Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/355 E. 2023/52 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 21/10/2020
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 12/01/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, taraflar arasında 22/10/2013 tarihli daire karşılığı iş ve inşaat sözleşmesi protokolü imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkilinin davalıya iş yapacağını, kooperatifin ise iş karşılığında müvekkile daire vereceğini, bunun temini için müvekkilinin kooperatife üye olarak kabul edileceğini, müvekkilinin üyelik aidatı ödemeyeceğini ve müvekkilinin oluşan alacakları kooperatife olan üye aidatlarına mahsup edileceğini, müvekkilinin yapılan işlerden dolayı davalıdan alacaklı konumda olmasına rağmen davalı tarafından kötü niyetli olarak fahiş miktarda bir borcun ifa edilmesini içeren ihtarnameler gönderildiğini ve bu ihtarnameler gereğince müvekkilinin kooperatif üyeliğinden 09/09/2019 tarihli yönetim kurulu kararı ile müvekkilinin ihracına karar verildiğini beyan ederek, davanın kabulü ile müvekkilinin davalı kooperatiften ihracına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın süresinde açılmadığını, davacının ihraç kararının yerinde bir karar olduğunu, davacının, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan görevlerini ve edimlerini yerine getirmediğini, haklı olarak ona ihtarların çekildiğini, taraflar arasında da daha önce Antalya 3. Asliye Ticaret mahkemesinin …. esas, …. karar sayılı dosya ile dava açıldığını, bu dosyadan sonra da davacının aidat borçlarını ödemediğini, söz konusu dosyada davanın kabulüne karar verildiğini, ilamda da davacının borçlu olduğunun vurgulandığını, alınan kararların yasaya uygun olduğunu, davacının kooperatiften bir alacağının olmadığını beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın asıl aidat borcunun 33.300,00 TL, gecikme faiz borcunun da 14.002,50 TL olmak üzere toplam borcunun 47.302,50 TL olduğu, davalının kooperatif üyelik yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesiyle davacıya, davalının Antalya 3. Noterliği aracılığı ile düzenlenmiş 09/06/2019 tarihli ihtarname ile davacıya toplam 512.905,00 TL tutarındaki borcun tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi, ödenmemesi halinde üyelikten çıkarılacağı ihtarının yapıldığı, bu ihtarnamenin davacıya 25/06/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğü, davalının yine Antalya 3. Noterliği aracılığı ile düzenlenmiş 25/07/2019 tarihli ihtarname ile davacıya 512.905,00 TL tutarındaki borcun tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi, ödenmemesi halinde üyelikten çıkarılacağı ihtarının yapıldığı, bu ihtarnamenin davacıya 26/07/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğü, davalının bu ihtarnamelerin gereğinin yerine getirilmediği gerekçesi ile 09/09/2019 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacının üyelikten çıkarılmasına karar verildiği ve bu ihraç kararının Antalya 3. Noterliği aracılığı ile düzenlenmiş 11/09/2019 tarihli ihtarname ile davacıya gönderildiğini ve bu ihtarnamenin davacıya 17/09/2019 tarihinde tebliğ edildiğinin görüldüğü, gönderilen ihtarnamelerde belirtilen borç miktarının hesaplanan muaccel hale gelmiş borç miktarından 465.602,50 TL tutarında fazla bildirildiği, bu nedenlerle, davalının ihraç kararına dayanak yaptığı ihtarnamelerin kanun, ana sözleşme ve iyi niyet kurallarına uygun olarak gönderilmediği anlaşılmakla, davanın kabulüne, davacının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının kooperatif üyeliğinden kaynaklanan görevlerini ve edimlerini yerinde bir karar olduğunu, aidatlarını ödenmediğini, davacının davalı kooperatife toplam 47.302,50 TL borcu bulunduğunu, borç miktarının doğru olmadığını, davacının daha fazla borcu olduğunu, davacının tüm elektrik giderlerini karşılamadığını, davacıya elektrik işleri için kooperatif yönetimi tarafından en az 51.800,00 TL avans ödendiğini, tespit raporunun dikkate alınmamasının usule aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi kök raporu ve ek raporu ile davacıya gönderilen ihtarnamelerde belirtilen borç miktarının hesaplanan muaccel hale gelmiş borç miktarından fazla bildirildiği, davalının ihraç kararına dayanak yaptığı ihtarnamelerin kanun, ana sözleşme ve iyi niyet kurallarına uygun olarak gönderilmediği anlaşılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, hükme esas alınan bilirkişi kök rapor ve ek raporun ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli olup, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalıya iadesine,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara tebliğine,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1 bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/01/2023