık ilkesinin geçerli olmasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/2. maddesi gereğince istinafa konu reddedilen kısmın değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.15/06/2023