Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/970 E. 2021/1551 K. 27.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ : 20/11/2019
DAVANIN KONUSU : Tespit (Şirket müdürlüğünün sona erdiğinin tespiti)

Taraflar arasındaki tespit davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.

DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkili …’ın 20.01.2014 tarihinde, davalı şirket nezdinde Denizli Şubesi şube müdürü olarak işe alındığını, bu kapsamda müvekkiline Bakırköy 33. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile 31.12.2014 tarihine kadar yetkili olmak üzere şirket tarafından vekaletname verildiğini, müvekkilinin yaklaşık 2,5 ay kadar davalı şirketin Denizli Şubesi olarak faaliyet gösteren şubesinde, şube müdürü olarak çalıştığını, 15.05.2014 tarihinde istifa ettiğini, davalı şirketin işten çıkışını verdiği müvekkili yerine yeni bir müdür atamadığı gibi müdürsüz kalan şubeyi de kapatmadığını, Ticaret Sicil Müdürlüğünde halen müdür olarak gözüktüğünü ileri sürerek, müvekkilin davalı şirketten istifa ettiği ve işten çıkış bildirgesinin verilmiş olduğu tarih olan 15/05/2014 tarihi itibariyle davalı şirket ile ilişiğinin kesildiğinin ve müdürlük vasfı ile tüm sorumluluklarının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALILARIN SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, davacı tarafın, 15/05/2014 tarihinde davalı şirketin müdürlüğünden istifa ettiğini, buna ilişkin kaydının silinmesi için Denizli Ticaret Odasına dilekçe verdiğini, 15/05/2014 tarihi itibariyle davalı şirket ile ilişiğinin kesildiğini ve tüm sorumluluklarının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiş ise de; davacının limited şirket müdürlüğünden ayrılması ve müdürlükten istifasını engelleyen herhangi bir hüküm bulunmadığı, davacının istifa dilekçesi vermesi halinde ticaret sicil memurluğu tarafından herhangi bir karar olmaksızın işleme alınması gerektiği, istifa başvurusunun sicil memurluğu tarafından işleme konulmaması ve gereğinin yerine getirilmemesi halinde sicil memurluğu hasım gösterilerek dava açılması gerektiği gerekçeleriyle, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin işten ayrılışından sonra fiilen başka yerlerde çalışmaya devam ettiğini, 15/05/2014 tarihinden sonra davalı şirketle bağının kalmadığını, müvekkilinin üçüncü kişi konumunda bulunduğunu, müvekkilinin beyanı üzerine şirketle alakalı bir ilanın yapılmasının söz konusu olmadığını, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Uyuşmazlık, davacının davalı şirket müdürü olup olmadığı, müdürlük görevi sona erdiyse müdürlük görevinin hangi sona erdiğinin tespitine ilişkindir.
DELİLLER :
1-Beyan dilekçeleri,
2-Sicil kayıtları,
3-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, limited şirket müdürlüğü görevinin sona erdiğinin tespitine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/13645 Esas – 2017/1451 Karar 13/03/2017 tarihli ilamında da açıklandığı üzere; “istifa muhatabının kabulüne bağlı değildir. Tek taraflı bozucu yenilik doğuran hak niteliğinde olan istifa, iç ilişkide bu yöndeki beyanın şirkete ulaşmasıyla hukuki sonuç doğuracağından, müdürlük görevi istifanın şirkete tebliği ile birlikte son bulur. Öte yandan istifa dış ilişkide ise, ticaret siciline tescil ve ilan edilmesiyle sonuç doğuracaktır. (TTK 37. madde)”
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2010/1095 Esas 2011/12434 Karar sayılı 10/10/2011 tarihli ilamında da açıklandığı üzere “davacının şirkete ulaştırdığı istifasının şirket tarafından ilgili yerlere bildirilmediği davalı taraf temsilcisinin beyanından anlaşılmakla, özellikle kamu ve kuruluşlarında mali yükümlülüğün sona erdirilmesi bakımından davacının ilan yapılmasını talep etmekle hukuki menfaati bulunmaktadır.” Öte yandan sicil memurluğu tarafından yapılması gereken ilan hususu idari işlem mahiyetindedir.
Davacı tarafça siciline başvuru yapılıp talebin reddedildiği iddia edilmemektedir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/9959 Esas 2018/4654 Karar sayılı 20/06/2018 tarihli ilamında da açıklandığı üzere; davacının istifası tek taraflı varması muktazi nitelikte bir hukuki fiil olup, şirketle davacı arasındaki iç ilişki bakımından sonuç doğuracak olmasına rağmen dış ilişkide şirketin üçüncü kişilerle olan münasebetleri bakımından davacının işbu davayı açmakta hukuksal yararı mevcuttur.
İlk derece mahkemesince davanın esası hakkında araştırma yapılıp karar verilmesi gerekirken yanlış gerekçelerle pasif husumet yokluğundan dolayı reddine karar verilmesi isabetli olmadığından davacı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmüştür.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince Denizli Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/11/2019 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Denizli Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 57,00 TL tebligat gideri, 37,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 243,10 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a maddesince kesin olarak karar verildi. 27/09/2021

….