Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2021/1025 E. 2023/608 K. 24.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 05/11/2020
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 24/03/2023

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili ile …. Boya San. Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan anlaşma gereği müvekkili tarafından su arıtma işi yapılmış bu işin karşılığı olarak 06/06/2017 tarihinde …. seri numaralı 26.561,07 TL tutarında fatura düzenlenmiş ve bu faturaya davalı tarafça itirazda bulunulmadığını kabul ettiğini, ancak davalının üzerine düşen edimi yerine getirmediğini, borcunu ödemediğini, söz konusu faturaya ilişkin alacağını tahsil edemeyen müvekkilinin davalıdan tahsil edilemeyen 26.561,07 TL borç ve ferdilerini tahsil için Denizli 3. İcra Dairesinin …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, ancak davalı süresi içinde borçlu olmadığını iddia ederek hem yetkiye hem de borca itiraz edip takibi durdurduğunu, borçlunun itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, davalının kötü niyetli itirazı ile takibin durduğunu, alacağı tahsil edilemediği için müvekkilinin zarara uğradığını, bu nedenlerden dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla alacaklarının tahsili için davalı borçlunun icra takibine vaki kötü niyetli itirazının iptalini ve davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra- inkar tazminatına çarptırılmasını, masrafların yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; yetki itirazlarının bulunduğunu, davaya konu ayıplı işin Karşıyaka da yapıldığından HMK ve TBK ilgili hükümleri gereği davacının takip başlatmış olduğu irca dairesi ve itirazın iptali açmış olduğu mahkememizin yetkisiz olduğunu, ürünlere ait fotoğraflardan da görüleceği üzere beklenen faydayı sağlamayacak ürünlerin teslim edildiğini, ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin derhal davacı ile görüşülmüş olduğunu, bu nedenlerden dolayı öncelikle yetkisizlik sebebiyle davanın usulden reddi ile dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini, davacının haksız davasının reddi ile davacı aleyhinde %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, olayda ayıp ihbarı şekil yönünden değil süre yönünden kanuna uygun olmadığından, ilgili fatura kanuna uygun düzenlenmiş her iki defterde bulunduğundan davanın kabulüne hükmolundu. Davalı malı teslim aldığından ve uygun sürede usulüne uygun ayıp ihtarı bulunmadığından fatura bedelinden sorumludur. Takibin 14.12.2017 tarihinde davalıya tebliğ olunduğu görülmekle 15.12.2017 tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş olup bu tarihten itibaren faize hükmolundu. Taraflar tacir olmakla ve talep bulunduğundan ticari temerrüt faizine hükmolundu. Takibin faturaya dayandığı görülmekle, fatura alacağı belirli ve likid olması ile icra davacı lehine inkar tazminatına ayrıca hükmolundu şeklinde karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi tarafından tahkikat aşamasının bittiği ve sözlü yargılamaya geçileceğinin kendilerine ihtar edilmediğini, yetki itirazlarının değerlendirilmediğini, mahkemenin yetkisiz olduğunu, davacı tarafından müvekkiline teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı tespitlere istinaden düzenlendiğini, hükme elverişli olmadığını, bilirkişinin ve mahkemenin ayıp, ihbar ve usulleri hususundaki tespitleri ve kanaatlerinin eksik ve hukuka aykırı olduğunu, mahkemece müvekkiline teslim edilen ürünlerin ayıplı olup olmadığının tespiti için bilirkişi raporu aldırılması gerektiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, Denizli 3. İcra Müdürlüğü …. E.sayılı dosyaya konu fatura alacağına dayanan itirazın iptali davasıdır.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davanın basit yargılama usulüne tabi olması ve basit yargılama usulünde sözlü yargılama için ayrıca yeni bir duruşma günü verilmesinin mümkün olmamasına, dava dilekçesinin 06/08/2018 tarihinde davalıya tebliğ edilmesine rağmen davalı vekilinin iki haftalık cevap verme süresinden sonra 12/12/2018 tarihinde ayıp savunmasında bulunmasına, davalı borçlunun süresinde ayıp savunmasında bulunmaması nedeniyle bu savunmanın iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı ilkesi karşında dinlenememesine, taraflara ait ticari defterlerde davacının davalıdan takip alacağı kadar alacaklı olduğunun anlaşılmasına, kararın hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b-1. gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 1.814,38 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan toplam 454,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.360,08 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.24/03/2023