Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/2176 E. 2022/1340 K. 10.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
DAVANIN KONUSU:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 10/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya satıp teslim ettiği ısı ve yalıtım malzemelerinin bedelinin tahsili için icra takibine girişildiğini, girişilen takibe davalının itiraz ettiğini, müvekkilinin alacağının dayanağının 01/02/2018 tarih ve 11.559,99 TL bedelli fatura oldu- ğunu belirterek; bu miktar üzerinden davalının itirazının iptali ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının alacağına dayanak gösterdiği faturanın tek taraflı olarak düzenlendiğini, faturanın 18/03/2018 olan keşide tarihinin 01/02/2018 olarak değiştirildiğini, faturanın müvekkiline tebliğ edilmediği gibi muhteviyati malların da teslim edilmediğini, fatura muhteviyatı malların bedelinin piyasa fiyatlarından fazla olduğunu, taraflar arasında bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığını belirterek davanın reddine ve taziminata hükmedil- mesini talep etmiştir.
Mahkemece; malı teslim ettiğini ispat yükünün davacıda olduğu, alınan bilirkişi raporuna göre davacının sunduğu (20/05/2017 tarihli … no.lu, 30/05/2017 tarihli … no.lu, 31/05/2017 tarihli … no.lu, 31/05/2017 tarihli … no.lu, 01/06/2017 tarihli … no.lu, 21/06/2017 tarihli … no.lu, 13/06/2017 tarihli … no.lu) teslim fişlerinden, ürünlerin dava- lının sigortalı çalışanlarına teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalı şirket çalışanlarının imzası bulunun teslim fişlerine konu mal bedelinin 9.180,00 TL olduğu, böylece dayanak fatura içeriğindeki malların 9.180,00 TL lik kısmının teslim edildiğinin ispatlandığı, alacağın likit olduğu gerekçesi ile bu miktar üzerinden itirazın iptaline ve tazminata hükmedildiği anlaşıl- mıştır.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dayandığı teslim fişlerinin VUK’da belirtilen belgelerden olmadığı, bu fişlere ‘İRSALİYE’ olarak değer verilemeyeceği, malın teslim edildiğinin ispatlanmadığı, sunulan teslim fişleri ile alacağa dayanak fatura arasında bir uyum bulunmadığı, teslim fişlerinin 2017 yılının 5. Ve 6. Aylarında düzenlenme- sine rağmen faturanın tanzim tarihinin 2018 yılı 2. Ayı olduğu, fişlerde yazılı malzeme ismi, miktar ve mal fiyatlarının fatura içeriği ile uyuşmadığı, hükmedilen alacağın da likit olmadığı gerekçesi ile mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, fatura alacağına dayalı girişilen takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Denizli 8.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklının 01/02/2018 tarihli 11.559,99 TL bedelli faturaya dayalı olarak 11/04/2018 tarihinde 11.559,99 TL asıl alacak 196,68 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 11.756,67 TL üzerinden genel haciz yolu ile icra takibine girişildiği, davalının borca ve ferilerine süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin 17/04/2018 tarihi itibarıyla durduğu anlaşılmıştır.
Davacı teslim olgusunun ispatı açısından teslim fişlerini sunmuş olup fişler üzerinde mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapora göre teslim fişlerinden davalı şirket çalışanın imzası bulunanların toplam bedelinin 9.180 TL olduğu imzası bulunmayan- larla birlikte bu sunulan teslim fişlerinin toplam 11.560 TL bedelli malın teslimine ilişkin olduğu belirtilmiştir.
İstinaf eden davalı vekili ilk olarak bu teslim fişlerinin VUK çerçevesinde teslim olgusunu ispata yarayan belgelerden olmadığını iddia etmektedir. Borçlar hukuku anlamında teslim olgusunun ispatı için VUK na uygun bir belgenin sunulmuş olması değil usulüne uygun bir ispat aracının sunulmuş olması yeterlidir. Davacının dayandığı teslim fişlerinde teslim edilen malın cinsi miktarı ve bedeli yazılıdır dolayısıyla bu belgeler teslim olgusunun ispatı açısından mahkemece yeterli bulunması isabetlidir.
Davacının teslim fişleri ile fatura arasında uyumsuzluk olduğu yönündeki iddiasına gelince, yapılan incelemede teslim fişlerindeki bedeller ile KDV dahil fatura bedellerinin birbiri ile uyumlu olduğu görülmektedir. Fiş toplamı 11.560 TL fatura toplamı da 11.559,99 TL dir. Davacının dayandığı üç teslim fişinde davalı hesabına teslim alan sıfatı ile atılı bir imza yoktur. Bu belgelerin teslim olgusunu ispata yeterli olmadığına ilişkin mahkeme kanaati bu yönden doğru bulunmuştur.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 627,09 TL nispi istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 156,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 470,39 TL istinaf karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince YAZILMASINA,
3-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince talebi halinde ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.10/10/2022