Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/3049 E. 2021/2243 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
DAVANIN KONUSU: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 28/12/2021

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle “…Müvekkillerine ait taşınmaz üzerinde inşa edilen otelin müflis şirket tarafından çalıştırıldığını, müvekkili tarafından müflis şirketin otelden tahliyesinin sağlandığında otelin oldukça harap vaziyette olduğunun görüldüğünü, kiraya verilmesi veya müvekkillerim tarafından işletilmesi söz konusu olabileceği ihtimali karşısında otelde tespit yapıldığını, özellikle müvekkilleri ile iflas idaresi arasında ve üçüncü kişiler ile olan bir çok dava dikkate alındığında bu tespitin yapılmasında hukuki yarar oldukça büyük olduğundan hasar tespiti ile bu hasarın giderilmesi ve otelin 5 yıldızlı otel olarak hizmete açılması için gerekli olan tespit işleminin Mahkemeden istenildiğini ve Kemer 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile 24.03.2017 tarihinde tespitin yapılarak gerekli rapor alındığını, raporda görüleceği üzere müvekkili tarafından otele 5.755.919,64 TL masraf yapıldığını, Yargıtay içtahatları dikkate alındığında iflas kapanıncaya kadar masaya alacak yazdırmak mümkün olduğu gibi işbu davanın açılması için öncelikle masaya başvuru yapılmasına da gerek olmadığı ,böyle bir ön şart söz konusu olmadığı için ve masa tarafından talep konusunda bir karar verilmediği için işbu davayı açtıklarını, alacağın masaya kaydını talep ettiklerini, Mahkeme tespiti ve alınan bilirkişi heyet raporuna dayalı 5.755.919,64 TL’nin masaya yazılmasına; kayıt kabul davasının kabulüne…” karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :
Müflis iflas idaresi davanın reddini talep etmiştir.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :
İlk derece mahkemesince ; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın açıkça “01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiş olması, yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hâkimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi “davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam etmesi”, yeni yargı çevresinin Hâkimler Savcılar Kurulu Kararında belirtilen tarihten “sonra açılan davalar” için uygulanması gerekmesi, “derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam etmesi”; “tabii hâkim ilkesi” nazara alındığında, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanması gerektiği, bu sebeple Kemer Asliye Hukuk Mahkemesi’nce (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Kararı davacı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde “….Eldeki dava nitelik itibariyle 6102 sayılı TTK 4 maddesi gereğince ticari davalardandır ve uyuşmazlık 6102 sayılı yasa 5/a maddesi gereğince Asliye Ticaret Mahkemesinde çözümlenmelidir. Uyuşmazlığa Kemer Asliye Hukuk Mahkemesince bakılmıştır ancak bu hususta HSK 1.Dairesinin 08.07.2021 tarihli 568 sayılı kararı ile yasal düzenleme yapılmıştır. Yapılan düzenlemeye göre uyuşmazlığın çözüm yeri Görevli ve Yetkili Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi haline gelmiştir. HSK 1.Dairesinin 08.07.2021 tarihli 568 sayılı kararı ve tüm yasal düzenlenmeler için belli bir yürürlük tarihi belirlenmediğinde yasal düzenleme derhal yürürlüğe girmelidir. Nitekim HSK 1.Dairesinin 08.07.2021 tarihli 568 sayılı kararında da belli bir yürürlük tarihi öngörülmemiştir; bunun sonucunda da usul ve yasaya uygun olarak Kemer Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verilmiştir…” denilerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava ; kayıt kabul davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun(HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Öncelikle Kemer 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… Esas ve … Karar sayılı kararı bir görevsizlik kararı olmayıp ” devir” ve “gönderme” içerikli bir karar olduğundan iki mahkeme arasında bir görev uyuşmazlığı bulunmadığının kabulü gerekir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi uyarınca mahkemelerin görevi ancak yasa ile belirlenebilir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir.
Anayasa’nın 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Tabii hakim ilkesi gereği yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi belirlenmiş olan mahkemede görülmesi gereklidir.
Dava açmanın maddi hukuk ve yargılama hukuku bakımından birtakım sonuçları vardır. Dava açmanın yargılama hukukuna ilişkin en önemli sonuçlarından biri davanın açılması anında görevli ve yetkili olan mahkemenin artık sabit hale gelmesidir (perpetuatio fori). Bu ilkeye göre sonradan ortaya çıkan değişiklikler görevi ve yetkiyi etkilemez. Bu çerçevede ortaya çıkan ikinci önemli sonuç da mahkemenin davayı inceleme zorunluluğunun doğmasıdır. Nitekim yasa değişikliklerinde dahi ayrı ve açık bir geçiş hükmü yoksa mahkemeler görevsizlik kararı vererek ellerinde derdest bulunan dosyaları yeni kurulan mahkemeye gönderemezler; bunlara bakıp sonuçlandırmak zorundadırlar.
6087 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kurulu Kanunu’nun 4/1-a ve 7/2-f düzenlemelerine göre Adalet Bakanlığının bir mahkemenin kaldırılması veya yargı çevresinin değiştirilmesi konusundaki tekliflerini karara bağlamak, Kurul Genel Kurulunun görevleri arasındadır.
Ancak yargı çevresi bir mahkemenin hangi coğrafi alandaki davalara bakacağıyla ilgili olup, bir görev kuralı niteliğinde değildir. Bu karar ancak bundan sonra o yerde görülecek davaların yargılamasını yapacak mahkemeyi belirlemek maksatlıdır.
Nitekim karar 07.07.2021 günü alınmış, ancak yürürlük tarihi 01.09.2021 olarak belirlenmiştir. Kurul’un yargı çevresi belirlemeye ilişkin kararı, sadece bu kararın yürürlük tarihinden sonra açılacak davaları ilgilendirir. Aksi fikrin kabulü halinde Kurul’un tabii hakim ilkesini çiğneyerek derdest davaları dilediği mahkemede inceletme yetkisinin bulunduğu yolunda, Anayasa’ya aykırı bir sonuca varılacaktır.
Açıklanan nedenlerle; ilk derece mahkemesinin verdiği görevsizlik kararı yerinde olup, davacı yanın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1 -Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE
2-İstinaf eden davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı peşin olarak alınmış olmakla ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA
3-İstinaf eden davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA
4- İstinaf incelemesi duruşmasız olarak yapılmış olmakla ücreti vekalet tayin ve takdirine YER OLMADIĞINA
Dair; dosya üzerinde yapılan istinaf incelemesi sonucu HMK’nun 362/1-c maddesi gereğince KESİN olmak üzere 28/12/2021 tarihinde ve oy birliğiyle karar verildi.
….