Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/3215 E. 2022/27 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 25/10/2021
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 12/01/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle “…davalı … aleyhine Kemer İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe girişilmiş, davalı … tarafından anılan takibe karşı 10/03/2020 tarihinde itiraz edildiğini ve İcra Müdürlüğünce de 11/03/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin durdurulmasına karar verildiğini, öncelikle davalı adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul malların kaydı ile davalının 3.kişilerde bulunan hak ve alacaklarının kaydına teminatsız veya teminat mukabilinde ihtiyati haciz / tedbir şerhi konmasını, davanın kabulü ile davalı aleyhine İİK 67/2 gereği asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı aleyhine yükletilmesine karar verilmesini..” talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle “…. Belediye meclisinin Ocak ayında aldığı kararla başarılı sporculara verilmek üzere 35 adet tam altın ihtiyacı oluşmuştur. Bu ihtiyaca binaen … Kuyum teklifte bulunmuş ve Davalı müvekkil tarafından tekili yerinde ve uygun görülerek kendilerinden altın satın alınmıştır. Bunun neticesinde söz konusu altınların bedeli banka aracılığıyla havale edilmiştir. Bu husus ekte delil olarak sunduğumuz banka dekontlarıyla da sabittir. Davalı … Kuyumcunun icra takibine konu ettiği altın bedelleri hakkında kendilerinden bir fiyat teklif talebimiz bulunmadığı gibi, onların da tarafımıza bildirdiği bir teklif bulunmamaktadır bu sebeple kendilerinden icra takibine konu meblağda alışveriş yapılmamıştır. Davacının Müvekkil Belediye Başkanlığı tarafından görevlendirildiğini iddia ettiği …bu iş için görevli kişi değildir, belediyede çalıışan herhangi bir peroneldir. Aksi durumun kabulü davacı kuyumcudan Belediye Başkanlığında çalışan bir kişinin altın alımı yaptığı takdirde, bundan Belediye Başkanlığının sorumlu olacağı anlamına gelmektedir. Bu durumun kabulü ise akla ve mantığa aykırıdır. …’in Davacı arasında bir alışveriş ilişkisinin mevcudiyeti şayet var ise bu durum Davalı müvekkilimiz tarafından bilinmemektedir, haberdar değildir, haberdar olması da beklenemez. Belediyede çalışan herhangi bir personelin her ne sebeple davacıdan alışveriş yaptıysa müvekkil …nın bilgisi dahilinde değildir ve sorumlu tutulması akla ve mantığa aykırı olup, hakkaniyete de aykırıdır….” denilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :
İlk derece mahkemesi tarafından”.. HSK’nın 07/07/2021 gün ve 608 s. kararında 01/09/2021 tarihinden önce açılan davaların da, Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu yönde herhangi bir yasal düzenleme de yoktur. 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve derdest olan davaların görevsizlik kararı ile Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi, yukarıda yazılı Yargıtay HGK emsal içtihadında belirtilen tabii hakim ilkesine de aykırıdır. Denilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Kararı davacı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde özetle “.. Kemer 1 Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen karar, Antalya 4 Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından “Görevsizlik” kararı olarak değerlendirilmiş, kararın taraflara tebliğ edildiği ve kesinleştiği ancak, kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli yada yetkili mahkemeye gönderilmesine taraflardan biri aracılığıyla başvurulduğuna dair dava dosyası içerisinde kayıt bulunmadığı, ifade edilerek görevsizlik kararı üzerine taraflarca yapılması gereken işlemlerin eksikliğinden hareketle davanın dava şartı noksanlığından dolayı açılmamış sayılması gerekeceği değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme hatalıdır. Çünkü istinafa konu Antalya 4 Asliye Ticaret Mahkemesinin kararına dayanak teşkil ettiği Kemer Asliye hukuk Mahkemesinin “görevsizlik” kararı her ne kadar adı görevsizlik olsa da bu karar gerçek anlamda bir görevsizlik kararı değil DEVİR / GÖNDERME kararıdır. HSK Genel Kurulunun, Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Antalya ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine ilişkin kararı nedeniyle sona erdiği, bu durumda davanın açıldığı tarihte görevli olan ve sonradan görevi sona eren mahkemece verilen kararın, esasen DEVİR KARARI olduğu, kararda aktarma, devretme, görevsizlik gibi farklı isimlendirmelerin sonucu değiştirmeyeceği açıktır..” denilerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava ;itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Öncelikle Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı ” devir” “gönderme” mahiyetinde bir karar olup, HMK anlamında bir ” görevsizlik” kararı niteliğinde değildir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07.07.2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01.09.2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Bu nedenle ilk derece mahkemesinin kararı Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının görevsizlik kararı olduğu yönündeki nitelendirmesi hatalı ise de ; ” görevsizlik” noktasında doğru olup, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1 -Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE
2- Davacıdan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınıp Hazineye GELİR YAZILMASINA
3- Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA
4- İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine YER OLMADIĞINA
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olmak üzere 12/01/2022 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.

….