Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2821 E. 2023/910 K. 08.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 06/07/2021
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 08/05/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Asıl davada davacı … vekili, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif kayyımının davacının 114.753,75 TL tutarında mali yükümlülüklerinden kaynaklanan borcunun bulunduğu iddiasıyla Antalya 9. Noterliğinin 20.12.2018 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarını keşide ettiğini, daha sonra davalının Antalya 10. Noterliğinin 10.01.2019 günlü ihtarıyla davacıdan toplam 114.753,75 TL borcunun ödemesini aksi halde ortaklıktan çıkarılacağını bildirdiğini, davacının davalı kayyımı tarafından 05.03.2019 gün ve …. karan ile kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini, bu hususun davacı tarafından …. yevmiye numaralı ihtarıyla öğrenildiğini, davacının 26.03.2019 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarıyla kanunun M.16/3 ve ana sözleşmenin M.14/2 gereği davalı genel kuruluna itiraz ettiğini, davalının 07.07.2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının 3. Gündem maddesi ile davacının ihraç kararına itirazının reddedildiğini, kararın usul, yasa ve hakkaniyete aykırı olduğunu, ana sözleşmenin M.21 ‘de ortaklık payı dışındaki ödemelerin taksit şeklinde yapılacağı ve genel kurulun çoğunluğu tarafından kararlaştırılacağını, bunun aidata ilişkin olduğunu, ana sözleşmenin M.23/6 genel kurulun devredilemez görevlerinden olduğunu, ana sözleşmenin M. 63 ‘de aykırı olduğunu bu hükümlerin hiçbirine uyulmadığım, taksit miktarına ilişkin genel kurulda alınmış kararın olmadığını, genel kurulun taksit tutarı tespit etmediğini, davacımn borç tutarının ne şekilde tespit edildiğinin belirsiz olduğunu, ihraç kararının ana sözleşmeye ve kanuna aykırı olduğunu, kullanılan banka kredisinin mahrum kalınan kar payı ödemesi olsa dahi bunun üyeye ek ödeme yükümlülüğü getirmek anlamında olduğunu, oysa kanunun M.31′ de uygun ana sözleşme hükmü bulunmadığını, ana sözleşmede ek ödeme konusunda genel kurula karar alma hakkının da tanınmadığım, bu yönde genel kurulun aldığı bir kararın da olmadığını, ana sözleşmede bulunmayan ek ödeme yükümlülüğünün yapmadığından bahisle davalının üye ihraç etme hak ve yetkisini olmadığını, kanunun M. 52 uygun alınmış bir karar bulunmadığını, davalının kullandığı krediye davacının kefil olduğunu, davalının davacının kefaletinin son bulduğunu ispat etmek zorunda olduğunu, aksi halde davacının almadığı bağımsız bölümün kredi borcu yanında 40.000.000 TL’lik borçtan da sorumluluğunun devam edeceğini, bunun haksız olduğunu, genel kurulun üyelerin kredi borcuna ilişkin alınmış bir kararının bulunmadığını, bu konuda yönetim kurulunca üyelere tebligat veya ihtarat da yapılmadığını, davacının bilmediği ve ne şekilde ödeyeceği belirsiz olan borç tutarını ödemediğinden bahisle alınan ihraç kararının hukuka ve sözleşmeye aykırı olduğunu, davacı aleyhine Antalya 5. Asliye Hukuk Mahk. …E. Tapu iptal teslim ve alacak davasının bulunduğunu, konunun ihtilaflı olduğunu, işbu davada davalı kooperatifin davacının borcunu bilmediği için belirsiz alacak davası ikame ettiğini, olağanüstü genel kurul toplantısının M.4’ de mahrum kalınan kar payı adı altında işletilen faizin hangi üyelere ve ne oranda mali yükümlülük getirdiğinin belli olmadığını, bu konuda bir karar alınamadığını ve konunun araştırılması için genel kurulca bir komisyon kurulmasına karar verildiğini, tespit edilmemiş bir borç için davacıya ihtar gönderilerek ihraç edildiğini, davalı kooperatif kayyımının ihtiyati tedbiren atandığım ve 28.05.2019 tarihinde davanın kesin olarak reddine karar verildiğini, görevi sonlanmış olmasına karşı kayyımın kooperatifi olağanüstü genel kurula götürmesi ve ihraçlar hakkında karar almasının usulsüz olduğunu iddia ederek, davanın kabulü ile davalı kooperatifin 07.07.2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı gündeminin 3. Maddesinde alınan davacının kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının iptaline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı … vekili, davalı kooperatif kayyımının, davacı müvekkilinin borcu olduğu iddiasıyla Antalya 9.Noterliğinin 20/12/2018 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarını keşide ettiğini, daha sonra davalı kooperatif vekilinin Antalya 10.Noterliği’nin 10/01/2019 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarıyla davacı müvekkkiline toplam 757.615,83 TL mali yükümlülüklerinden kaynaklanan borcun ödenmesi, aksi halde müvekkilin ortaklıktan çıkarılacağını 2.ihtarname ile bildirdiğini, sonrasında davacı müvekkili …’ın, kooperatif kayyımının 05/03/2019 gün ve …. sayılı kararı ile kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini yine kooperatif vekilinin Antalya 10.Noterliğinin 07/03/2019 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarıyla öğrendiğini, müvekkilinin ihraç kararına karşı Antalya 10.Noterliğinin 20/03/2019 gün ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile Kooperatifler Kanunu’nun 16/3 maddesi ile kooperatif ana sözleşmesinin 14/2.maddesi uyarınca kooperatif genel kuruluna itiraz ettiğini, bunun üzerine davalı kooperatifin 07/07/2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı gündeminin 3.maddesi ile müvekkilin ihraç kararına itirazını reddettiğini, ancak bu ihraç kararının usul, yasa ve hakkaniye aykırı olduğunu, 07/07/2019 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı gündeminin 3.maddesinde alınan davacı müvekkilin kooperatif ortaklığından çıkarılması kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davalının finans katılım bankasından kredi kullanarak 2016 yılında Antalya …. Mah. …. ada .. parsel ‘ deki taşınmazı edindiğini, taşınmaz üzerine …. adet villa ve AVM yapılması için proje çizildiğini, davalının arsa edinmesi ve inşaatın yapımı için kullanılan kredi geri ödemesinin üyelerin mali yükümlülüğü olarak her bir hisse bedeline ferdileştirildiğini, tüm üyelerinin yükümlülüğünün karşılığının 645.000 TL olduğunu mali yükümlülüklerin bankaya ödemeler nedeniyle kooperatifin yükümlülüklere ilişkin taksitle ödenebileceği yönünde genel kurul kararının bulunmadığı her üyenin bir hisse karşılığı 15.02.2017 ‘de 645.000 TL ödeme yapması gerektiğini, davacı …’nun yükümlülüklerim yerine getirmediğini, aynı şekilde yükümlülüklerini yerine getirmeyen üyeler nedeniyle davalının banka borcunun kapatılamadığını ve mali sıkıntıya düştüğünü, bu nedenle bankanın kooperatif üyelerine ihtar gönderdiğini, kooperatif adına kullanılan kredinin geri ödemesinin hisse başına ferdileştirildiği, ödeme yapmayan üyeler nedeniyle bankanın ödenmeyen kredi borcuna mahrum kalınan kar payı işlettiğini, bu nedenle davalının banka borcunun arttığını ve halen de faiz işlediği, 06.01.2019 tarihli genel kurulda mali yükümlülüklerini yerine getirmeyen üyeler hakkında işlem yapılması kararırım alındığım, 1. İhtar ile ödeme yapılmadığından davacıya 2. İhtar gönderildiğini buna rağmen yasal sürede ödeme yapmadığını, davacı …’nun Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi …E. Sayılı dosyasından kooperatif yöneticiliği yetkisinin tedbiren kaldırıldığını ve kayyım atandığım, davacının ihraç kararının kendisine tebliğ edildiğini, olağanüstü genel kurul toplantısına davacının asaleten katıldığım, itirazının reddinin kendisine toplantıda bildirildiğini, ayrıca genel kurul kararırım davacıya 27.07.2019 tarihinde PTT kanalı ile gönderilen yazıda bildirildiğini, davacımn yazıyı tebliğ almadığım, bu nedenle kararın noterden gönderilen yazıyla da bildirildiğini, davacının 30.10.2018 tarih itibari ile kooperatife 114.753,75TL borcunun bulunduğunu, borç sorumluluklarının kime ait olduğunun tespiti hususunun 15.02.2017 tarihinde üyelik devralan üyelerin ödeme yapıp yapmamasına ilişkin inceleme olduğunu, davacıların 15.02.2017 tarihinde kooperatif üyesi olduğunu, bu nedenle faiz işletilmesine neden olduğunu, Antalya 5. Asliye Hukuk Mahk. …. E. ile Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesi …. E. sayılı dosyaların işbu dava ile ilgisinin bulunmadığım, borcun ihtilaflı olduğu yönündeki değerlendirmenin gereceği yansıtmadığını, davacı … hakkında Antalya 1. Ağır Ceza Mahk. …. E. sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, davacının kooperatif yöneticisi iken mali yükümlülüklerini yerine getirmeyen üyelere tapu devredildiğini, davacının genel kurul iradesine aykırı şekilde davalı zararına işlemler yaptığını, davacı …’ın 07.07.2019 tarihli genel kurul tutanağında mali yükümlülüklerini yerine getirmediğini kabul ettiğini, Antalya 4. Asli ve Ticaret Mahkemesi ….E. Sayılı davanın reddedildiğini, ancak tedbirin kaldırılması yönünde karar verilmediğini, bu nedenle kayyımın görevinin devam ettiğini, bu nedenle kayyım kararında hukuka aykırılığın bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, “… Davaların 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı belirlenmekle, K.K 53/3.maddesi uyarınca birleştirilmelerine karar verilerek esas hakkında yargılamaya devam edilmiştir. Her iki davacının da kooperatife karşı olan mali yükümlülüklerini yerine getirmedikleri gerekçesi ile K.K 27.maddesine dayanılarak ihraç edildiği tespit edilmiştir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. ve davalı Kooperatif anasözleşmesinin 14/2. maddelerinde parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen kooperatif üyelerinin ihracı prosedürü düzenlenmiş olup, bu tür davalarda Yargıtay 23.HD emsal kararları doğrultusunda; Mahkemece öncelikle, aidat borcunun ödenmesi için üyeye iki ihtarın gönderilip gönderilmediği ve bu ihtarların usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, ilk ihtarnamenin ödemesi 30 gün geciktirilmiş borcu içerip içermediği, böyle bir borcun ödenmesi için birinci ihtarda 10 gün, ikinci ihtarda 1 aylık sürenin verilip verilmediği, bu süre içerisinde ödememe halinde müeyyidenin ne olduğunun ve ödenmesi istenen borcun miktarının ve neye ilişkin olduğunun açık ve anlaşılır olarak belirtilip belirtilmediği tespit edilmelidir. Tüm bu aşamalarda bir eksiklik bulunmaması halinde ihtarlarda istenen borcun gerçek borç olup olmadığının, ihtarnamelerde belirtilen borç miktarının hesaplanmasına esas alınması gereken temerrüt faizi oranı bakımından gerektiğinde bilirkişiden gerekçeli, ayrıntılı ve denetime elverişli bir rapor alınması, ihtarnamelerde gerçek borçtan fazla bir borcun ödenmesinin istenilip istenilmediği, ihtarnamelerde ödenmesi istenen borç miktarı ile gerçek borç miktarı arasında fahiş bir fark olup olmadığı, diğer anlatımla ihraç kararının gerçek borcu yansıtan ihtarnamelere dayanıp dayanmadığı belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Toplanan deliller ve tüm dosya mündericatına göre; Davacı … bakımından, 1. ve 2. ihtarnamelerde belirtilen tarih olan 30.10.2018 tarihi itibariyle 15.567,36 TL ana para, 99.186,39 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 114.753,75 TL talep edildiği, Yargıtay 23.HD emsal kararlarına uygun, yargı denetimine elverişli ve bilimsel verilere göre hazırlandığının tespiti ile itibar edilen 2.ek bilirkişi heyeti raporuna göre davacının gerçek borcunun ise 15.567,36 TL ana para, 52.405,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 70.592,95 TL olduğu, aradaki farkın 44.160,80 TL olduğu ve bu miktarın fazladan talep edildiği, Davacı … bakımından, 1. ve 2. ihtarnamelerde belirtilen tarih olan 30.10.2018 tarihi itibariyle, 528.000,00 TL ana para, 229.615,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 757.615,83 TL talep edildiği, Yargıtay 23.HD emsal kararlarına uygun, yargı denetimine elverişli ve bilimsel verilere göre hazırlandığının tespiti ile itibar edilen 2.ek bilirkişi heyeti raporuna göre davacının gerçek borcunun ise 528.000,00 ana para, 182.869,65 TL TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 720.013,13 olduğu, aradaki farkın 37.602,70 TL olduğu ve bu miktarın fazladan talep edildiği, Buna göre her iki davacı yönünden davalı Kooperatifin ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin ihtarın Kooperatifler Kanunu’nun 16 ve 27 maddeleri ile, Kooperatif Anasözleşmesinin 14. Maddesine aykırı olduğu, ihtarnamede istenen borç ile gerçek borç arasında fahiş fark bulunduğu, Yargıtay 23.HD emsal kararlarında parasal yükümlülüğü yerine getirmeyen üyelere çekilen ihtarlarda belirtilen borcun gerçek borcu yansıtması, ihtar edilen borç ile gerçek borç arasında fahiş bir fark bulunmaması şartının arandığı, bu nedenle ihraç kararlarının gerçek borcu yansıtan ihtarnamelere dayanmadığı, davacıların ihracına yönelik kararın haksız olduğu anlaşıldığından asıl ve birleşen davanın kabulüne” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Asıl ve birleşen davada davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle: mahkemece üyelerin kooperatife borcu olduğu yönünde karar vermesi, aynı statüdeki kişiler arasında ikilik, çelişki ve hak kaybı yarattığını, kararın bu haliyle Anayasal haklardan olan eşitlik hakkını ihlal ettiğini, zira anayasada korunan eşitlik ilkesine göre, benzer koşullar içinde ve özdeş nitelikte bulunan durumların yasalar ve mahkemeler tarafından aynı işleme tabi tutulmasının zorunlu olduğunu, istinafa konu mahkeme kararında eşitlik ilkesinin ihlal edildiğini, mahkemece iddialarının değerlendirilmediğini, müvekkillerinin davalı kooperatife ana para ve faiz yönünden borçlarının olmadığını, kararın gerekçesi yönünden düzeltilmesini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapıldığını istinaf sebebi olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl ve birleşen dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1-Asıl dava yönünden;
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; taraf vekillerinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1 gereğince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
2-Birleşen dava yönünden;
Birleşen dosya davacısı … ile davalı kooperatif vekili Av. … tarafından istinaf aşamasında verilen 19/04/2023 havale tarihli dilekçe ile, 17.03.2023 tarihli kooperatif genel kurul kararı gereğince hesaplanan ve üyeler arasında eşitliğin sağlanması amacıyla belirlenen mali yükümlülük bedelini davalı kooperatife ödemesi nedeniyle üyelikten doğan hak ve yükümlülükleri …’a devretmesi yönündeki Antalya 11. Noterliği’nin 16.05.2022 Tarih ve …. Yevmiyesine kayıtlı “Kooperatif Hisse Devri Sözleşmesi” davalı kooperatif tarafından kabul edilerek; davacı … yerine … ın üye olarak kooperatif kayıtlarına işlenmesine karar verilmesi hususunda tarafların anlaşmaya vardığını, birleşen dava yönünden dava konusuz kaldığını, birleşen dosya yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilerek “DAVANIN KONUSUZ KALMASI NEDENİYLE KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI” yönünde hüküm kurulmasını, karşılıklı yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimizin bulunmaması nedeniyle bu hususta taraflara yükümlülük yükletilmemesini, dosyada bulunan harç ve gider avanslarının UYAP sisteminde kayıtlı İBAN Numaralarımıza iadesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Birleşen dosya davacısı ile davalı vekilince verilen bu dilekçe üzerine davacı … yerine … ın üye olarak kooperatif kayıtlarına işlenmesine karar verilmesi hususunda anlaşmaya varıldığından birleşen dava konusuz kalmıştır. Birleşen dava yönünden tarafların istinaf başvurusunun bu sebeplerle re’sen kabulü ile kararın birleşen dava yönünden kaldırılmasına, taraflarca verilen 19/04/2023 tarihli dilekçe gereğince yeniden hüküm tesisine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dava yönünden taraf vekillerinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurularının ESASTAN REDDİNE,
a-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl davada davacı …’dan alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacı …’dan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
b-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince asıl davada davalıdan alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile 120,60 TL istinaf karar harcının asıl davada davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
c-Tarafların istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
d-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
2-Birleşen dava yönünden taraf vekillerinin istinaf başvurularının re’sen sebeplerle KABULÜNE,
a-Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/07/2021 tarih …. Esas …. Karar sayılı kararının birleşen Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas …. Karar sayılı dosyası yönünden 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. Maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
b-Birleşen Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
c-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL harcın birleşen davada davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
d-Tarafların yaptığı yargılama giderinin taraflar üzerinde bırakılmasına,
e-Taraflar lehine / aleyhine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
f-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince karar kesinleştiğinde talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
G- İstinaf incelemesi yönünden;
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince birleşen davada davacı …’tan peşin olarak alınan 59,30 TL harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine İADESİNE,
492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince birleşen davada davalıdan peşin olarak alınan 59,30 TL harcın talebi halinde ilk derece mahkemesince kendisine İADESİNE,
h-Taraflar birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini bildirdiklerinden bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına,
ı-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince karar kesinleştiğinde talebi halinde ilgililerine İADESİNE,
4-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-2. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/05/2023