Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1902 E. 2022/704 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 16/09/2020
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 18/04/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkil şirketin yemeklik kültür mantarı imal ve ithalat ihracatı ile iştigal eden bir firma olduğunu, ticaretini gerçekleştirdiği ürünlerin nakliyat poliçelerini de senelerdir karşı yan sigorta şirketinin acentesi vasıtasıyla düzenlettirdiğini, 01/07/2017 tarihinde Denizli’de bulunan şirketin soğuk hava deposundan Fransa’ ya ihracatı işlemleri başlatılan ve sıfırın altında derecede taşınmak kaydı ile … plaka sayılı çekici ile … plaka sayılı frigofrik dorseye yüklenen şoklanmış kuzu göbeği emtiasının nakliyat poliçesi düzenlenmesinin de, fiili sevkiyatın başladığı yani taşıma aracının sigortalı firmanın iş yerinden ayrıldığı 04/07/2017 tarihinde aynı acenteye bildirildiğini, yine müvekkil firmanın ihracatını yapacağı bir başka ürün olan kurutulmuş mantar emtiasının da depolanmış olduğu İstanbul-Erenköy Gümrük Müdürlüğü’ne bağlı …’undan aynı araca yükleneceğinden, bu emtiaya ilişkin nakliyat poliçesinin düzenlenmesinin de ilgili acenteye aynı şekilde bildirildiğini, taşıma aracının 05/07/2017 tarihide söz konusu antrepoya vardığını, … antreposunda aracın Denizlide takılan gümrük mühürlerinin sökülmüş ve araca kurutulmuş mantar emtiasının da yüklenerek aynı tarihte gümrüklenmiş ve hem dondurulmuş hem de kurutulmuş mantar emtiasının nakliyesine devam edilmiş olduğunu, bu aşamadan sonra emtianın bulunduğu frigofrik dorsenin 06/07/2017 tarihinde Fransa’ya gönderilmek üzere nakliyat firması tarafından İstanbul’da …. gemisine yüklenmiş ancak bu sırada soğutma ünitesinde arıza oluştuğunun anlaşılmış ve aracın gemi üzerinde iken … servisine haber verilerek arızanın giderilmiş olduğunu, … gemisinin … Limanına hareket ettiğini, 09/07/2017 tarihinde … Limanına varan frigofrik dorsenin gümrüklü antrepoya tahliyesinde , frigofrik dorsenin gümrüklü antrepoya tahliyesinde, frigofrik sistemin çalışmadığını ve sıfırın altında ısıda taşınması gereken şoklanmış kuzu göbeği mantarının tamamen bozulduğunu ve bu bozulma nedeniyle oluşan sulanmanın sirayet etmesi sonucu kuru mantar emtiasının ambalajında da hasar oluştuğunun tespit edildiğini, durumun ihbar edildiği nakliyat sigortacısı tarafından eksper de görevlendirilerek hasar tespiti yaptırıldığını, ancak sigorta şirketinin 01/07/2017 tarihinde başlayan sevkiyatın kendilerine 04/07/2017 tarihinde başlatıldığının bildirildiğini, poliçenin tanzim edildiğini, 04/07/2017 tarihinde zaten sigortalı emtianın bozulmuş olduğunu, bu nedenle poliçe yapılırken doğru ihbar mükellefiyetine uyulmamış olması sebebiyle tazminat hakkının düştüğünü ileri sürerek tazminat ödemesi yapamayacağını müvekkile bildirdiğini, bu nedenlerden dolayı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne, 237.387.60 -EURO alacağın, ret beyanının yazıldığı 12/10/2017 tarihinden itibaren EURO cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, masraf ve vekalet ücretlerinin de davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep ve beyan etmişlerdir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davalı vekili,davacı tarafın meydana geldiğini iddia ettiği hasar bedelinin, dava dışı taşıyıcının CMR sigortasından tahsil etmiş olabileceğini ve bu nedenle davanın kısmen ya da tamamen konusunun kalmamış olabileceği ihtimalinin mevcut olduğunu, gelinen noktada davanın dava dışı taşıyıcının CMR Sigorta şirketine ihbarını da talep etme mecburiyetinin hasıl olduğunu, bu şirketin taraflarınca bilinmediğini, bu nedenle davanın CMR Sigortacısına ihbarı konusundaki talep haklarını saklı tuttuklarını, kabul anlamına gelmemekle davacının beyan yükümlülüğünün ihlal etmiş ve davalı şirkete nakliyeye konu emtianın niteliği ve cinsinin kasten yanlış bildirildiğini, poliçelerde dondurulmuş ürünlerin teminat altına alınmadığını, her durumda davacı taleplerinin poliçe teminatı dışında olduğunu, kurutulmuş ürünlerin dondurulmuş ürünlerle beraber taşınması nedeniyle kurutulmuş ürünlerin hasarlandığını, bir başka deyişle hasarın meydana gelmesinde davacının ağır kusurunun mevcut olduğunu, düzenlenen kati poliçelerin hükümsüz olduğu için taleplerinin tümünün nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında değerlendirilmesi halinde eksik sigortanın mevcut olduğunu, bu nedenlerden dolayı davanın öncelikle davaya konu taşımayı gerçekleştiren … Şti ve … A.Ş firmalarına ihbar edilmesini, davalı tarafça davanın taşımayı gerçekleştiren firma adına CMR Sorumluluk Sigorta Poliçesini de düzenleyen sigorta şirketine ihbar edilmesini, davanın ihbar edileceği firmalar tarafından davaya karşı verilecek cevap dilekçesi veya davacı tarafça CMR Sorumluluk Poliçesini düzenleyen sigorta şirketi tarafından kendilerine bir ödeme yaptığının anlaşılması halinde esas hakkında beyanda bulunma haklarının saklı tutulduğunu, davacı tarafa kesin ihbarname mukabili dava dışı CMR Sorumluluk Poliçesini düzenleyen sigorta şirketi tarafından bir ödeme yapıldığının anlaşılması halinde , davanın konusuz kalacağından davanın bu sebeple esastan reddini, vaki bir ödeme var ise ödenen tutar kadar konusuz kalan kısım yönünden de davanın esastan reddini, davacı tarafın tazminat talepleri düzenlenen poliçelerin teminat kapsamı dışında kaldığından davanın bu sebeple de esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece”…taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen … nolu fatura ve … nolu poliçe ile … nolu fatura ile … nolu poliçe muhteviyatı emtianın fiilen taşıma tarihinin hangi tarih olduğu, emtiadaki bozulmalar nedeniyle davacının uğramış olduğu zararların miktarı, bu zararların sigorta poliçesi teminatı kapsamında kalıp kalmadığı, davacının CMR sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyen dava dışı sigorta şirketinden hasar bedelini tahsil edip etmediği, etmiş ise bu miktar davanın konusuz kalıp kalmadığı noktalarında toplanmaktadır.Dosya kapsamına uygun Gümrük Müşaviri bilirkişi … , Gıda Yüksek Müh. … , YMM … ve Sigorta Uzmanı … tarafından düzenlenen 02/03/2020 tarihli raporda özetle; ihracata konu eşyanın 30/06/2017 tarihinde frigofik araca yüklendiği/teslim edildiği, ihracat eşyasına ilişkin düzenlenen satış fatura- sevk irsaliyesi- sağlık sertifikası ve gümrük beyannamelerinin birbiri ile uyumlu olduğunun tespit edilerek gümrük idaresi tarafından çıkışına izin verildiğini ve dolayısı ile taşımaya konu eşyaların Şoklanmış Kuzu Göbeği Mantarı cinsi eşya olduğunun aşikar olduğunu, bu eşyanın ihracatçı firmasının soğuk hava deposundan teslim alınması sebebiyle cinsinin ne olduğunun bilindiğini ve gümrük işlemlerinin de aynı gün bitirilmiş olması sebebi ile taşıma sorumluluğunun 30/06/2017 tarihinde başladığını, nakliyecinin düzenlemiş olduğu CMR üzerinde de eşyanın dondurulmuş kuzu göbeği mantar cinsi eşya olduğunun ve özellikle de ( -18) derecede taşınması gerektiğinin açıkça belirtildiğini, erlog antreposundan diğer eşyaların da teslim alınmak üzere 04/07/2017 tarihinde Erenköy Gümrüğüne varış yaptığını ve 05/07/2017 tarihinde de işlem gördüğünü, Denizli Gümrüğünün mühürünün söküldükten sonra dorsenin açıldığını ve kurutulmuş kuzu göbeği mantar cinsi eşyaların da yüklendiğini, soğutma sisteminin bozulması ve soğuk hava zincirinin bozulmuş olması halinde dondurulmuş olan ürünlerin çözüleceğini, buzlarının erimiş olacağını ve dorsenin içerisinde su birikintisinin olması gerektiğini ve bu durumda da karton kolilerde olan kurutulmuş kuzu göbeği mantarı cinsi eşyaların ıslak zemine yüklenmesinin de söz konusu olamayacağını, zira dorsenin Fransa’ da vardığında soğutma sisteminde arıza olduğunun anlaşılması üzerine kapıları açıldığında çok kötü bir koku saldığını ve yerlerin ıslak olduğunu ve dolayısıyla ile karton kolilerde yüklenmiş olan kurutulmuş kuzu göbeği mantarlarının da ıslanmış olduğunun tespit edildiğinin görülmekte olup, erlog antreposundan yükleme yapıldığını, 05/07/2017 tarihinde bu durumun söz konusu olmadığının anlaşıldığını, dolayısı ile her ne kadar 30/06/2017 tarihinde Denizliden yükleme yapılmış ve taşıma başlamış olsa da 05/07/2017 tarihinde gümrük kontrolü altında yükleme esnasında bozulmaya ilişkin bir emarenin bulunmadığını ve bu sebeple de 04/07/2017 tarihli poliçe kapsamında kaldığının anlaşıldığını, ekspertiz raporunda hesaplanan 237.387,60 EURO luk hasar bedelinin doğru olarak hesaplandığının taraflarınca da teyit edildiğini, dava dışı CMR Poliçesini düzenleyen ana taşıyıcı firmanın … sigorta A.Ş tarafından taşıma esnasında oluşan zararın tazminine ilişkin olarak 128.926,26 EURO luk (727.389,07 TL) kısmının 19/07/2019 tarihinde ödendiğinin tespit edildiğini ve dolayısı ile dava konusu 237.387,60 TL EURO luk hasar bedelinin 128.926,26 EURO luk kısmının konusuz kaldığını ve davaya konu olarak 108.461,34 EURO luk kısmının kaldığının tespit edilmesi karşısında davalı sigorta şirketinin davacının sigorta poliçelerine konu ürünlerin zarar görmesi nedeniyle CMR sigorta şirketi tarafından karşılanmayan zararından sorumlu olduğu…” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının dayanağının bilirkişi heyeti raporu olduğunu, ancak heyet raporundaki tespit ve değerlendirmelerin nesnel, bilimsel ve objektif olmaktan uzak dosya delillerine açıkça aykırı sübjektif yorum ve değerlendirmeler olduğunu, rapora haklı itirazlarının dikkate alınmadığını, eksik ve hatalı rapora göre hüküm kurulmasının yanlış olduğunu, sigortaya konu emtianın bozulmasının poliçenin düzenlendiği tarihten önce mi yoksa sonra mı başladığına yönelik tespit ve değerlendirmelerin dosya içeriğindeki delil ve belgelere açıkça aykırı olduğunu, emtianın niteliği ve cinsi konusunda doğru beyan yükümlülüğünün yerine getirilmediğine ilişkin değerlendirmeler yönünden itirazlarının dikkate alınmadığını, bu beyan ve hakları saklı kalmak kaydı ile hiçbiri kabul anlamına gelmemek üzere poliçelerde de dondurulmuş ürünlerinde teminat altına alınmadığını, davacının ağır kusuru ve eksik sigortanın olup olmadığının raporda değerlendirilmediğini, düzenlenen kati poliçeler hükümsüz olduğu için taleplerinin tümünün nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında değerlendirilmesi halinde eksik sigortanın mevcut olduğunu, bu hususunda değerlendirilmediğini, uygulanacak faizin hükümde yanlış olarak belirtildiğini 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi ve ilgili mevzuata uygun olmadığı, konusuz kalan kısım yönünden hükmedilen faizinde hatalı olduğunu, konusuz kalan bölüm yönünden lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de yasal düzenlemeye açıkça aykırı olduğunu, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava ödenmeyen sigorta bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın 128.926,26 Euro’luk bölümü yönünden konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, 108.461,34 Euro’luk yönünden kabulüne karar verilmemiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkeme kararının gerekçeli olması hususu 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesinde belirtildiği gibi aynı zamanda Anayasa’nın 141. maddesinin de amir hükmü gereğidir. Bu nedenlerle; mahkeme kararları tarafların iddia ve savunmalarının özetini, tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri mutlaka kapsamalıdır. Gerekçe sayesinde kararların doğru olup olmadığı denetlenebilir. Gerekçesiz bir kararın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından denetlenmesi de mümkün değildir. Gerekçe, doyurucu olmalı, kararın neden, nasıl, hangi hukuki gerekçeyle ve hangi deliller değerlendirilmek suretiyle verildiği hususlarını içermelidir. Bu hususları içermeyen kararların gerekçeli olduğundan bahsedilemez. Ayrıca kararda maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiği, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığı ortaya konulmalı, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantı açıklanmalıdır. Tarafların o dava yönünden hukuk düzenince hangi nedenle haklı ya da haksız olduğunu anlayıp değerlendirilebilmeleri ve Bölge Adliye Mahkemesi’nn hukuka uygunluk denetimi yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçenin bulunması bu yasal ve Anayasal düzenleme karşısında zorunludur. Aksi halde, kararın gerekçeli olduğundan bahsetmek mümkün değildir. Yeri gelmişken maddi olgular ile hüküm arasındaki bağlantıyı açıklamayan sadece yapılan yargılamayı özetleyen ya da bilirkişi raporunun yazılarak bu raporun hükme esas alındığının belirtilmesine ilişkin gerekçenin de yeterli olmadığı ve doktrinde zahiri gerekçe (görünürde gerekçe) olarak adlandırıldığı unutulmamalıdır.
Tüm bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere tarafların mahkemece hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığını anlayabilmeleri ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığının denetlenmesi ancak kararın gerekçeli olmasıyla mümkündür. Gerekçesi olmayan ya da görünürde gerekçeli olan kararların denetimi yapılamaz .
Somut olayda; İlk Derece Mahkemesince aldırılan bilirkişi heyeti raporu hükmü esas alınarak ve bu rapor gerekçe olarak yazılmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporunun yargı denetimine elverişli, bilimsel verilere uygun ve davacının talepleri ile davalının savunmalarını karşılar nitelikte olmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf taleplerinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince yapılacak iş, dava konusunu oluşturan Uluslararası Kara Taşımacılığı(CMR) konusunda uzman, Uluslararası Kara Taşımacılığı (CMR) Sigortalarında uzman ve Ziraat Mühendisi bilirkişilerden oluşacak heyetten yargı denetimine elverişli, bilimsel verilere uygun, davacının taleplerini, davalının da savunmalarını da karşılar nitelikte rapor aldırılıp oluşacak sonuç dairesinde tarafların iddia, talep ve savunmalarını karşılar şekilde bir gerekçe ile karar verilmesinden ibarettir.
Sonuç olarak, davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına diğer istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 16/09/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın DENİZLİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİne GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin olarak yatırılan 9.891,01 TL nispi istinaf karar harcının davalıya İADESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesinde yapılacak yargılama sonucunda dikkate ALINMASINA,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince ilgiliye İADESİNE,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a. maddesince kesin olarak karar verildi.18/04/2022