Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/31 E. 2022/1617 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 04/11/2020
DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 10/11/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, Dava dışı ve asıl borçlu … Ltd. Şti, kefil …, … ve davalı borçlu … tarafından, dava dışı … T.A.Ş. 02/01/2014 tarih ve 300.000,00 TL bedelli Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalı :..’un Genel Kredi Sözleşmesini müşterek müteselsil borçlu sıfatıyla imzalamış olduğundan borcun tamamından sorumlu olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine, dava dışı banka tarafından taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili maddelerine istinaden hesabın kat edildiğine dair Antalya Beşiktaş 1.Noterliği vasıtasıyla 01/12/2014 tarih ve … yevmiye numarasıyla ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin 17/12/2014 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, yine ödeme yapılmadığını, bunun üzerine Antalya 11. İcra Müdürlüğünün … (Yenilemeden önce … ) sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, dava dışı … T.A.Ş.nin bahse konu dosyaya ilişkin tüm alacak ve ferileri müvekkili firma … A.Ş.ne devir ve temlik ettiğini, icra takibine itirazın haksız olduğunu belirterek itirazının İptali ve icra takibinin devamına, haksız itirazdan dolayı %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Davacı tarafın dava açma hakkı olmadığını, 11.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının alacaklısı olan … T.A.Ş.den alacağın temlik alındığını, dosyanın esas alacaklısının 3 yıldır açmadığı bu davayı, davacının da açma hakkı bulunmadığını, icra takibine yasal süresi içinde 16.01.2015 tarihinde itiraz ettiklerini, davanın ise 24.12.2018 tarihinde açıldığını, yasal sürenin geçirildiğini, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davaanın reddi gerektiğini, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu, işletilen faizin yüksek olduğunu, davacı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını, Kredi sözleşmesi incelendiğinde yapılan ödeme planında müvekkilin imzasının olmadığını, Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nin 47. Sayfasındaki buna ilişkin müvekkiline ait imzanın sonradan doldurulmuş olduğunu, kefil olunan tutarın müvekkilin el yazısı ile yazılmış olması gerekirken davalı banka bu yasal yükümlülüğünü de yerine getirmediğini, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2015/6237 E. 2015/9823 K.sayılı kararında da bu hususun vurgulandığını belirterek davanın reddine ve davacının en az %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı bankanın talep edebileceği alacağının;19.603,78.-TL asıl alacak, 633,37.-TL işlemiş faiz ve gider vergisi, 1.245,15.-TL Kat öncesi işlemiş faiz, 51,12.-TL kat öncesi gider vergisi, 184,74.-TL masraf olmak üzere toplam 21.718,16.-TL olduğu şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Taraflarınca sunulan 08/07/2020 tarihli beyan dilekçelerinde çek takip kaydının temlik alan müvekkili şirket bünyesinde bulunmadığının belirtilmiş olmasına rağmen çek takip kaydının … A.Ş’den celp edilmeksizin hüküm kurulduğunu, temlik eden bankaya çek takip kaydının celbi için müzekkere yazılmadığı gibi çekte bu bedel yönünden eksik inceleme ile bilirkişi raporunun tesis edildiğinin açık olduğunu, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüşütür
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacı vekilince çek takip kaydı için temlik eden bankaya müzekkere yazılmadığını istinaf nedeni olarak ileri sürmüş ise de, İlk Derece Mahkemesince bilirkişi ön rapor doğrultusunda temlik eden … A.Ş’nin … şubesine yazılan 26/06/2020 tarihli müzekkerede 6.720,00 TL’lik deposu istenen çeklere ait takip kaydının gönderilmesinin istenildiği, bankaca verilen 07/08/2020 tarihli cevapta 6.720,00 TL’lik çek işlemine rastlanılmadığının bildirildiği, bu cevap üzerine alınan bilirkişi raporunda çek takip kaydı dosyaya sunulmadığından depo talebine ilişkin hesaplama yapılamadığı belirtilmiş olup, bu raporun davacı vekiline tebliğ edilmesine rağmen davacı vekilinin 04/09/2020 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde bu hususa dair itirazda bulunmadığı da dikkate alındığında davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.10/11/2022

……