Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2629 E. 2021/1960 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 10/09/2021
DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket

Taraflar arasındaki Ticari Şirket davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacılar vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili,
müvekkillerinin davalı şirkette %15 ve %10 pay sahibi olduklarını, şirketin sahip olduğu taşınmazda akaryakıt istasyonu çalıştırdığını, şirketin ortağı ve müşterek müdürü …’ın vefat ettiğini, ancak mirasçılarının toplantıya çağrılmadığını, 13/04/2021 tarihinde yapılan genel kurula çağrının usulsüz olduğunu, 20/10/2020 tarihinde yapılan genel kurulunda alınan kararların iptali için açtıkları davada tedbir kararı verilmesine rağmen genel kurul toplantısı yapıldığını, …’ün kendisini müdür seçtiğini,TTK 596.maddesi uyarınca pay geçmesi işleminin süresi geçtikten sonra reddedildiğini ileri sürerek, 13.04.2021 tarihli Genel Kurul Kararlarının iptaline, kararların icrasının ve ticaret sicil gazetesinde yayınlanmasının tedbiren durdurulmasına, şirket yönetimine tedbiren kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece,
Davanın genel kurul kararlarının iptali davası olup, şirket yönetimi ile ilgili bir dava olmadığı gibi dava sonunda elde edilecek faydayı sağlar nitelikte tedbir kararı verilemeyeceğinden yerinde görülmeyen tedbir talebinin reddine karar
Karara karşı, davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde;dava dilekçesindeki hususları tekrarla, mahkemenin tedbir kararına aykırı olarak genel kurul topandığını ve kararlar alındığını,şirket müdürü seçilen …’ün kanun ve karar tanımaz davaranışları nedeniyle müvekkillerinin telafi güç zararlarının doğacağını istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Dava genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davacıların tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6102 Sayılı TTK’nun 445 ve devamı maddelerinde genel kurul kararlarının iptali başlığı altında iptal sebepleri, iptal davası açabilecek kişiler, butlan ve 449.maddede kararın yürütülmesinin geri bırakılması düzenlenmiştir.
TTK’nun 445. maddesinde”(1) 446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.”hükmü yer almaktadır.
TTK’nun 449.maddesine göre, genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.
Somut olayda, davacılar 13/04/2021 tarihinde yapılan genel kurul kararlarının iptali talep etmekte olup, davanın niteliği gereği, şirketin müdürüne yönelik bir dava niteliğinde olmadığından, şirket müdürünün görevinden alınması veya yetkilerinin kaldırılması, kısıtlanması anlamına gelecek bir tedbire karar verilmesi mümkün değildir. Yine genel kurulda alınan kararların niteliği itibariyle de yürütülmesinin durdurulması gereken nitelikte kararlar olmadığı gibi, uygulanmasının davacıların telafisi imkansız zararına yol açması ihtimali de yoktur. İlk Derece Mahkemesinin de bu gerekçelerle kararın yürütülmesinin durdurulması talebini reddetmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Sonuç olarak, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar harcının peşin alındığından yeninden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacıların istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davacılara iadesine,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara tebliğine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-f. maddesi gereğince kesin olarak karar verildi. 09/11/2021

….