Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/2147 E. 2022/1265 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 18/09/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 03/10/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı şirket ile müvekkilinin el yüz yıkama köpüğü alım-satımı hususunda anlaştıklarını, bu anlaşmaya göre davalının müvekkili şirketten: 16/06/2017 tarih, …. seri nolu 5.947,20 TL bedelli faturaya konu, el yüz yıkama köpüğü satın aldığını, müvekkilinin edimini yerine getirmesine karşın davalı şirketin üzerin düşen edimi ifa etmediğini, davalının borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla Denizli 1. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibi başlatıldığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu ve iptaline karar verilmesini, % 20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, taraflarınca yapılan itirazın haklı gerekçeler içermekte olduğunu, davacı tarafından kesilen ve müvekkiline gönderilen faturanın aynı ay içerisinde ürünler ile birlikte iade edildiğini, buna ilişkin iade faturasının dilekçe ekinde sunulduğunu, davacı tarafın gönderilen ürün ve faturaların müvekkili tarafından iade edilmiş olması sebebiyle, iadeye ilişkin gönderilen fatura karşısında, davacının dayanmış olduğu iddiaların kabulünün mümkün olmadığını, bundan dolayı da itiraz dilekçelerinde belirttikleri üzere borca, işlemiş faize ve borcun tüm ferilerine tümüyle itiraz ettiklerini, taraflarınca iade edilen fatura ve iade edilen faturaya konu ürünlere ilişkin iddiaların dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olması ile huzura açılan davanın reddini, davacı aleyhine %20den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “… dosya arasına alınan Denizli 1. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davalının davacıya 5.451,60 TL asıl alacak, 430,15 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.881,75 TL borcunun olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile, Denizli 1. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapılan takibin kısmen iptali ile, takibin 5.451,60 TL asıl alacak, 430,15 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.881,75 TL üzerinden aynı koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalıların itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, İİK 67/2 maddesi uyarınca asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine …” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ürünlerin iadesinin dava dışı 3. Şirketin kabulü ile ….. Ltd. Şti’ye yapıldığını, davacı ile dava dışı bu 3. Şirket arasında organik bir bağ bulunduğunun açık olduğunu, davacının bu 3.şahıs şirketin mallarını dağıtan kişi olduğunu, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli nitelikte bulunmadığını, müvekkilinin … firmasına düzenlendiği faturanın başka bir takip ve davanın konusu olduğuna dair kanaatinin eksik ve hatalı bilgiye dayandığını, böyle bir kanaate varmasının mümkün olmayacağını, müvekkilinin düzenlenmiş olduğu iade faturalarında belirtilen ürünlerin farklı olmasının amacının bahse konu geçen borcun miktarına eş değer ürünlerin faturaya yazılmasından ibaret olup bakiye bedeli kapatmak amacıyla hazırlanıp gönderildiğini, kaldı ki bu işlemin davacı tarafın talebi üzerine yapıldığını, davacının talebinde kötü niyetli olduğunu, müvekkiline gönderilen faturanın aynı ay içerisinde ürünlerle birlikte iade edildiğini, nitekim iade konusu fatura bedeli ile karşı tarafın alacaklı bakiyesinin uyuşmadığını, müvekkilinin aynı oranda bedeli karşılayacak mal iadesi yaptığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK 26/1.maddesi: “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacının, davalı hakkında Denizli 1. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası kapsamında faturaya dayalı olarak 5.947,20 TL asıl alacak, 513,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.460,45 TL tahsili için genel haciz yolu ilamsız icra takibinin 04/06/2018 tarihinde başlattığı örnek 7 ödeme emrinin davalı borçluya 08/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının vekili aracılığıyla 10/08/2018 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, eldeki davanın yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince tarafların defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, tarafların defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının defterinde takibe konu faturanın kayıtlı olduğu, davalının iade faturası olarak düzenlendiği faturayı davacıya düzenlemediği gibi fatura içeriğinin de takibe konu fatura içeriğiyle uyumlu olmadığı, davacının asıl fatura tutarı 5.947,20 TL üzerinden harcını yatırarak eldeki davayı açtığı hususu da gözetilerek davacının teslimi ispat etmiş olmasına rağmen davalının savunmalarının yerinde olmadığı dikkate alınıp davanın kabulü gerekirken İlk Derece Mahkemesince davacının talebini aşacak, işlemiş faizi de kapsayacak şekilde karar verilmesi hatalı olmuş olup, davalı vekilinin istinaf talebinin bu yönden kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
Ancak, istinafa gelen tarafın davalı taraf olması sebebiyle İlk derece Mahkemesince asıl alacak 5.451,60 TL olarak belirlendiğinden aleyhe bozma yasağı gereğince bu asıl alacak miktarı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 18/09/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
3-a-Davanın kısmen kabulü ile, Denizli 1. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasına yapılan takibin kısmen iptali ile, takibin 5.451,60 TL asıl alacak üzerinden aynı koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
b-Asıl alacak olan 5.451,60 TL’nin %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c-Alınması gerekli 372,39 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 69,73 TL harcın mahsubu ile 302,66 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
d-Davacı tarafından yapılan peşin harç dahil 110,83 TL ilk masraf, 1100,00 TL bilirkişi, müzekkere ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.210,83 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.101,85 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
e-Davacı vekilince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın HMK 333.maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra istek halinde iadesine,
f-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince kabul olunan kısım üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
g-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. gereğince ret edilen kısım üzerinden hesaplanan 495,60 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-İstinaf incelemesi yönünden;
a-Davalının istinaf başvurusu kabul edildiğinden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 46,10 TL ve 54,40 TL istinaf karar harcının talebi halinde davalıya İADESİNE,
b-Davalı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 43,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 191,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
c-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
d-İstinaf gider avansından kullanılmayan kısmının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 Sayılı HMK’nın 362/1-a. maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi.03/10/2022