Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/827 E. 2021/1419 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 17/01/2020
DAVANIN KONUSU : Tazminat
YEREL MAHKEME KARARI : Davanın kısmen kabulüne

Taraflar arasındaki Tazminat davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde taraf vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, davalı … şirketine 22.02.2018-22.02.2019 tarihleri arasında geçerli … poliçe nolu Konya’da yetkili acentesi tarafından tanzim edilen “Genişletilmiş Kasko Poliçesi ” ile rayiç bedel üzerinden kasko sigortalısı olan müvekkili şirketin maliki olduğu … plakalı 2016 model renault marka kangoo express cargo maxi joy 1.5 DCI tipindeki aracın 07.05.2018 tarihinde İzmir Bulvarı ile Çal caddesi SHELL kavşağında sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın çarpıp kaçması sonucunda davacı şirkete ait ve davalı … şirketine kaskolu araç ağır hasar gördüğünü, söz konusu kaza nedeniyle hasar dosyasının oluşturulduğunu, davalı … şirketinin … tarihli pert total rayiç bedel mutabakatname, taahhütname ve ibraname başlıklı belgeyi davacı şirkete mail yoluyla göndererek aracın pert total ve piyasa rayiç bedelinin 43.000,00 TL olduğunu ve bu ödemeyle sovtaj bedelinin de davalı … şirketine ait olup davalının ibra edilmesi gerektiği için taahhütnameyi imzalayıp fax yoluyla gönderilmesini istediğini, davacı şirket yetkilisinin, davalı … şirketine ve yetkili acentesine ödemeyi teklif ettikleri bedelin kabul edimeyeceğini, aracın piyasa rayiç bedelinin 50.000,00 TL-60.000,00 TL arasında değiştiğini, sigorta şirketi tarafından herhangi bir cevap alınamadığını, acente tarafından son olarak 45.000,00 TL ödeme yapılacağı söylenmesi üzerine müvekkili şirket yetkilisi aracın onarılması yada benzerinin alınarak teslim edilmesini talep ettiklerini, ancak herhangi bir cevap alınamadığını, tüm bu nedenlerle aracın tam hasarı ve rayiç bedelinin tespiti ile bu hususta bilirkişi raporu alınması sonucunda belirlenecek hasar veya rayiç bedelinin en az %50’sinden fazlasını avans olarak davalı sigortacının davacıya ödenmesine dair hüküm kurulmasını, davalarının kabulü ile kasko sigortası poliçesinden kaynaklanan alacağın 19.06.2018 tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanması gereken avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, araç hurdasının davalı sigortacıya aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalı vekili, yetki itirazında bulunduklarını, sigortalanan araç markasının yetkili/özel araç satışı yapan galeriler ile internet üzerinden araç satışı yapın sitelerden belirlendiğini, mevcut yerlerden tespit edilecek en az üç değerin ortalaması rayiç değer olarak kabul edileceğini, tespit edilecek değerin her halükarda Türkiye Sigorta Birliğince belirlenerek ilan edilen riziko tarihi itibariyle geçerli rayiç değeri geçemeyeceğini, aracın üzerine poliçe yapılırken veya sonradan monte edilmiş bulunan aracın standardı dışında kalan parça ve aksesuarlar, sigortacıya bildirilmek ve bununla ilgili ek pirimi ödemek sureti ile rayiç değer tespitinde ayrıca dikkate alınması gerektiğini, davayı kabul etmediklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, davacının maliki olduğu … plakalı aracın 07.05.2018 tarihinde İzmir bulvarı ile Çal caddesi SHELL kavşağında sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın çarpıp kaçması sonucu trafik kazasının meydana geldiği, dosya kapsamına ve oluşa uygun bulunan bilirkişi raporuna göre … plakalı kapalı kasa kamyonetde 08.05.2018 tarihli kaza sonucu KDV dahil 42914,17 TL tamir gideri olduğu, aracın hasarlı haline 7.600 TL teklif edildiği, aracın tamir cihetine gidildiğinde 42.914,17 TL zarar, pert edilmesi halinde 50.000-7.600 TL =42.400,00 TL zarar olduğu, bu halde aracın tamirinin ekonomik olmadığı, pert edilmesinin uygun olduğu, kaza tarihinde rayiç değerinin 50.000,00 TL olduğu, bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, ayrıca 2918 sayılı KTK nun 97. Maddesi hükmü “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” düzenlemesi uyarınca dava tarihinden önce kazanın sigorta şirketine ihbar edildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile, 50.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karara karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; TTK’nın 1427/2.maddesi ve 1446. maddeye göre davalı … şirketinin temerrüte düştüğü tarihin 19/06/2018 tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesinin faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olarak kabul etmesinin isabetsiz ve kanuna aykırı olduğunu, davalı … şirketinin müvekkilinin başvurusunda itibaren 15 gün sonra borcun muaccel hale geldiğini, bu tarihin 19/06/2018 tarihi olması sebebiyle faiz başlangıcının da bu tarihten itibaren esas alınması gerektiğini, her iki tarafında tacir olması sebebiyle mahkemenin avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmetmesinin de hatalı olduğunu, bilirkişi raporu itiraz ettikleri hususlar dikkate alınmadan düzenlendiği için hatalı olduğunu, yerel mahkemenin müvekkiline ait aracı ikinci el piyasa değeri 55.000,00-60.000,00 TL arasında değişmesine rağmen hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek 50.000,00 TL tazminata hükmetmesinin yanlış olduğunu, davalı … şirketinin yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmayıp alınan raporlara da itiraz etmemesine rağmen sovtaj değerinin hesaplanmadığına ilişkin istinaf aşamasında iddia da bulunmalarının davayı uzatmaya yönelik olduğunu, aracın hurdasının davalı … şirketine bırakılması sebebiyle sovtaj değerinin hesaplanmasına da gerekmediğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; araç hurdasının davalı … şirketinin aidiyetine karar verilmiş olsa da sovtaj değerinin ne olduğunun raporlarda ve kararda belirlenmediğini, Türkiye Vakıflar Bankasının araç üzerinde rehin olmasına rağmen muvafakatinin olup olmadığının sorulması gerekirken bu yönde hiçbir araştırma yapılmadan karar verilmesinin hatalı olduğunu, resen gözetilecek sebeplerde dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, davacının maliki davalının ise 22/02/2018-22/02/2019 tarihleri arasında genişletilmiş kasko sigortası ile sigortaladığı … plakalı araca 07/05/2018 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın bir çarpıp kaçması sonucu oluşan hasar bedelinin ne olduğu, davalı tarafça bedelin karşılanıp karşılanmayacağı hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
1-Beyan dilekçeleri,
2-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacının maliki davalının ise 22/02/2018-22/02/2019 tarihleri arasında genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigortaladığı … plakalı aracın 07/05/2018 tarihinde İzmir yolu üzerinde İzmir istikametinde Üçgen kavşağı istikametine seyir halinde iken Shell kavşağında sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın çarpıp kaçması sonucu hasar gördüğü tarafların kabulünde olup kaza tespit tutanağı hasar dosyası ve tüm kapsamından anlaşılmaktadır.
İlk Derece Mahkemesince Makine Mühendisi … hazırlatılan ve aynı bilirkişiden aldırılan ek raporlara göre; davacı ait aracın kaza tarihindeki rayiç değerinin 50.000,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili her ne kadar aracın emsal değerinin İlk Derece Mahkemesince düşük belirlendiğini iddia etmiş ise de, aldırılan bilirkişi kök ve ek raporlarında aracın kullanım şekli, hasar kaydı olmayışı, kilometresi ve kasko bedelinin dikkate alınması sonucu bu bedelin belirlendiği dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesince araç değerinin 50.000,00 TL olarak belirlenmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sigorta sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu tür sözleşmeler, Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi hükmü uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, mutlak ticari işlerden olduğuna ve ticari nitelikte faiz istenebileceğine göre, davacı vekilinin dava dilekçesinde avans faizi talep etmiş olmasına göre avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize karar verilmesi, hatalı olmuş olup, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Poliçe ve riziko tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1427/2. maddesi; “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446. maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur.” şeklinde düzenlenmiştir.
Kaza tarihinde yürürlükte olan Kasko Genel Şartlarının B.3.3.4.1. maddesi “Sigortacı hasar ihbarı üzerine talep ettiği belgelerin kendisine eksiksiz olarak verilmesi ve zararın eksper vasıtasıyla tespiti kararlaştırılmış ise eksper raporunun tesliminden itibaren en geç 10 işgünü içinde Genel ve Özel Şartlar kapsamında gerekli incelemeleri tamamlamak ve ödemeye engel bir durumun bulunmaması halinde tazminat miktarını tespit edip sigortalıya ödemek zorundadır. Tazminat ödeme borcu her halde hasarın ihbarından itibaren 45 gün sonra muaccel olur” düzenlemesini getirmiştir.
Somut olayda, dosya içerisine alınan hasar dosyası içeriğine göre 08/05/2018 tarihinde ekspertiz talep edildiği, anlaşılmakla, bu tarihten itibaren 45 gün sonra 22/06/2018 tarihinde davacının tazminat talebinin muaccel olduğu, İlk Derece Mahkemesince 22/06/2018 tarihinden itibaren avans faizine hükmedilmesi gerekirken dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesinin hatalı olduğu, davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde, dava konusu aracın üzerinde Türkiye Vakıflar Bankasının rehni bulunduğunu ve rehin hakkı sahibi bankadan muvafakat alınmadığını iddia etmiş ise de, Dairemizce Türkiye Vakıflar Bankası yazılan müzekkereye verilen 02/09/2021 tarihi cevabi yazıda, dava konusu araç üzerinde bulunan rehnin 12/08/2020 tarihinde kaldırıldığının bildirildiği, böylelikle rehin hakkı sahibinin dosya kapsamında muvafakati bulunmasa da karar kesinleşmeden rehnin kaldırılması sebebiyle bu eksikliğin giderildiği ve bu aşamadan sonra bu durumun sonuca da bir etkisinin bulunmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili, dava konusu aracın sovtaj bedelinin belirlenmediğini istinaf nedeni olarak ileri sürmüş ise de davacının talebi doğrultusunda araç hurdasının davalıya aidiyetine karar verildiğinden sovtaj bedelinin belirlenmemesinin karara bir etkisinin bulunmayacağı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesince kabulü, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun resen nedenlerle ESASTAN KABULÜNE,
3-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince Denizli Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/01/2020 Tarih … Esas, … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
4-a-Davanın kısmen kabulü ile, 50.000,00 TL’nin 22/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davaya konu … plakalı sayalı 2016 renault kangoo expres marka araç hurdasının davalı … şirketine aidiyetine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Alınması gerekli 3.415,50 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 939,27 TL harcın mahsubu ile 2.476,23 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
c-Davacı tarafından yapılan peşin harç dahil 980,37 TL ilk masraf, 489,50 TL bilirkişi, müzekkere ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.469,87 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.336,25 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
d-Davacı vekilince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın HMK 333.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra istek halinde iadesine,
e-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince kabul olunan kısım üzerinden hesaplanan 7.300,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
f-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince ret edilen kısım üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- İstinaf incelemesi yönünden;
a)İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL karar peşin harcın istek halinde davacıya iadesine,
B)Alınması gereken 3.415,50 TL istinaf karar harcından peşin alınan 799,48 TL ve 54,40 TL peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 2.561,62 TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
c)İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 49,70 TL tebligat masrafı ve istinaf posta gidiş-dönüş masrafı toplamı 198,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c)6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
d) İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davacı lehine istinaf vekalet ücreti taktirine YER OLMADIĞINA,
e)Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nın 352/1-b. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin 78.630,00 TL’nin altında olması nedeniyle kesin olarak karar verildi. 07/09/2021