Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2450 E. 2021/1795 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 23/06/2021
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının, müvekkilinin ticari hesabından genel işlem koşullarına ve sözleşmeye aykırı kesintiler yaptığını, haksız kesintirin iadesi için Antalya Genel İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, bankanın haksız itiraz ettiğini, müvekkili hesabından kredi kullanmamasına rağmen 1.050,00 TL kredi tahsilat ücreti adı altında tek taraflı kesintiler yaptığını ileri sürerek 1.050,00 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın yetkili mahkemede açılmadığını, davacının kredi sözleşmesi maddeleri yönünden tek tek bilgilendirildiğini, iddiaların dayanağının olmadığını, TBK hükümlerinin taraflar arasında uygulanma ihtimali olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece hukuki tavsif hususu olmadığı, yapılan kesintinin adı hukuki niteleme olmadığı, bilirkişinin tüm belgeleri inceleyerek, miktarı tutan bir kalemi tespit ettiğinde, mahkemece davanın o kalem olduğunun kabul edilmesi hukuki niteleme olmadığı, davacının, dava konusu ettiği kesinti davalı tarafça yapılmadığı, bu nedenle, davacı, davada haksız olduğu, kredi tahsilat ücreti adı altında bir kesinti davalı tarafça yapılmadığı, tahsilat ile tahsis niteliği itibariyle özünde de iki ayrı kavramlar olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri: Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde gerekçe gösterilmeden istinaf etmiştir.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davacının aktif dava ehliyetinin bulunmaması ret kararına gerekçe olarak gösterilmesine karşın davacı vekili istinaf sebeplerini bildirmemiştir. Davacı vekilinin verdiği istinaf dilekçesinde bu yöne ilişen bir istinaf gerekçesi bulunmamaktadır.
İstinaf dilekçesinin kapsamını düzenleyen 6100 sayılı HMK ‘ nın 342/1 fıkrası (e) bendine göre istinaf başvuru sebepleri ve gerekçesinin istinaf dilekçesinde bulunması zorunludur.
6100 sayılı HMK ‘ nın 342/3 fıkrasında, istinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp HMK’nın 355. maddesi çerçevesinde gerekli incelemenin yapılacağı düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK ‘ nın 355. maddesinde ise “inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeblerle sınırılı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi, kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde resen bunu gözetir .” hükmü düzenlenmiştir.
Kamu düzenine aykırılık teşkil eden durumlar arasında ise 6100 sayılı HMK ‘ nın 114. maddesinde sıralanan dava şartlarının mevcudiyeti ve özel kanunlarına göre kamu düzeninden sayılan haller örnekseme yoluyla sayılabilir.
6100 sayılı 05/08/2017 tarih 7035 sayılı kanunla değişik HMK’ nın 352.maddesinin 1.fıkrasında “Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda; aşağıdaki durumlardan birinin tespiti halinde öncelikle gerekli karar verilir
a-İncelemenin başka bir dairece veya bölge adliye mahkemesince yapılmasının gerekli olması
b-Kararın kesin olması
c-Başvurunun süresi içerisinde yapılmaması
ç-Başvuru şartlarının yerine getirilmemesi
d-Başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi ” hükmü düzenlenmiştir.
Anılan düzenlemeye göre istinaf başvuru dilekçesinde, asgari başvuru şartlarının yerine getirilmemesi halinde istinaf talebinin usulden reddine karar verilmesi gerektiği, dilekçede istinaf başvuru sebepleri veya gerekçesinin hiç gösterilmemiş olması halinde ise HMK ‘nın 355. maddesi uyarınca istinafa konu kararda re’sen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir hal yok ise istinaf başvuru dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’ nın 352.maddesince usulden reddine karar vermek gerekir.
Somut olayda, davacı vekili harcını yatırarak karar aleyhine istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesinin vermiş olduğu ek kararı istinaf ettiklerini beyan etmiş, nedenine yönelik olarak istinaf nedeni göstermemiştir.
Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde istinaf başvuru nedenleri ve gerekçesi gösterilmemiştir. 6100 sayılı HMK ‘nın 355. maddesi uyarınca istinafa konu kararda re’sen gözetilmesi gereken kamu düzenine aykırılık teşkil eden bir halin de mevcut olmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru dilekçesinin 6100 Sayılı HMK’ nın 352/1-d maddesince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde istinaf başvuru nedenleri ve gerekçesi gösterilmediğinden istinaf kanun yoluna başvuru talebinin 6100 Sayılı HMK’nun 341/1. ve 352/1-d maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Kararın mahalli mahkemesince istinaf başvurusunda bulunan davacı vekiline ve karşı taraf vekiline TEBLİĞİNE,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL’den peşin alındığından yeninden alınmasına yer olmadığına,
4-Gider avansından harcanmayan kısmın mahalli mahkemesince istinaf başvurusunda bulunan davacıya İADESİNE,
5-İnceleme dosya üzerinde yapıldığından davalı vekili lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 352/1-d maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.22/10/2021