Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2407 E. 2022/602 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 22/06/2021
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 04/04/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Başkanın inceleme raporu okundu.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
İLK DERECE MAHKEMESİNE AÇILAN DAVADA
A-)Açılan dava ve iddia :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle “… davacı banka tarafından davalı aleyhine Antalya 1.İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyasından genel kredi sözleşmesine dayalı ilamsız haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun tüm dosya borcuna, faizine ve fer’ilerine itiraz ettiğini beyanla Antalya 1.İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve toplam alacak üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini …” talep ve dava etmiştir.
B-) Cevap ve Karşı Talepler :
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı :
İlk Derece Mahkemesi tarafından “… Dava konusu somut olayda, asıl borçlu kredi lehtarı …’ye 01/09/2016 tarihli 1.100.000,00 TL bedelli genel kredi çerçeve sözleşmeye dayalı olarak kredi kullandırıldığı, davalı şirketin 11/01/2019 tarihi itibariyle temerrüt halinde bulunduğu, 20/03/2019 takip tarihi itibariyle kefalet sorumluluğunun 360.214,41 TL olduğu görülmüştür. Bilirkişi tarafından düzenlenen 15/05/2021 tarihli ek raporda; ana para borç bakiyesinin 204.283,48 TL üzerinden alındığı, ancak kredi hesabı ekstresinde bakiyenin 214.283,48 TL olduğu belirtilmiş ve buna göre yeniden hesaplama yapılmış ise de, mahkememizce sehven bu husus gözden kaçırılarak ana para tutarı 204.283,48 TL üzerinden esas alınarak bilirkişi kök raporuna göre karar verilmiş, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olamayacağından gerekçe kısmında belirtilen hususta açıklama yapılması gerektiği kanaatine varılarak, davanın kısmen kabul kısmen reddine Antalya 1.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında borçlu davalının itirazının 341.794,83 TL asıl alacak, 17.542,46 TL işlemiş akdi ve temerrüt faizi, 877,12 TL gider vergisi olmak üzere toplam 360.214,41 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren %25,68 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına, …” karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Kararı davacı yan istinaf etmiş ve dilekçesinde “….itirazlarımız neticesinde bilirkişi tarafından alacağımızın düşük hesaplandığı kabul edilmiş olmasına rağmen ilk derece mahkemesince ek raporda alacak hesabı daha yüksek olmasına rağmen kök rapor esas alınarak karar verilmesi yasaya aykırıdır. Bunun yanı sıra bilirkişi ek raporuna karşı itirazlarımızda dikkate alınmaksızın karar verilmiştir….” denilerek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK 355. Maddeye göre yapılan incelemede ; mahkemenin gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunduğu ve bu hususun gerekçeye de yazıldığı , kararın bu nedenle kamu düzenine ilişkin bu hatalı hüküm nedeni ile resen kaldırılması gerekmiş ise de; tarafların dava konusu üzerinde sulh olduklarına dair dilekçe ibraz etmeleri ve sulh anlaşması doğrultusunda karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
İbraz edilen sözleşmeye göre ;
“…..1-İş bu sulh sözleşmesi, Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. (istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) Sayılı dosyasından görülmekte olan itirazın iptali davasında bir tarafta davacı … Bankası A.Ş (Mersis No:…) işle (bundan sonra davacı banka olarak alınacaktır), diğer tarafta davalı … (VKN: …) (bundan sonra davalı olarak anılacaktır) arasında akdedilmiştir.
2-Davacı alacaklı ile davalı arasında Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası (istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) ile görülmekte olan itirazın iptali davasındaki uyuşmazlığı, aşağıdaki şartlarla sulh yoluyla sona erdirmeyi ve sulh sözleşmesini mahkemeye ibraz etmeyi ve bu sözleşmenin mahkeme kararı haline getirilmesini kabul, beyan ve taahhüt eder.
3-Davalılar, Davaya konu olan davacı bankanın alacaklı olduğu Antalya 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapmış oldukları borca itirazlarından vazgeçmiş olduklarından; davacı banka ile davalılar arasında işbu itirazın iptali davasının sulh yolu ile neticelendirilmesi hususunda anlaşmaya varılmış olup taraflar Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyasında (istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) itirazın iptali davasının sulh sözleşmesi yolu ile sona erdirilmesi noktasında anlaşmışlardır.
4-İşbu anlaşma gereğince taraflar huzurda görülmekte olan davayı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 313.maddesi uyarınca sulh ile neticelendirmeyi kabul, beyan ve taahhüt ederler.
5-Taraflar, Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ((istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) davasında karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinde bulunmadıklarını kabul, beyan ve taahhüt eder.
6-Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ((istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) sayılı davasında taraflar lehine hükmedilebilecek herhangi bir yargılama gideri veya vekalet ücreti doğması halinde bunların diğer taraftan talep etmeyeceklerini ve bu tutarlardan peşinen vazgeçtiğini kabul, beyan ve taahhüt ederler.
7-İş bu Sulh sözleşmesi 3 nüsha halinde imza altına alınmış olup birer nüsha taraflarda kalacak, bir nüsha Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ((istinaf incelemesinde bulunan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi … E. Sayılı dosya) Sayılı dava dosyasına sunulacaktır.
…” şeklinde imzalandığı görülmektedir.
HMK MADDE 313- (1) Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir.
(2) Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir.
(3) Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir.
(4) Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir.
Sulhun zamanı
MADDE 314- (1) Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
(2) (Ek : 7251 – 22.7.2020 / m.30) Sulh, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince sulh doğrultusunda ek karar verilir.
(3) (Ek : 7251 – 22.7.2020 / m.30) Sulh, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı sulh hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.
Sulhun etkisi
MADDE 315- (1) Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.
(2) İrade bozukluğu ya da aşırı yararlanma hâllerinde sulhun iptali istenebilir.
Dava dosyası incelendiğinde, dava konusunun tarafların üzerinde anlaşabilmelerine imkan tanıyan ve sulhe elverişli bir dava olduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların dilekçeleri incelendiğinde KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA DAİR hüküm tesis edilmesini istedikleri görülmektedir.
Sulh Sözleşmesinin incelenmesinde davacı yanı temsilen iç yönergeye uygun şekilde 1. Grup ve 2. Grup imza yetkililerinden birer yetkilinin imzası ile çift imza taşıyan bir sözleşme yapıldığı, davalı yan açısından da temsilcinin imzasının bulunduğu, sulhün şekil şartlarını taşıdığı anlaşılmakla; kararın HMK 355. Maddeye göre kaldırılmasına ve sulh anlaşmasının onaylanması yönünde yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile
1-Davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 355. Ve 353/1-b-2 Maddeleri nazara alınarak KABULÜNE
2-Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ve 22/06/2021 tarihli kararının KALDIRILMASINA
3-İlk derece mahkemesine açılan davada
Taraflar HMK 313 ve devamı maddeleri uyarınca sulh olduklarından ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
Sulh anlaşması içeriğine göre taraflar talep etmediğinden yargılama gideri ve ücreti vekalet konusunda hüküm tesisine yer olmadığına
Harçlar Kanunu 22. Madde uyarınca alınması gereken 2/3 nispetinde 17.430,33 TL karar ve ilam harcının davalı yandan alınıp Hazineye gelir yazılmasına ( ilk derece mahkemesince yazılan 20/09/2021 tarihli ve … Harç no numaralı Harç Tahsil Müzekkeresi infaz edilmiş ise mahsubu ile fazla ödemenin talep halinde yatırana iadesine )
4- İstinaf yargılamasında davacı harçtan muaf olmakla alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı ile 220,70 TL başvuru harcının davalıdan tahsili ile Hazineye gelir yazılmasına
5- Talep edilmediğinden istinaf yargılama giderleri ve istinaf vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu HMK 361.madde uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürede Yargıtay’a temyiz yolu olanaklı şekilde 04/04/2022 tarihinde ve oybirliği ile karar verildi.