Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2100 E. 2021/2017 K. 26.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 15/12/2020
DAVANIN KONUSU: Zayi Belgesi Verilmesi
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ:30/11/2021

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili, davacı şirketin ticari defterleri olan Yevmiye Defteri, Envanter Defteri ve Defter-i Kebirin davacı şirketin haberi dışında kaybolduğunu ve bulunamadığını, ticari defterlerin kaybolduğunun ilk anlaşıldığı anda davacı şirketçe 23/07/2019 tarihli tutanak tanzim edildiğini belirterek, 30/12/2014 açılış 30/06/2016 kapanış tarihli Denizli 3. Noterliği’nin … yevmiye nolu yevmiye defteri, 30/12/2014 açılış tarihli … yevmiye nolu envanter defteri ve 30/12/2014 tarihli … yevmiye nolu defter-i kebir hakkında zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından; “.. zayi olduğu iddia edilen dava konusu 2014 yılına ait defterlerin, TTK’nun 82/7.maddesinde belirtilen şekilde yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayie uğradığına dair bir iddia ve delil olmadığı, dolayısıyla iddia edilen zayii sebebinin kanuna uygun olmadığı ve gerçekliğinin yeterli delil ile ispatlanamadığı kanaatine varıldığından davacının davasının reddine..” karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; zayinin kanunda doğrudan yazılı hallerden birisi nedeniyle gerçekleşmesi gerekli olmadığını, kanunda zayi belgesi talep edebilmek için sayılan sebepler açıklanırken örneklendirici yola başvurulmuş olmasına rağmen zayiye ilişkin nedenlerinin kanunda sayılı hallerden olmadığına binaen değerlendirilmemesini, tanıkların dinlenilmeyerek davanın aydınlatılmasına ilişkin gerekli incelemelerin yapılmadığını, beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK’nun 82/7 maddesine dayalı zayii belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 Sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, tacir olan davacının defter ve belgelerin saklanması konusunda gerekli dikkat ve özeni göstermesinin gerekmesine, somut olayda TTK 82/7.maddesindeki zayii belgesi verilmesi koşullarının bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL istinaf karar harcı peşin olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı vekili tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin 78.630,00 TL’nin altında olması nedeniyle kesin olarak karar verildi..26/11/2021