Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/513 E. 2023/1171 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 13/10/2020
DAVANIN KONUSU : Genel Kurul Kararının İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 13/06/2023
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, … Kooperatifindeki hissesin üzerine noter satışı yapıldığını, satışın iptalini ve tekrar onaylanmasını gerektiğini, 21/05/2017 tarihli Çevre ve Şehircilikten ve Antalya Ticaret Sanayi Odasından onaylı kooperatif üyeliğinin 22/05/2017 tarihinde yani toplantı günün ertesi günü kendine ait olan üyeliğini başkan …’nun bilgisi dışında başta üyeliği de bulunan … adlı şahsa noter aracılığıyla hiçbir karar almadan satışını yaptığını, kendi üyeliğinin etkisiz hale getirmek amacıyla katılmış olduğu 2019 olağan toplantı hazirun kayıtlarıyla ve 2019 toplantı da seçilmiş olduğu yönetim kurulu toplantı tutanağındaki ATSO daki toplantı tutanağını başka bir noterden kendi ismini çıkartarak toplantıya hiç katılmayan … yazıldığını, belirterek noter satışının iptaline ve yahutta 200.000,00TL nakit para verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı … usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemiş, diğer davalılara ise tebligat yapılamamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “… davacı noter satışının iptalini olmadığını takdirde tazminat istemi ile dava açmıştır. Davacıya 19/08/2020 tarihli tensip 24 nolu ara kararı ile talep sonucu açıklaması için iki hafta süre verilmiş, davacı süresi içinde bu konuda açıklama yapmadığı gibi, 13/10/2020 tarihli celsede hangi noter işleminin ve kooperatifin hangi kararının iptalini istediğini belirtmediği anlaşılmaktadır. Davalı Kooperatifin ana sözleşmesinin 11. maddesinde kooperatife ortaklığın kabulü şartları 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 8. maddesine göre paralel şekilde düzenlenmiştir. Yine davalı Kooperatifin ana sözleşmesinin 17. maddede ortaklığın devri düzenlenmiştir. Davacı kooperatif üyeliğinin devir yoluyla aldığını iddia etmiş ise de, davalı kooperatif yönetim kurulunca üyeliği kabulüne ilişkin usulüne uygun alınmış bir karar bulunmaması, kooperatif yönetim kurulu başkanı tarafından tek başına karar alınmasının mümkün olmaması, iptali istenen noter satışının belli olmaması, davalı … ile davacı arasında yapılmış bir sözleşme bulunmaması, başkaca şekillerde de davalının tazminat sorumluluğunu gerektirir nedenler bulunmaması nedeni ile davanın reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin gerekçesinin hükmü karşılamadığını, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile davalı Kooperatiften gelen belgeler incelendiğinde kooperatif nezdinde üyeliğinin bulunduğunun anlaşılacağını, Antalya 15. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararına bakıldığı zamanda kooperatifin 3 nolu hissesini satın aldığını ve yönetim kurulunca üyeliğinin de onaylandığının net bir şekilde anlaşılacağını, İlk Derece Mahkemesi gerekçesinde kendisi ile … arasında yapılan bir sözleşme bulunmadığı belirtilmiş ise de, dava dilekçesinde böyle bir iddiasının bulunmadığını, … ile diğer davalı … arasında bir sözleşme yapılıp hissesinin …’e satıldığını, İlk Derece Mahkemesince dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususun göz ardı edilerek eksik ve hatalı inceleme ile davanın reddedildiğini, kooperatif kararlarının incelenmesi halinde düzenli bir şekilde aidat ödediğinin dahi ortaya çıkacağını, bu nedenle ilk derece mahkemesinin kooperatif üyeliğini net bir şekilde kanıtlamamış olduğu gerekçesinin hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti, kooperatif hisse devrinin iptali bu mümkün olmadığı takdirde 200.000,00 TL’nin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK’da da belirlendiği gibi, HMK’nın 24/1, 25, 26,30 ve 33. (HUMK’nın 74,75 ve 76.) maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re’sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür.
HMK`nin 33 üncü maddesi “Hâkim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hâkime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı, taraf kooperatif üyeliğinin, tespiti hisse devrinin iptali, bu mümkün olmadığı takdirde 200.000,00 TL hisse bedelinin tahsili istemi ile eldeki davayı açmış olup, dava dilekçesi ekinde Antalya 15.Asliye Ceza Mahkemesinin 19/06/2020 tarih … Esas, … Karar sayılı mahkumiyet kararını da sunmuş olmakla, bu mahkumiyet kararı gerekçesinde de davacının davalı kooperatifin 3 nolu hissesinin kooperatif başkanı …’dan devir aldığını ve bu devir ile birlikte davacının üyeliğinin 10/10/2016 tarihinde kooperatif yönetim kurulu karar defterinin 45. sayfasında yönetim kurulu tarafından uygun bulunup 3 nolu üyelik kaydının yapılmasına oy birliğiyle karar verildiğinin belirtildiği, davacının üyelik işleminin iptali için gereken prosedürün uygulanmadığı Cumhuriyet Savcılığı soruşturma sırasında alınan bilirkişi rapor ile de tespit edildiği davacının kooperatife gerek aidat ödemek gerekse de toplantılara katılmak suretiyle zarar gördüğünün anlaşıldığı gerekçesiyle … hakkında görevi kötü kullanma suçunu işlediği sabit olduğundan adli ara cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın istinaf edilmeden 02/07/2020 tarihinde kesinleştiği hususu da gözetilerek Cumhuriyet Savcılığı soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu da bulunmasına rağmen İlk Derece Mahkemesince davacının talepleri doğru değerlendirilmeyerek dosya arasında alınan ceza mahkumiyet kararı ve kooperatif kayıtları da yeterince irdelenmeden Cumhuriyet Savcılığınca soruşturma aşamasında davacının iddiaları için gösterilen özen doğrultusunda bilirkişi raporu aldırılmasına rağmen aynı özenin ilk derece mahkemesince gösterilmeyerek kooperatifin bütün kayıtlarının dosya arasına aldırılıp davacının iddiaları konusunda bilirkişi raporu dahi aldırılmadan eksik inceleme ve nitelendirme ile karar verilmesi hatalı olmuş olup, davacı vekilinin istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 13/10/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİne GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince talebi halinde davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.13/06/2023

……