Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1753 E. 2023/803 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ
KARAR TARİHİ : 13/04/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 13/04/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalıların Denizli 1. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine icra takibi başlattıklarını, borcun konusunun Halk Bankası … Denizli Şubesine ait … seri numaralı 24/12/2018 tarihli 100.00,00 TL bedelli çek olduğunu, teminat miktarı düştükten sonra davalıların 98.400,00 TL asıl alacak için icra takibine geçtiklerini ve ayrıca Denizli 1. İcra Ceza Mahkemesini … Esas sayılı dosyası ile karşılıksız çek şikayeti yaptıklarını, Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında davalılar aleyhine Halk Bankası … Denizli Şubesine ait … seri numaralı 09/10/2018 tarihli 50.000,00 TL bedelli çek için borçlu olmadıklarına dair menfi tespit davası açıldığını, müvekkiline ait şirket kayıtları incelendiğinde söz konusu davalıya müvekkilinin herhangi bir borcu olmadığının ortaya çıkacağını, müvekkilinin söz konusu çeki almayı hedeflediği malların karşılığı olarak verdiğini, söz konusu malların müvekkiline teslim edilmediğinden dolayı müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı Denizli 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, Denizli 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasını, alacaklıların kötü niyetli olarak yapmış olduğu icra takibi dolayısı ile %20 kötü niyet tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davaya konu çekte, davalılardan müvekkili … çekin hamili olduğunu, davacı tarafça ileri sürülen çekin bedelsizliğine ilişkin iddia ise keşideci ile lehdar arasındaki ilişkiyi ilgilendiren bir husus olduğunu, bedelsizliğe ilişkin iddia alt-temel ilişkinin konusu olup kişisel def’i niteliğinde olduğunu, dolayısıyla bedelsizliğe ilişkin iddia senet metninden anlaşılamayan , etkisi ve tarafları açısından nisbi nitelikte olduğunu, Denizli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi … E sayılı dosyası ile karşı tarafın açmış olduğu menfi tespit davasının derdest olduğunu, tacir olan davacı taraf verdiği çekleri haksız ve kötü niyetli olarak toplamak için iş bu davaları açmış olup kıymetli evrak hukukunun kambiyo senetlerine özgü mücerretlik ilkesi gereği çekin sebebini göstermemesi, sebepten bağımsız oluşu nedeniyle iyiniyetli müvekkilimize karşı bu davanın açılması haksız ve hukuka aykırı olduğunu, 6102 sayılı TTK m.659, 687, 831 hükümlerinde de açıkça belirtilen iyiniyetli hamile karşı kişisel nitelikteki def’ilerin ileri sürülemeyeceği hükmüne nazaran davacının ispat etmek bir yana dursun müvekkilinin kötüniyetli olduğuna dair en ufak bir iddiası dahi bulunmadığını, bedelsizlik iddiasının yukarıda açıklanan nedenlerle ileri sürülemeyeceğinden davanın reddi ile alacak likit alacak olduğundan kötüniyetli davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmolunması gerektiğini, tüm bu nedenlerden dolayı; davanın reddi ile kötüniyetli davacı aleyhine müvekkilimize verilmek üzere %20’den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’ın davaya cevap vermediği anlaşıldı.
Mahkemece,”…davacı davaya konu bir adet çekin taraflar arasındaki sözlü ticari satım ilişkisine istinaden avans olarak davalıya vermiş olduğunu, davalının çek karşılığında mal teslim etmediği ve sebebsiz zenginleştiğine yönelik iddialarını yazılı belge ile ispatlayamadığı, TBK.nun 207/2 maddesindeki aslolan peşin satış olup mal ve bedelin aynı anda verileceğine ilişkin yasal karinenin mevcut olduğu, belirtilen ilke ve yasal karinenin aksini iddia eden davacı tarafın bu iddiasını kesin delillerle kanıtlamasının gerektiği, ancak davacı tarafın yazılı delillerle fazla ödeme yaptığını ispatlayamadığı, davacının açıkça yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla davacı tarafa yemin teklif hakkı da hatırlatılamadığı, Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında da aynı taraflar arasındaki davanın reddine karar verildiği” gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine, ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilmediğinden İİK’nun 72/4 maddesi uyarınca alacaklının alacağını dava nedeniyle geç almadığı kanaatine varıldığından davacı aleyhine kötü niyeti tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yeterli inceleme yapılmadığını, çeklerin alınması umut edilen mallara karşılık verildiğini ancak malların teslimine ilişkin inceleme yapılmaksızın karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalılar lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.13/04/2023