Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1238 E. 2023/152 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 19/01/2021
DAVANIN KONUSU : Kayıt Kabul
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 02/02/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından müflis şirketin iflasının açıldığı Antalya 4. İflas Müdürlüğünün … İflas numaralı dosyasına yaptıkları alacak kaydı talebinin reddine karar verildiğini, söz konusu kararın taraflarına 25/02/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, iflas idaresinin alacak başvuru taleplerinin reddine yönelik karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin müflis şirketten İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından dolayı iflasın açılma tarihi olan 15/07/2015 tarihi itibariyle toplam 1.210.826,00.-TL ana para alacağının bulunduğunu, söz konusu dosya borcunun kesinleştiğini, iflas idaresine söz konusu alacağın iflas masasına kaydı yönünde yaptıkları başvurunun, İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının imha edilmiş olması gerekçesiyle reddedildiğini, söz konusu icra dosyasının 10 yıllık süre dolmadan imha edildiğini, müvekkilinin icra dosyasının imha edilmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, ayrıca söz konusu icra dosyasından bağımsız olarak müflis şirlet tarafından 18/12/1998 tarihli borç ikrarını içeren taşınmaz satış teklifinin müvekkili şirketin 18/12/1998 tarih ve … karar sayılı yönetim kurulu kararı ile kabul edildiğini, söz konusu anlaşma uyarınca müflis tarafından teklife konu taşınmazın … Bankasının 900.000,00.-TL ipoteği ile birlikte müvekkili şirkete satıldığını, taşınmazın müvekkili şirket tarafından satışı sırasında söz konusu ipıotek bedelinin ferileriyle birlikte yapılan müzakereler sonucu 2.000.000,00.-TL olarak … Bankasının TMSF’ye devredilmesinden dolayı TMSF’ye ödendiğini, bu nedenle sözleşme uyarınca TMSF’ye ödenmek zorunda kalan 2.000.000,00.-TL’nin de sözleşme gereği işlemiş faizi ile birikte toplam 17.618.527,87.-TL olarak iflas masasına kaydının yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın alacaklı olduğu belirtilen İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasının imha edildiğini, davacı tarafça ibraz edilen yazışmalarda en son tarih olarak 2005 yılı gösterdiğini, aradan 10 yıl geçmiş olmakla bu süreçte davacı tarafça herhangi bir işlem yapılmamış olmasına göre de taşınmazlardaki hacizlerin geçerlilik süresinin 2 yıl olmasına göre de ve hacizlerin düşmüş olması, bu süre zarfında işlem yapılmamış olmasına göre davacı tarafın anılan icra dosyasını dayanak göstererek alacak kayıt başvurusunda bulunmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, “… Davacı şirketin yönetim kurulu tarafından 18/12/1998 tarih ve … sayılı kararı ile dava dışı … Tic ve San AŞ ait Antalya İli … İlçesi … Köyü … mevkiinde kain … sayılı parselde kayıtlı otel ve tesislerin üzerindeki ipotek ile birlikte satın alınmasına karar verilmiş, Alanya Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 23/12/1998 sayılı resmi senedi ile davacı şirket tarafından devralındığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı şirketin dava dışı müflis şirket aleyhine başlatmış olduğu İstanbul 8.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının celbi için yazılan müzekkereye verilen cevapta dosyanın 17/11/2007 yılında takipsizlik nedeni ile kaydının kapatıldığı ve dosyanın da arşiv yönetmeliği gereği imha edildiği belirtilmiştir. Beşiktaş 11. Noterliği’nin 18/12/1998 tarih … yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki temliknamesinin incelenmesinde; temlik edenin … Tic. Ve San. A.Ş., temlik alanın … Yatırım A.Ş. Temlik konusunun Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/07/1998 tarih … E. … K. Sayılı dosyası ile açılan tezyide bedel davası sonucu hükmedilen istimlak bedeli 656.996.000.000TL’sının hükme konu tutar üzerinden işleyecek yasal faiz ve ferileri ile birlikte istimlak bedelleri nedeniyle açılacak dava hakları ile dava hakları ile dava sonucu lehlerine hükmedilecek bedellerinin faiz ve tüm ferilerinin ve munzam zarar nedeniyle açılacak dava hakları ile dava sonucu lehlerine hükmedilecek bedelleri olduğu görüldü. Beşiktaş 11. Noterliği’nin 18/12/1998 tarih … yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki temliknamesinin incelenmesinde; temlik edenin … Tic. Ve San. A.Ş., temlik alanın … Yatırım A.Ş. Temlik konusunun Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/07/1998 tarih … E. … K. Sayılı dosyası ile açılan tezyide bedel davası sonucu hükmedilen istimlak bedeli 695.715.000.000TL’sının … Bankası A.Ş. lehine ödenecek olan 420.000.000.000TL’sı dışında kalan 275.715.000.000TL’sının ve hükme konu tutar üzerinden işleyecek yasal faiz ve ferileri ile birlikte istimlak bedelleri nedeniyle açılacak dava hakları ile dava hakları ile dava sonucu lehlerine hükmedilecek bedellerinin faiz ve tüm ferilerinin ve munzam zarar nedeniyle açılacak dava hakları ile dava sonucu lehlerine hükmedilecek bedelleri olduğu görüldü. Davacı vekiline ticari defter ve belgelerini sunmak üzere 20/06/2017 tarihli celsede kesin süre verilmiş ancak bilirkişi … tarafından düzenlenen 06/09/2017 tarihli bilirkişi raporunda davacı tarafça defter ve belge asıllarının ibraz edilmediğini sadece ilgili bölümlerin fotokopilerinin ibraz edildiğinin bildirilmesi üzerine, davacı vekilince bilirkişi raporuna itiraz edilmiş, bu kez davacı vekiline 14/11/2017 tarihli celse 1 nolu ara kararı uyarınca ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmesi hususunda kesin süre verilmiş ve bilirkişiden 2. kez rapor aldırılmıştır. Bilirkişi …’in kaldırma kararı sonrası sunmuş olduğu 19/09/2020 tarihli ek raporda özetle; 18/12/1998 tarihli teklifnamenin 4. Maddesi gereğince davacı şirkete temlik edilen bedellerin 275.715,00 + 656.996,00 = 932.711,00TL olduğunu, bu bedellerin de ipotek bedeli olan 900.000,00TL’yi karşıladığını belirtmiştir. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 16/07/2019 tarih … E. … K. sayılı kararında; “…davalı şirket tarafından davacıya yapılan … parsel sayılı taşınmazın satış teklifinde davalının taraf olduğu kamulaştırma dava bedellerinin ipotek bedelinden düşeceği, buna rağmen ipotek bedeli karşılanmaz ise 5. madde gereği temlik edilecek ipoteklere başuru imkanı olduğu gibi davalı hakkında yasal yollara müracat hakkının saklı tutulduğu belirtildiğine ve davacının da bu şartlarda taşınmazı satın aldığına göre; önçelikle davalı şirketin 18/12/1998 tarihli teklifinin 4. ve 5. maddelerinde bahsi geçen temliklerin yapılıp yapılmadığı, bu temliklerin ipotek bedeli 900.000,00TL yi karşılayıp karşılamadığı, tam karşılamamış ise, karşılanmayan kısmın tesbiti ile bu alacak kaleminden davacının tespit edebileceği alacak miktarının müflisin iflas tarihine kadar işleyecek faiziyle tespiti gerektiği, halde bu yönde araştırma yapılmadığı, öte yandan İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası imha edildiğine göre, davacının bu takibe konu alacağın varlığını ispat edip etmediği değerlendirilerek ve 31/12/2004 yılı itibarıyla kalan alacağın ipotek alacağından mı yoksa takip alacağından mı kaynaklandığını tespiti ile ayrıca dava dilekçesinde yemin deliline dayanan davacının davalı iflas idaresine yemin teklif edip etmediği sorularak, yemin teklif ettiği takdirde Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 18/06/2014 tarih ve … esas ve … karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, HMK nın 232. maddesince davalı iflas idaresi memurlarına ayrı ayrı yemin davetiyesi çıkartılarak, oluşacak br sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru değildir…” denilmiştir. Alacaklının bir borç ilişkisinden doğan alacağını, borçlunun rızana gerek olmadan bir sözleşmeye dayanarak, üçüncü bir kişiye devretmesine, alacağın devri denilmektedir. Alacağın devri bir tasarruf işlemi olup, doğrudan doğruya etkide bulunmakta, devredenin sahip olduğu alacak hakkı mal varlığından çıkarak devralanın mal varlığına geçmesi sonucunu doğurmaktadır. Alacaklı alacağın borcun ifası amacıyla devredebilir (Eren, Fikret; Borçlar Hukuku Genel Hükümler 25. Baskı, Ankara 2020, s. 1358 vd.). Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 26/02/2018 tarih, … E. … K. sayılı kararında; “…Kayıt kabul davaları maktu harç ve maktu vekalet ücretine tabidir. Bu nedenle mahkemece davalı müflis şirket hakkında nispi harç ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır…” denilmiştir. Davamıza gelince; davacı iflas idaresince reddolunan alacağın kaydını için dava açmış, mahkememizce verilen 15/02/2018 tarih … E. … K. sayılı karar, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin 16/07/2019 tarih … E. … K. sayılı kararı ile kaldırılmasına karar verilmiş, kaldırma kararı doğrultusunda yeniden yargılama yapılmıştır. Davalı şirketin 18/12/1998 tarihli teklifinin 4. ve 5. maddelerinde bahsi geçen temliklerin; Beşiktaş 11. Noterliği’nin 18/12/1998 tarih … yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki temliknamesi ve Beşiktaş 11. Noterliği’nin 18/12/1998 tarih … yevmiye sayılı düzenleme şeklindeki temliknamesiyle alacakların devredildiği, bilirkişi …’in kaldırma kararı sonrası sunmuş olduğu 19/09/2020 tarihli ek raporda özetle; 18/12/1998 tarihli teklifnamenin 4. maddesi gereğince davacı şirkete temlik edilen bedellerin 275.715,00 + 656.996,00 = 932.711,00TL olduğunu, bu bedellerin de ipotek bedeli olan 900.000,00TL’yi karşıladığını belirlendiği, anlaşılmakla davacının davasının reddine” karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece istinaf kararının gereklerinin tam olarak yerine getirilmeden karar verildiğini, kararın dayanağı olarak gösterilen temliknamelerin bilirkişi tarafından yanlış yorumlandığını, kesinleşmiş icra takibine ilişkin alacağın ayrıca kanıtlanmasına gerek olmadığını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, Dairemizin 16/07/2019 gün ve … Esas … Karar sayılı kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi … tarafından düzenlenen 19/09/2020 tarihli ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapora göre, 18/12/1998 tarihli teklifnamenin 4. Maddesi gereğince davacı şirkete temlik edilen bedellerin 275.715,00 TL + 656.996,00 TL = 932.711,00 TL olup, bu bedelin de ipotek bedeli olan 900.000,00 TL’yi karşıladığının belirlenmesine, davacının yemin teklif etmemesine, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL maktu istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/02/2023