Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/2044 E. 2022/1247 K. 30.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 30/06/2020
DAVANIN KONUSU: Kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 30/09/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifte 27/10/1993 tarihli hisse senedi ile üye olduğunu ve arsa edinmek amacıyla kooperatifin toplantılarına katıldığını, davalı kooperatife …bank aracılığıyla ödemeler yapıldığını, davalı kooperatif tarafından 18/01/2013 tarihli kararı ile aidatını ödemeyen üyelerin ihracına karar verildiğini, noter aracılığıyla ihtarname gönderildiğini, müvekkiline birinci ve akabinde 10 gün sonra ikinci ihtarnamelerin tebliğ edildiğini, tebliğden 1 ay sonra yükümlülükleri yerine getirmeyenler için kesin ihraç kararının verildiğini 18/01/2013 tarihli karar defterinde belirtildiğini, 28/06/2017 tarihinde kesin ihraç kararı konulu ihtarname başlıklı ortaklıktan çıkarma konulu yazının müvekkiline 30/06/2017 tarihinde eski adresine tebliğ edildiğini yeni öğrendiklerini, müvekkilinin ihraç kararlarından ve üyelik aidatlarının ödenmediğinden yeni haberinin olduğunu, müvekkili tarafından davalı kooperatife yapılan ödemelerin ve kooperatif kayıtlarının incelenmesinin gerektiğini, bu nedenlerle ihraç kararının kooperatif kanununa uygun olmaması halinde iptaline aksi halde ödeme belgeleri ile ödenen aidat bedellerinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili, davacının dava dilekçesinde belirtilen hususlar arasında çelişki olduğunu, her kooperatif üyesinin belli bir aidat ödeneceğini bildiğini ve bu yükümlülükleri yerine getirme zorunluluğu halinde olduğunu, düzenli olarak aidat ödenmesi halinde ihtarnamede muhatabın olmayacağını, ihtarnamenin kooperatif kayıtlarında bulunan adresine gönderildiğini, davacının kooperatif yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle ihraç edildiğini, davacının faizinin yerinde olmadığını, bu nedenlerle açılan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının 26.10.1993 tarihinde kooperatife üye olduğu ve üye defterine …nolu üye olarak kaydının yapıldığı, üyelik yükümlülüklerinin yerine getirilmediği gerekçesi ile iki adet ihtarname sonucunda 18.01.2013 tarihli … sayılı yönetim kurulu kararı ile ihracına karar verildiği, bu ihraç kararından sonra yapılan 25.05.2013 tarihli genel kurul toplantısında ihraç işlemlerinin genel kurulca onaylandığı, ihraç işleminin 28.06.2017 tarihli ihtarname ile iadeli posta ile davacıya 30.06.2017 tarihinde tebliğ edildiği ve ortaklıktan ihraç kararına karşı KK. 17.maddesinde belirlenen 3 aylık hak düşürücü süreden sonra dava açıldığı son bilirkişi raporu ile belirlenmiş ise de; ihraç kararının notere tevdi edilmediği, tebligatın noter kanalıyla yapılmadığı görülmektedir. Ancak yine bilirkişi raporlarından tespit edildiği üzere davacının en son kooperatif aidatını 22.04.2013 tarihinde ödediği dikkate alındığında, davacı üyenin aidat yükümlülüğü devam ettiği halde uzun süredir kooperatife uğramadığı, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmediği, dolayısı eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı, ihraç kararı her ne kadar noter kanalıyla tebliğ edilmemişse de iadeli taahhütlü posta yoluyla tebliğ edildiği de dikkate alındığında TMK.2. maddesi kapsamında davanın yasal süre içinde açılmadığının kabul edilmesi gerektiği anlaşılmakla, usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kooperatif tarafından müvekkili hakkında verilmiş olan ihraç kararı ve öncesindeki ihtarların müvekkilinin eski adresine gönderildiğini, ihraç kararın karşı tarafça notere tevdi edilmediğini, kooperatife seçimlik hakkı tanınmadığını, müvekkilinin hak ve alacağının mevcut olduğunu, 1993 yılından beri müvekkiline herhangi bir arsa edindirme işleminin gerçekleştirilmediğini, bilirkişi raporunun yanlış, eksik hatalı ve mahkemeyi yanlış yönlendiren beyanlarının hükme esas alındığını istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali ile birlikte ödediği aidat bedellerinin iadesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince aidat bedellerinin iadesine ilişkin davanın ayrılarak ayrı bir esasa kaydına karar verilerek bu davada ihraç kararının iptaline ilişkin davaya devam edilmiştir.
Yargılama sonunda, ihraç kararının notere tebliğ edilmediği, ancak ihraç işleminin iadeli posta ile 30/06/2017 tarihinde tebliğ edildiği gibi davacının en son kooperatif aidatını 22/04/2013 tarihinde ödediği dikkate alındığında, uzun süredir kooperatife uğramayan davacının ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Yargıtayca eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesiyle ilgili kesin bir süre belirlenmemiştir. Davacı en son aidatı bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere 22/04/2013 tarihinde ödemiştir. Dava 31/08/2018 tarihinde açılmıştır. Eylemli kabulle ilgili olarak aidat bedellerinin iadesine ilişkin ayrılan davadaki son durum ve delillerin de değerlendirilmesi gerekmektedir. Münhasıran son ödenen aidat tarihiyle dava tarihi arasında geçen süreye göre TMK’nun 2. Maddesinin uygulanmasını ve eylemli çıkmanın kabulünü gerektirir uzun bir süre geçtiğinin kabul edilemeyeceği, Yargıtay 23. HD’nin …. Esas, …. Karar sayılı ilamının da bu yönde olduğu anlaşılmıştır.
Davanın süresinde açılıp açılmadığına ilişkin olarak, davalının savunmasında ileri sürdüğü tebligatın usulsüzlüğü yönünde gerekli inceleme yapılmamıştır. Geçersiz tebligat olması halinde davanın süresinde açıldığının kabulü ile yargılamaya devamla ihraç kararının usulüne uygun olup olmadığı konusunda inceleme yapılarak esas hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulü ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/06/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının istemi halinde ilk derece mahkemesince davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.30/09/2022