Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/927 E. 2021/1527 K. 20.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
YEREL MAHKEME KARARI : Davanın Kabulü

Taraflar arasındaki İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davalı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalıya satılıp teslim edilen un bedelinden kalan 90.147,75 TL alacağın ödenmemesi üzerine tahsili için icra takibi başlatılmış ise de, takibin itiraz ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk Derece Mahkemesi tarafından, görevsizlik kararı veren mahkemece tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu düzenlenen mali müşavir bilirkişinin raporuna ve Yargıtay kararlarına yer verilerek, davalının ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının usulüne uygun ticari kayıtlarında takip konusu tutarda davalıdan alacak kaydının bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı alacağının müvekkilinin işyerini kapatmasından sonra düzenlenen faturalara dayalı olduğunu, faturalar üzerindeki imzaların bir kısmının müvekkili ile ilgisi olmayan kişiler tarafından imzalandığını, bir kısmının da müvekkiline ait olmayan sahte imzalar içerdiğini, davada davacının ticari kayıtları dışında delil bildirilmediğini, mahkemece müvekkiline imza örneklerinin bulunduğu yerleri bildirmek üzere süre verilmiş ise de, bu imzaların yalnız müvekkilinin adı ile atılı imzalar olduğunun kabulü gerektiğini, müvekkilinin ismi altında imza içeren 3 adet fatura dışındaki imzaların kime müvekkilinin çalışanına ait olduğunun davacı tarafça ispatlanması gerektiğini istinaf başvuru sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR:
Taraflar arasında, takip konusu alacak ile ilgili ibraz edilen faturaların ve içeriklerinin davalıya teslim edilip edilmediği, faturalar nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı, davalının itirazının haksız olup olmadığı konuları çekişmelidir.
DELİLLER:
1-İcra dosyaları,
2-Tarafların ticari kayıtları,
3-Fatura ve sevk irsaliyeleri,
4-Bilirkişi raporu,
5-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davada, fatura ve içeriğinin teslim edildiğini ispat külfeti davacıya, teslim olgusunun ispatından sonra bedelinin ödendiğini ispat yükü ise davalıya aittir.
6100 Sayılı HMK’nın 222. maddesinde; Mahkemenin, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebileceği, ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olmasının şart olduğu, usulüne uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamayacağı, açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtların sahibi aleyhine delil olacağı düzenlenmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde fatura, sevk irsaliyesi, cari hesap özeti ve ticari defterlere dayanmış, Mahkemece ticari defter ve belgelerin incelenmesine karar verilmiş, davacının usulüne uygun defterlerinde davacı alacağının kayıtlı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davalı davaya cevap vermemiş, icra dosyasındaki takibe itirazında takip konusu alacağa dayanak gösterilen belgelere ve belgelerdeki imzalara itiraz ettiğini bildirmiştir. Bu durumda, davada ispat külfetinin davacıya ait olduğu gözetilerek öncelikle davacıya teslim alan imzalarının yer aldığı faturaların asıllarını ibraz etmek üzere süre verilip faturalar örneklerinin davalı tarafa tebliği ile teslim alan imzalarının davalıya ve/veya çalışanlarına ait olup olmadığı konusunda beyanda bulunmak üzere davalıya usulünce isticvap davetiyesi gönderilip davalının isticvap davetiyesine uyması halinde faturalardaki imzaların aidiyeti ile ilgili beyanının alınması, kendi isim ve imzasını içeren faturalardaki imzaların kabul edilmemesi halinde imzaların davalıya aidiyeti yönünden gerekirse bilirkişi incelemesi yapılması, teslim alan imzası bulunan üçüncü kişilerin ise davalı çalışanı olup olmadığının tespiti için SGK’ya yazı yazılarak ulaşılacak sonuca göre teslim olgusunun ispatlanıp ispatlanmadığı değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken bildirilen deliller toplanıp değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu nedenle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile arabuluculuk dava şartının yerine getirilmiş olması nedeniyle davanın esasına ilişkin taraf delilleri toplanarak ulaşılacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 17/12/2019 tarih ve … Esas, … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
3-İlk Derece Mahkemesince davacının davanın esasıyla ilgili gösterdiği deliller hiç toplanmadan karar verildiği anlaşıldığından Dairemiz kararı doğrultusunda 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 1.539,49 TL nispi karar harcının davalıya İADESİNE,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 48,50 TL istinaf posta gidiş-dönüş masrafı toplamı 197,10 TL’nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafın istinaf başvurusu nedeniyle davacı tarafın yatırdığı gider avansından karşılanan masrafların davacı üzerinde
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının İlk Derece Mahkemesince davalıya İADESİNE,
8-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine istinaf vekalet ücreti taktirine YER OLMADIĞINA,
9-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.20/09/2021