Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1173 E. 2023/557 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 06/03/2020
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 21/03/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili şirketin …. nolu poliçe ile sigortaladığı …. Pazarlama Konfeksiyon Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi nin ” … Mah. …. Sk. Bina No:… PK … Merkez Beldesi Merkez Köy/Bucak Merkezefendi” adresindeki taşınmazında, davalı …. Arıtma Sistemleri İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından temin edilen …. marka genel su şebekesine doğrudan bağlı su arıtma cihazından su akmadığına dair şikayette bulunulduğunu, şikayetle ilgili olarak 7 farklı parçanın değiştirildiğinin tespit edildiğini, mezkur hasara davalı şirket tarafından temin edilen … marka su arıtma cihazının devir daim hortumlarından bir adedinin, 24.08.2017 tarihli gerçekleşen bakım sırasında değiştiğini, bu hortumun yerinden çıktığı ve suyun dışarı çıkışı sonucu meydana geldiğinin bağımsız eksper tarafından tespit edildiğini, meydana gelen olay sebebiyle, işyerinin demirbaş listesinde olan emtia da dahil olmak üzere per çok emtiada hasarın meydana geldiğini, işyerinde boyama ve tadilat işlemleri yapılmasının zorunluluğunun doğduğunu, parkelerin değiştiğini, işyerinde boyama ve tadilat işlemlerinin yapılmasının zorunluluğunun doğduğunu, elektronik eşyaların tamir edilemeyecek derecede hasara uğradığını, sigortalı taşınmazın eski haline getirilmesi ve hasara uğrayan emtianın tazmini için 14.988,78 TL sı hasar bedeli müvekkili şirket tarafından sigortalısına 08.05.2018 tarihinde ödendiğini, hasara davalı şirketin, bakım onarımından ve yükleniminden sorumlu bulunduğu …. marka su arıtma cihazından kaynaklanması sebebiyle TTK nun 1472. Maddesi gereği müvekkili sigorta şirketinin yaptığı ödeme tutarı olan 14.988,78 TL sinin tahsili için Denizli 5. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, fakat davalı tarafından haksız ve mesnetsiz olarak borca itiraz edildiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının mahfuz kaydı ile; davanın kabulü ile 14.988,78 TL nin tazmini ve hak sahibine ödeme tarihi olan 08.05.2018 den başlayarak tahsile kadar işleyecek T.Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faizi ile birlikte, tahsil için açılan Denizli 5. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptalini ücreti vekaletin ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, Davacı tarafça açılan davada müvekkil firma hasım olarak gösterilmiş ise de müvekkilin bu davada hasım sıfatı bulunmadığından, esasa girilmeksizin husumet sıfatı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, zira müvekkili tarafından …. Pazarlama firmasına satılan bir arıtma cihazı söz konusu olmadığını, bu nedenle de müvekkiline ait olmayan arıtma cihazında meydana gelen hasar nedeniyle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili aleyhine Denizli 5.İcra Müdürlüğü’nün …. E Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki borca itirazımız üzerine davacı-alacaklı tarafından açılmış bulunan işbu itirazın iptali davası, hukuki dayanaktan yoksun olup usul ve yasaya aykırı olduğundan davanın reddi gerektiğini, davacı, şirketinin işyeri sigortasını temin ettiği işyerinde hasar oluşmasına müvekkilin sebebiyet verdiği gerekçesiyle oluşan hasar bedelinin müvekkilden tahsili için Denizli 5.İcra Müdürlüğü’nün …. E Sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlattığını, bu hasarda müvekkili firmanın sorumluluğunun bulunmadığını, cihazın markası baysu olmaması ve müvekkili firma ile aralarında cihazın bakım , onarım ve yüklenim sözleşmesi olmaması nedeniyle oluşan hasardan da müvekkili firmanın sorumlu olmadığını, müvekkili firma , karşı taraftan arıza ve bakım talebinde bulunduğunda buna ilişkin gerekenleri yaptığını, zira cihazın baysu marka olmadığını, bu nedenle de 05/03/2018 tarihinden önce müvekkilinin değiştirmediği bir parça nedeniyle müvekkilin sorumlu tutulamayacağını, tüm bu nedenle öncelikle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddini, aksi halde, müvekkili hakkında açılmış bulunan işbu itirazın iptali davasının esastan reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “… dosya arasına alınan Denizli 5. İcra Müdürlüğünün …. sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; TTK 1472. Maddesinde; sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçtiği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava açma hakkının olması durumunda bu hakkın tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal edeceği, sigortacının sigortalısına karşı yaptığı ödemeyi ispat ederek halefiyet kuralı gereği dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebileceği belirtilmiştir. Bu hükme göre sigortacı halefiyet ilkeleri çerçevesinde, sigortalısına ödediği sigorta tazminatını teminat kapsamındaki rizikonun meydana gelmesine haksız fiilleri ve sair nedenlerle sebep olan ve bu zararlardan sorumlu bulunanlardan kusur oranında ve ödediği tarihten itibaren yasal faizi ile geri alma hakkına sahip olduğu anlaşılmaktadır. Mevcut olayımızda ise hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının meydana gelen davaya konu olayda montaj hatası tespit edilemediğinden kusurunun bulunmadığı belirtildiğinden davalının kusurunun olmaması sebebiyle davacı tarafın halefiyet kuralı çerçevesinde tazminat talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu arızalı ürünün davalı şirkete ait olduğu taraflarınca sunulan fotoğraflardan ve tüm dosya kapsamından açıkça anlaşıldığını, davalı tarafın ısrarla cihazın kendisine ait olmadığı savunmasında bulunmasının hukuka uygun düşmediğini, servis işlemi sırasında hortumun sökülüp takılmasından sonra söz konusu hasarın meydana geldiğini ve sigorta ettirenin demirbaş listesinde olan emtialarda dahil olmak üzere birçok emtianın tamiri mümkün olmayacak şekilde hasarlandığını, zarar gören sigorta ettiren şirket ile davalı şirket arasında eser sözleşmesi ilişkisinin mevcut olduğunu, aletin bakım ve onarımının davalı tarafça yapıldığının yargıtay içtihatları gereğince de bu nedenle sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkilinin zarar gören sigorta ettirenin hasarını karşılamış olması nedeniyle TTK 1472 maddesi uyarınca halefiyet kuralı gereği davalı şirkete bu davayı açtığını, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verildiğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, TTK’nun 1472 maddesi uyarınca sigortalısına ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
TTK’nun 1472/1. maddesinde; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda, sigorta ettiren şirketin iş yerinde meydana gelen hasarın sebebi olarak su arıtma cihazının gösterildiği, İlk Derece Mahkemesince aldırılan bilirkişi heyeti kök raporunda söz konusu su arıtma cihazının davalı şirketçe gerçekleştirilen servis hizmet bakımı sonrasında gevşek yada basınç mukavemetine dayanamayan hortumun basınçla yerinden çıkması sebebiyle su baskını gerçekleştiği, davalı şirketin montaj hatası/eksikliği sebebiyle kusurlu olduğu belirtilmiş ise de, ek raporda bu hususun sehven yazıldığının belirtildiği, ancak bu sehven yazılmaya ilişkin bir açıklamaya yer verilmeden çelişkili ve yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuş olup, davacı vekilinin istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince yapılacak iş, önceki bilirkişi heyetinden farklı konusunda uzman bilirkişilerden oluşacak heyetten söz konusu hasarın gerçekleşmesinde davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, kusuru bulunuyorsa davacının yaptığı ödemenin yerinde olup olmadığı ve bu ödemeyi davalıdan talep edip edemeyeceğine ilişkin bilimsel verilere uygun yargı denetimine elverişli rapor aldırılarak oluşacak sonuç dairesince karar verilmesinden ibarettir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 06/03/2020 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİne GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince talebi halinde davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.21/03/2023

….