Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2062 E. 2021/1961 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali

İlk Derece Mahkemesinin dava dosyası istinaf yasa yolu incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, istinaf incelemesi HMK’nın 356. vd. maddelerince duruşmalı olarak yapılan açık yargılama sonucunda dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı .. arasında Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiğini, davalıya ait taşınmazın 340.000,00 TL bedelle şirketin kullandığı ve kullanacağı kredilerin güvencesini oluşturmak için banka lehine ipotek oluşturulduğunu, ipotek akit tablosunun 5. maddesinde davalının ipotek limiti miktarı kadar borcun tamamından müştereken ve müteselsilen sorumlu olmanın yanında ayrıca ipotek limiti miktarınca kefil sıfatıyla da sorumlu olduğunu kabul ve taahhüt ettiğini, böylece davalının müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, ipoteğin paraya çevirilmesi yolu ile takip başlatıldığını ve ayrıca davalı hakkında Antalya 10. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyanında da genel haciz yolu ile takibe geçildiğini, ancak takibin itiraz ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı bankanın aynı alacak nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi ve genel haciz yolu ile iki ayrı icra takibi başlattığını, takipte istenen faiz miktarının fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından, dosya kapsamı ve benimsenen 12.03.2018 tarihli bilirkişi kurul raporuna göre, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takiplerinden sonra davalı borçlu tarafından davacı bankaya 340.000,00 TL ödeme yapıldığı, takip tarihi itibari ile davacı bankanın ipotek tutarını aşan 20.000,00 TL alacağının bulunduğu, ancak banka tarafından karşı çıkılmayan, Antalya 16. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında dava dışı ipotek veren … hakkında başlatılan takip sonucu ipotekli taşınmazın 85.000,00 TL bedelle satılmış olması nedeniyle takip tarihi itibari ile davacı bankanın alacağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine, takibin kötüniyetli olması nedeniyle davalı lehine % 20 tazminata karar verilmiştir.
Karar aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, ipotek ve kefaletin ayrı ayrı teminatlar olduğunu, takiplerin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatılması nedeniyle teminatlar açısından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini, ipotek teminatından olan alacağın tahsil edildiğini, bu davanın konusu takibin kefalet sözleşmesine konu kefil olunan tutarın tahsili için başlatıldığını, bilirkişi raporlarında hesaplanan banka alacağından ipotek limiti olan tutar tahsil edilmiş olsa dahi bankanın halen alacaklı olduğunu, davalı kefilin asıl borçlunun borcunun devam etmesi nedeniyle kefil olduğu tutar ve fer’ilerinden sorumlu olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasında, ipotek veren davalının aynı zamanda kefaletinin bulunup bulunmadığı, kefalet limiti nedeniyle banka alacağından sorumluluğunun bulunup bulunmadığı konuları çekişmelidir.
DELİLLER:
1-İcra dosyası,
2-Banka kayıtları,
3-İpotek Resmi Senedi,
4-Bilirkişi raporları,
5-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, dava dışı şirket ile düzenlenen genel kredi sözleşmesi nedeniyle banka alacağının tahsili için davalı kefil hakkında başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça davanın 340.000,00 TL asıl alacak üzerinden açıldığı bildirilmiş olmakla dava değeri bu tutar kabul edilmiştir.
Yerel mahkemece verilen 17/04/2018 gün ve …. Esas….Karar sayılı ilamına ilişkin yapılan istinaf başvuru sonucunda, Dairemizin 18/06/2019 gün ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla özetle; “Dosya kapsamı ve ipotek resmi senedine göre davalı taşınmazı üzerinde 340.000,00 TL limit ile davacı banka yararına ipotek tesis edildiği, ipotek resmi senedinin 5. maddesinde borçlunun “tesis edilen ipoteğe ilaveten, ipotek tutarı kadar müteselsil kefil sıfatıyla da ayrıca sorumlu olmayı kabul ve taahhüt ettiği”nin yazılı olduğu, TBK’nın 586. maddesinde düzenlendiği üzere davalının hem ipotek veren üçüncü kişi hem de müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğunun bulunduğu, banka ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yaptığı takipler sonucu tahsilatlar yapmış ise de, bankanın davalının kişisel kefaleti nedeniyle tahsilde tekerrür olmamak üzere icra takibi yapması mümkün olup, ipoteğin paraya çevrilmesi infaz aşamasında borç tutarını belirlemek yönünden sonuca etkili olacağından İlk Derece Mahkemesinin hatalı değerlendirme ve çelişkili gerekçe ile davanın reddine ilişkin kararı usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/04/2018 tarih … Esas … Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacının davasının kabulüne, davalının Antalya 10. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı 340.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptaline, takibin 340.000,00 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak %54 temerrüt faizi ve takip giderleriyle birlikte tahsiline imkan verecek şekilde devamına, hüküm altına alınan tutarın %20’sine tekabül eden 68.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ” karar verilmiştir.
Dairemiz kararına karşı davalı tarafın temiz kanun yoluna başvurusu sonucunda Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamında özetle; İİK’nın 45.maddesine göre alacaklının rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıp sonuçlandırmadan kefile gidemeyeceğinin açık olduğu, uyuşmazlığın açıklandığı şekilde değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozulmuştur.
Taraf vekillerine Yargıtay bozma ilamıyla duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmiş, davacı vekili yazılı beyanında bozma ilamına karşı, kararda direnilmesini, davalı vekili ise, Yargıtay bozma ilamına uyulmasını talep etmiştir.
Dairemizce usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dosya kapsamı ve uyulan Yargıtay bozma ilamına göre; Bankanın dava dışı borçluya kullandırdığı krediler nedeniyle davalı tarafın davacı banka lehine ipotek tesis ettiği, banka alacağının ödenmemesi üzerine Antalya 16.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiği, bu takip sonuçlanmadan bankanın aynı zamanda ipotekli taşınmaz maliki davalı hakkında,’ davalının tesis edilen ipoteğe ilaveten ipotek tutarı kadar müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olmayı kabul ve taahhüt ‘ ettiği gerekçesiyle 340.000,00 TL asıl alacak, 429.420,00 TL işlemiş faiz ve 21.471,00 BSMV olmak üzere toplam 790.891,00 TL alacak üzerinden Antalya 10. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında takibe geçtiği, vaki itiraz üzerine yapılan takibin devamı için eldeki itirazın iptali davasının açıldığı, Dairemiz istinaf aşaması sırasında üç kişilik bilirkişi kurulundan alınan 13/05/2019 tarihli raporda özetle; davalının taşınmazının satışı sonucunda 21/01/2015 tarihinde 291.500,00 TL tahsilat yapıldığı, 06/03/2015 dava tarihine kadar davalı ve dava dışı asil kredi borçlusundan başka bir tahsilat yapılmadığı, 21/05/2014 tarihli takip nedeniyle asıl alacağın 340.000,00 TL işlemiş faizin, 416.528,33 TL gider vergisinin, 20.826,42 TL 21/05/2015-06/03/2015 tarihleri arası 320 günlük temerrüt faizinin 163.200,00 TL gider vergisinin 8.160,00 TL, 21/01/2015 tarihinde taşınma satışından BK’ 100.maddesine göre mahsup (-) 291.500,00 TL, 06/03/2015 dava tarihi itibariyle toplam alacağın 657.214,75 TL olduğu, dava dışı şirketin 2.572.034,54 TL borcunun devam ettiği belirtilmiştir.
İpotek akit tablosunun birinci maddesinde ” gerek kendisinin/kendilerinin her türlü sözleşmeden kefaletinden/kefaletlerinden….” denilmek suretiyle teminatın aynı zamanda ipotek verenin kefil sıfatıyla imzalamış olduğu ve kefaletten kaynaklanan borçlarının da teminatı olarak verildiği anlaşılmıştır. Davalı, genel kredi sözleşmesinde kefil olmayıp ipotek resmi senedinde kredi borcuna kefildir.
İİK’nın 45.maddesine göre alacaklı, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıp sonuçlandırmadan kefile gidemez. Takip tarihi itibariyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip henüz sonuçlanmadan davalı hakkında takibe geçilmiştir. Takip şartı gerçekleşmeden davalı hakkında takibe geçildiği gerekçesiyle davanın reddi gerekirken, takip tarihi itibariyle davacı bankanın alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.13/05/2019 tarihli ek rapora göre takip tarihi itibariyle de bankanın alacaklı olduğu, ancak davalı hakkında yapılan takipte usulen hata yapıldığı, bu nedenle davacı bankanın takipte kötü niyetli kabul edilemeyeceği anlaşılmakla davalı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu yönlerden esastan kabul edilmesi ile Yargıtayca kararımız kaldırılmakla yeni hüküm tesis etmek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.04.2018 tarih, … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
a-Davanın REDDİNE,
b-Davalının tazminat talebinin REDDİNE,
b)492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan, peşin olarak yatırılan 1.851,95 TL harcın mahsubu ile kalan 1.792,65 TL’nin istem halinde davacıya iadesine,
d-Yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
e-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesaplanan 32.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-İstinaf incelemesi yönünden;
a)İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 35,90 TL harcın istek halinde davacıya İADESİNE,
b)Davacı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 55,50 TL tebligat gideri, 380,00 TL bilirkişi ücreti, 37,88 TL istinaf dosya gidiş-dönüş masrafı olmak üzere toplam 571,48 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c)6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
d)Bozma üzerine duruşma yapılması nedeniyle taraflara vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA
4-Yargıtay masrafları açısından;
e)Davalı tarafça temyiz kanun yoluna başvurulduğundan ve Dairemiz kararı bozulduğundan Yargıtay posta gideri 79,60 TL ve temyiz başvuru harcı olan 218,50 TL olmak üzere toplam 298,10 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın Dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, 6100 Sayılı HMK’nın 356. maddesi uyarınca duruşmalı olarak oybirliği ile HMK’nın 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/11/2021

….