Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/24 E. 2022/1651 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 03/11/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 14/11/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirketin Denizli ilinde petrol ve madeni yağ ticareti yaptığını, Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasıyla davalı şirket ve taşeron firması olan … Tic.Ltd.Şti. hakkında ödenmeyen akaryakıt borçlarından dolayı icra takibi başlatıldığını, … Tic.Ltd.Şti.adına başlatılan icra takibinin kesinleştiğini, davalı şirketin taşeron firması olan … Tic.Ltd.Şti.,müvekkili şirket ile olan alışverişine başmadan önce 10.05.2016 tarihinde, davalı … Tic.Ltd.Şti. yetkililerinin bilgisi dahilinde çalışanı … ile opet istasyonunun müdürü olan …’nin mail adresine “ödeme garantörlüğü sözleşmesi” gönderildiğini, gönderilen bu mailden davalı şirketin Genel Müdürü ve Koordinatörü elektrik mühendisi …’ın bilgilendirildiğini, … Tic.Ltd.Şti.’ne müvekkili şirket tarafından 160.064,49 TL değerinde akaryakıt satışı yapıldığını, fakat akaryakıt bedellerinin şirket tarafından ödenmediğini, davalı … Tic.Ltd.Şti.tarafından müvekkili şirkete gönderilen mailin açık ve net olduğunu, müvekkili şirkete hitaben yazılan 10.05.2016 tarihli yazıda; “…Şirketimiz bünyesinde Denizli Merkez 1.Bölge YG/AG Elektrik tesisi yapım işinde taşeron firma olarak çalışan … Tic.Ltd.Şti.ve … firmalarına şirketinizce akaryakıt verilmesinde tarafımızca herhangi bir sakınca yoktur, ilgili kişi ve kurumların size olan carilerin tahsiline herhangi bir sıkıtı çıkması durumunda sorumluluk şirketimize aittir. İlgili kurumlar için aksi belirtilinceye kadar ödeme garantörlüğü bizdedir” denildiğini, … Tic.Ltd.Şti.’nin müvekkili şirkete olan borcunun ödenmesi konusunda defalarca görüşüldüğü, fakat sonuç alınmadığını, davalı şirkete Denizli 3. Noterliğinin 07.06.2017 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, davalı şirket vekili Kayseri 8. Noterliğinin 13.06.2017 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesinde; müvekkili şirketi borcu ödeme zorunda bırakan herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığının belirtildiğini, davalı şirketin Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … Takip sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, davalı şirketin itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete gönderdiği yazının garanti sözleşmesi olduğunu, davalı şirketin cevabi ihtarnamesinde ve icra takibine itirazında, imza inkarında bulunmadığını, bu nedenlerle davalı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Davacı … Tic. A.Ş. tarafından dava dışı … Tic. Ltd. Şti. ne kesildiği iddia olunan faturalar bedeli toplamı 160.064,49 TL.nin ödenmemiş olması gerekçe gösterilmek suretiyle, müvekkili … Ticaret Limited Şirketi’ne garantör olduğu iddiasıyla, Denizli 2. Noterliği’nin 07/06/2017 tarih ve … yevmiye numarası ile haksız ve hukuka aykırı biçimde keşide olunan ödeme ihtarına cevaben, Kayseri 8. Noterliği’nin 13/06/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtara cevap metni ile itirazların bildirildiğini, ihtara cevap metni davacı vekiline 20/06/2017 tarihinde tebliğ olunduğunu, ihtar ve ihtara cevap sonrası, davacı tarafından, müvekkili şirketle birlikte dava dışı … Tic. Ltd. Şti. aleyhine, Denizli 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağı olarak, dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin alıcı sıfatıyla yer aldığını, müvekkili şirket tarafından tanzim olunan 10.05.2016 tarihli garantörlük beyanı dilekçesi belge gösterilmek suretiyle takip başlatıldığını, başlatılan takibe karşı itiraz ettiklerini, iyiniyet çerçevesinde tanzim olunan belgede; “Şirketimiz bünyesinde Denizli Merkez 1. Bölge YG/AG Elektrik Tesisi yapım işinde taşeron olarak çalışan … Tic. Ltd. Şti. ve … firmalarına akaryakıt verilmesinde herhangi sakınca yoktur. İlgili kişi ve kurumların size olan carilerinin tahsilinde herhangi bir sıkıntı çıkması durumunda sorumluluk şirketimize aittir. İlgili kurumlar için aksi belirtilinceye kadar ödeme garantörlüğü bizdedir.” ibareleri yer aldığını, dava konusu belgede, müvekkili şirketin, dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin davacı şirketle aralarında aktolunacak akaryakıt alışveriş sözleşmelerinden doğan borçlarını tahsilde sıkıntı çıkması halinde sorumlu olacağı yönündeki beyanı sebebiyle, garanti beyanının asli unsur olmaktan çıktığını, feri nitelik, yani kefalet amacına yönelik verildiğini, belgede, müvekkilinin bağımsız bir borcu değil, dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin akaryakıt alışverişinden doğabilecek borçlarını tahsilde herhangi sıkıntı çıkması durumundaki sorumluluğunu yüklenmiş olmakla, bir garanti sözleşmesinin varlığından söz edilemez olduğunu, müvekkilinin, davaya konu belgeyi imzalamakta menfaati bulunmadığını, zira, müvekkili şirketle aralarında herhangi organik bağ bulunmayan, dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’nin satın alacağı akaryakıtı hangi maksatla tasarruf edeceğine dair kasıt bulunmadığını, akaryakıt üzerinde … Tic. Ltd. Şti.’nin serbestçe tasarruf edebilme yetkisi bulunduğunu, 10.05.2016 tarihli belgedeki teminatın gerçekte garanti olmadığının açıkça anlaşıldığını, davanın reddine, davacı tarafın takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı tarafa tahmiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, “…davacı tarafça davacı şirkete gönderilen 10.05.2016 tarihli “.Şirketimiz bünyesinde Denizli Merkez 1.Bölge YG/AG Elektrik tesisi yapım işinde taşeron firma olarak çalışan … Tic.Ltd.Şti.ve … firmalarına şirketinizce akaryakıt verilmesinde tarafımızca herhangi bir sakınca yoktur, ilgili kişi ve kurumların size olan carilerin tahsiline herhangi bir sıkıtı çıkması durumunda sorumluluk şirketimize aittir. İlgili kurumlar için aksi belirtilinceye kadar ödeme garantörlüğü bizdedir” yazı içeriği kefalet sözleşmesi olarak nitelendirilmiş ise de yazı içeriğinin garanti sözleşmesi niteliğinde olduğu kanaatine mahkememizce varılmıştır. Zira somut olayda dava dışı … Tic.Ltd.Şti.davalı şirketin alt yüklenicisi olup, dava dışı şirkete akaryakıt verilmesinde davalı tarafın menfaati bulunup, yazı içeriği garanti sözleşmesinin garanti alanı belli bir hareket tarzına yöneltme amacı olması, garanti alanın hareket tarzından doğacak tehlikenin üstlenilmesi ve garanti sözleşmesinin tek tarafa borç yükleyen bir sözleşme olması, bağımsız yükümlülük altına girme gibi bütün özelliklerini taşımaktadır. Garanti sözleşmesinin geçerli olması için herhangi bir şekil kuralı da mevcut değildir. Buna göre davalı tarafın taraflar arasındaki sözleşmenin kefalet sözleşmesi olduğu yönündeki savunmaları bu nedenle kabul görmemiştir. Alınan bilirkişi raporları ile davacı şirket kayıtlarında kayıtlı olan alacağın dava dışı şirket tarafından … Müdürlüğüne sunulan BA beyannamelerinde de kayıtlı olduğu, bu nedenle davacı şirketin teslim ettiğini iddia ettiği akaryakıtın dava dışı şirket tarafından teslim alındığının BA formları ile kanıtlandığı anlaşılmakla subüt bulan davanın kabulüne…” şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, davacının dava dışı 3. Kişiden alacağının bulunduğunu ispatlayamadığını, dava dilekçesinin deliller bölümünde yer almadığı halde ve taraflarının muvaffakaatinin de olmadığı itirazlarının dikkate alınmaksızın delil listesinde yer almayan delillerin mahkemece inceleme konusunun yapıldığını, davacı tarafça TTK’ya veya VUK’a göre tanzimi zorunlu olmayan mizana göre inceleme yapılarak rapor hazırlanmasının hatalı olduğunu, dava dışı … Ltd. Şti’nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmeksizin sadece davacı ticari defterlerine göre karar verilmesinin hatalı olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin ara kararının aksine BA-BS formlarına göre inceleme yapılarak ödeme gerçekleşip gerçekleşmediği veya sair yollar ile borcun sonlanıp sonlanmadığı bu formlara göre anlaşılması mümkün olmadan karar verilmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda da bu hususun belirtildiğini, dava konusu belgenin ise Garanti sözleşmesi hükümlerine ilişkin kriterler birlikte değerlendirildiğinde 10/05/2016 tarihli belgedeki teminatın gerçekten garanti olmadığının açıkça anlaşılabileceğini, bu haliyle bunun kefalet sözleşmesi niteliğinde olduğu var sayılabilecek olsa bile TBK 583.maddesinde yer aldığı üzere kefalet süresi ve sorumlu olduğu miktarın yazılı olmaması sebebiyle geçerli bir kefalet niteliği de taşımadığını, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafça, Denizli 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında, davalı hakkında 10/05/2016 tarihli ödeme garantörlüğü belgesi ve faturalara dayalı olarak 160.064,49 TL asıl alacağın tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinin 29/06/2017 tarihinde başlatıldığı, davalı örnek 7 ödeme emrinin 04/07/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının vekili aracılığıyla 07/07/2017 tarihinde borca itiraz ettiği ve eldeki davanın yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takibe dayanak, davaya konu 10/05/2016 tarihli belge incelendiğinde, davalının davacıya hitaben, davalının taşeronu olan dava dışı … Ltd. Şti’ye davacı tarafça akaryakıt verilmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı, dava dışı … Ltd. Şti’nin carilerinin tahsilinde herhangi bir sıkıntı çıkması durumunda sorumluluğun davalı şirkete ait olduğu, ilgili kurum için aksi belirtilinceye kadar ödeme garantörlüğünün davalı şirkette bulunduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafça takibe dayanak faturalardaki akaryakıtların dava dışı … Ltd. Şti’ye satıldığı davacının ticari defterleri dava dışı … Ltd. Şti’nin BA formları , mizanı ile ispatlanmış olup, davacı tarafça fatura içeriklerini davalıya teslim ettiğine dair ispat külfetini yerine getirmekle davalı taraf 10/05/2016 tarihli ödeme garantörlüğü sunduğu taşeronu … Ltd. Şti’nin fatura konusu mallara karşı ödeme yaptığına ve bu borcu söndürdüğüne dair yazılı ve kesin bir delil sunamadığı anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 10.064,49 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 9.000,81 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭1.063,68‬ TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/11/2022