Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/171 E. 2022/1640 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 09/10/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 10/11/2022
İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı … Belediyesi arasında imzalanan sözleşme ile davalı idareye ait şehir için 34 adet hat ve ilave olacak hatların müvekkili şirkete devredildiğini, sözleşme gereğince … plakalı aracın müvekkili şirkete devredildiğini ancak aracın motor bloğunda çatlak mevcut olduğunu, sözleşme gereğince araçların tüm hukuki, cezai ve mali sorumluluğu, bakım ve onarım masraflarının müvekkili şirkete ait olduğundan araçtaki hasarın üreticiden kaynaklandığından Denizli 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını ve tespit sonucunda düzenlenen raporda araçtaki hasarın üreticiden kaynaklandığının belirtildiğini, bu nedenle araçtaki hasarın üretici firma tarafından giderilmesi gerektiğinden 20.000,00 TL tamir masrafının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont ile birlikte, 5.000,00 TL tamirde geçen süredeki kazanç kaybının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte, 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasındaki 710,00 TL yargılama gideri ile 440,00 TL tespit vekalet ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olmayıp Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin yerleşim yeri adresinin İstanbul olduğunu bu sebeple yetki itirazlarının bulunduğunu, davalının herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığını, aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını bu sebeple reddi gerektiğini, dava konusu araçta hiçbir üretim hatası ya da üretim hatasının bulunmadığını, bu nedenlerden dolayı davanın reddi ile masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu … plakalı aracın motor blokunda meydana gelen çatlağın üretim sırasında döküm tekniğinden veya üretimde kullanılan malzemeden kaynaklanan bir ilk çatlağın zaman içinde yoruma sonucu büyümesi ve ilerlemesi sonucu ortaya çıktığı, kötü kullanım veya bakım eksikliğinden kaynaklanmadığı, ancak belli bir kullanım süresi sonunda ortaya çıkması mümkün olduğu için gizli ayıp niteliğinde sayılması gerektiği, 30 günlük onarım süresi içinde davacı tarafın kazanç kaybının net 7.500 TL olduğu, onarımın davalı tarafından bedelsiz yapılması veya davacının zararı olan 26,300 TL ‘nin davalı tarafından karşılanması gerektiği belirtilmesi ve davalının yetkili serviste tamir işlemini yaptırması sebebiyle ayıp ihbarının süresinde yapıldığı anlaşılarak davacının araçta oluşan yedek parça, işçilik gideri , hurda gideri ve araç mahrumiyet zararından davalının sorumlu olduğu kanaatine varılarak davanın kabulü ile, 26.300,00 TL yedek parça, işçilik gideri , hurda gideri, 7.500,00 TL araç mahrumiyet zararı olmak üzere toplam 33.800,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, davacı ile Belediye Başkanlığı arasında yapıldığı belirtilen sözleşme dava açma hakkının devri sonucunu doğuran bir sözleşme olmadığını, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, mahkemece mahkeme masrafı ve vekalet ücretinin hükme bağlanmadığını, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, ayıp ihbarında bulunulmadığından davanın reddinin gerektiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, araçtaki ayıp nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
1-HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede aşağıda belirtilen bent haricinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1. gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, talimat yoluyla konusunda uzman ve İTÜ’den emekli olan akademik kariyere sahip 3 kişilik bilirkişi kurulunun vermiş olduğu rapor ve ek rapor içeriğine göre … plakalı aracın motor blokunda meydana gelen çatlağın üretim sırasında döküm tekniğinden veya üretimde kullanılan malzemeden kaynaklanan bir çatlağın zaman içinde yorulma sonucu büyümesi ve ilerlemesi sonucunda ortaya çıkmasına, kötü kullanım veya bakım eksikliğinden kaynaklanmamasına, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olmasına, kazanç kaybının 7.500,00 TL, onarım nedeniyle davacı zararının 26.300,00 TL olduğunun tespit edilmesine, değişik iş dosyasındaki yargılama giderleri ve vekalet ücretinin bu davada yargılama giderleri arasında sayılmasının gerekmesine, bu davanın müddeabihi olarak sayılamayacağına, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmamasına, ayıbın süresinde ihbar edilmesine göre, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmasına, 33.000,00 TL tazminata hükmedilmesine karar verilmesi doğru olup, aşağıda belirtilen bent haricinde sair yönlere ilişkin istinaf istemleri yerinde görülmemiştir.
2-Davacı dava dilekçesinde 20.000,00 TL tamir masrafı ve 5.000,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 25.000,00 TL tazminat talebinde bulunmuştur. Davacının 02/09/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle toplam tazminatı 33.800,00 TL olarak ıslah etmesi nedeniyle ıslah edilen 8.000,00 TL’lik tutar yönünden ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ile raporda 222,88 TL hurda tenzili yapıldığı halde gerekçeli karar ve hükümde hurda giderinden de bahsedilmesi doğru görülmemiştir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar kaldırılarak HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince yeniden hüküm tesis edilebilecektir.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/10/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
a-Davanın kabulü ile, 26.300,00 TL tamir gideri, 7.500,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 33.800,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu tutarın 25.800,00 TL’sine dava tarihinden itibaren 8.000,00 TL’sine ise ıslah tarihi 02/09/2019 tarihinden itibaren reeskont faizi uygulanmasına,
b-Alınması gereken 1.796,55 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 446,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,349,97 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/01/2021 tarih … Esas … Karar … harç sayılı harç tahsil müzekkeresinin İPTALİNE,
c-Davacı tarafından yapılan peşin harç ve başvurma harcı dahil toplam 482,58 TL, ıslah harcı, 150,28 TL,3.356,00 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.988,86 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
ç-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan avanstan karar kesinleşinceye kadar yapılan masraflar düşüldükten sonra kalan kısmın davacıya iadesine,
d-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca dava değeri üzerinden hesaplanan 3.945,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-İstinaf incelemesi yönünden;
a-Davalının istinaf başvurusu kabul edildiğinden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 578,00 TL nispi istinaf karar harcının talebi halinde davalıya İADESİNE,
b-Davalı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 48,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 197,10 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
d-İstinaf gider avansından kullanılmayan kısmının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
4-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.10/11/2022

….