Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/2023 E. 2022/1427 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 02/04/2021
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit – İstirdat
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 20/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirket kuruyemiş imalat ve ticareti ile iştigal ettiğini, şirketin üretici ve ipyasadan satın alınan aldığı ham kuruyemiş mamullerini işlemekte iç ve dış piyasaya toptan satışını yaptığını, davalılardan … isimli şahsın müvekkili şirketin fabrikasına gelerek elinde kaliteli ceviz olduğunu satmak istediğini beyan ettiğini, şahıs ile görüşme yapan şirket yetkililerinden …’ın ürünü incelediğini birim fiyatı ve ödeme hususlarında anlaşma sağlanınca ve satın almaya karar verildiğini, davalı …’in makbuzun … isimli şahıs adına düzenlenmesini, çekin de bu şahsın adına kesilmesini istediğini, satışa konu malın 406 kg miktarında ceviz olduğnu, birim fiyatının 24 TL olduğunu, 406 kg ceviz teslim edildiğini, tahakkuk eden bedelin 9.548,00 TL miktarında … Bankası …. şubesine ait … nolu çek in davalının talebi doğrultusunda … adına 05.03.2016 tarihi yazılarak teslim edildiğini, çeki şirket ortaklarından …’ın düzenlendiğini, müvekkili şirketin … sayılı yasa uyarınca tacir çeki kullandığını, müvekkilin tüm mal alımlarını Denizli Ticaret Borsasına bildirdiklerini satın alınan malın beyan edildiğine dair 25.01.2016 tarihli Ticaret Borsasına tescil kayıt belgesinin ekli olduğunu, müvekkili şirket tarafından düzenlenen zorunlu olan müstahsil makbuzu da satıcı şahsın talebine binaen … adına tanzim edilerek imza altına alındığını, keza mal alımına karşılık 31.12.2015 tarih ve … nolu tediye makbuzu da düzenlendiğini, müvekkili şirket yetkilisi …’ın ceviz bedeline karşılık davalı … namına düzenlenen 05.03.2016 tarih ve 9.548,00 TL miktarlı çekin …’e teslim edildiğini, ödeme ve çek bilgileri şirket kayıtlarına işlendiğini söz konusu belgeler ile müvekkili şirketin ticari defter kayıt ve belgeleri de bilirkişi incelemesi esas olması gerektiğini, diğer davalılardan …, … ve … ltd Şti de ciro eden durumunda olduğunu, müvekkilinin cirantalardan … Ltd Şti borcu olmadığı gibi bu şirkete veresiye kaydı ile yapılan satışlar nedeni ile yaklaşık 300.000,00 TL alacaklı durumunda olduğunu, … Şirketi çok yüksek miktarlarla mal alımı yapıp ödeme yapmadığını ve marketli de devir ederek piyasadan kaybolduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğunu gösteren hesap özedi sunulacağını, davacı şirketin … ile ilgili muhusabe kayıtlarının da delil olarak sunulduğunu, çekin ödeme tarihi olan 05.03.2016 günü cumartesi olduğu için 07.03.2016 tarihinde takas yolu ile … Bankası tarafından … Bankasına ibraz edildiğini, müvekkili şirketin kayıtlarında 05.03.2016 tarihli çekin 9.548,00 TL olduğu için kalan miktarın diğer hesaplardan tamamlanmış durum pazertesi günü saat 16:00 sıralarında müvekkili şirkete bildirildiğini şirket muhasebesinde yapılan inceleme tenitcesinde söz konusu çekin 9.548,00 TL olarak düzenlendiğini, keşideci tarafından rakam ve yazı ile gösterilen kısmın önü ve arkasının kapatılmadığını, çekin davalıya tesliminden sonra hamillerden biri tarafından rakam kısmına 10 eklendiği yazı kısmına ise YAZ yazısının yazılarak çekin tahrif edildiği bu suretle 109.548,00 TL rakamının elde edildiğinin anlaşıldığını, müvekkili şirketin şimdiye kadar hiç karşılıksız çeki olmadığını, kredibilitesinin yüksek olduğunu, tereddütsüz ödendiğini, çalıştığı bankanın teyit almadan aslı 9.548,00 TL olan çeki 109.548,00 TL olarak tereddütsüz ödediğini, müvekkilinin kötü niyetli olsa yüksek bir miktar olan 110.000 TL sini bankada bulundurmayacağını, çeki elinde bulunduran şahısların kötü niyetli olduğunu, tüm bu nedenlerle … bankası …. şubesinden hamil … lehine düzenlenen 05.03.2016 tarih ve … çek nolu keşide yeri Denizli olan 9.548,00 TL miktarlı tahrifat ile 109.548,00 TL haline getirilen çekin 100.000 TL kısmının HMK 208 ve 209 maddesi uyarınca iptaline, davalılara borçlu olunmadığının tespitine, halen davalılardan …’in … Bankası Cumhuriyet caddesinde bulunan şubedeki hesabında bloke edilen 100.000 TL nakit parnın istirdadı ile müvekkilinin hesabına aktarılmasına bu paranın çek hamiline ödenmemesi hususunda mahkemenizin … D. İş sayılı dosyasında verilen tedbir kararına dava sonuna kadar devam ettirilmesine, gerek 100.000 TL bedel ve gerekse teminat olarak ödenen 20.000 TL sinin banka teminat mektubu ile değiştirilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davalı … vekili ile davalı … beyanlarında özetle; davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalılar cevap vermemiştir.
Mahkemece, ceza yargılamasındaki tanık beyanları ve çek üzerinde yapılan kriminal inceleme sonucu, mahkememizce davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu aldırılan bilirkişi raporu sonucu, mahkemece çek üzerinde yapılan incelemede; ” Yüz Dokuz bin beşyüz kırk sekiz” kısmındaki “Dokuz” haricindeki diğer ibarelerin küçük harfle yazılmış olması, mahkemece çek ile ilgili aldırılan uzmanlık raporu değerlendirildiğinde çek üzerinde tahrifat yapılarak çek bedelinin 9.548,00 TL’den 109.548,00 TL’ye yükseltildiği kanaatine varılarak davacının 100.000,00 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, çeke ilişkin tahrifat iddiasının ispatlanmış olması sebebiyle davanın mahiyeti gereği çeki kötü niyetle ele geçirme hususunun iş bu davada değerlendirilemeyeceği kanaatine varıldığından fazla ödenen 100.000,00 TL’nin davacıya iadesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalılar … vekili ile … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosya kapsamındaki iddiaların dayanaksız ve gerçeğe aykırı olduğunu, davaya konu çekin ciro silsilesinde hiç bir hukuka aykırılık olmadığını, çekte oynama yapılmamasının önüne geçecek şekilde “#” işaretinin konulmadığını, davacının kötüniyetli hareket ederek basiretli bir tacir gibi çeki keşide etmediğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili ile … arasında bir ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili ile … arasında bulunan güven ilişkisi dolayısıyla alım – satım işlemi üzerine bir çek yazılmadığını, peşin olarak da bir ödeme yapılmadığını, davacı tarafça ileri sürülen iddiaları kabul etmenin mümkün olmadığını, çeki düzenleyen kişi …’a ilişkin herhangi bir kusur incelemesinin yapılmadığını, doğrudan müvekkilinin hedef alındığını, davacı tarafın kötü niyetli olarak hareket ettiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı …’in eksik istinaf harçlarını yatırmaması nedeniyle mahkemece 30/06/2021 tarihli ek karar ile istinaftan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmiş, bu karar vekiline tebliğ edilmiş ancak bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmamıştır.
Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, davaya konu senedin 9.548,00 TL olarak keşide edildiği ancak sonradan üzerinde tahrifat yapılarak 109.548,00 TL olarak düzenlendiğinin davalı …’in yargılamasının yapıldığı Denizli 6. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosya içeriği ile bu dosya içindeki uzmanlık raporundan anlaşılmasına, sahtecilik def’inin herkese karşı ileri sürülebilecek olmasına, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile dosya kapsamına göre, çekin davalı …’den alınan ceviz karşılığında 9.548,00 TL olarak düzenlendiğinin anlaşılmasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı … vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 6.831,00 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 1.707,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.123,25 TL istinaf karar harcının davalı …’den tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalı …’in istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.20/10/2022