Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1453 E. 2022/156 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ANTALYA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 19/02/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ:04/02/2022

İlk Derece Mahkemesinin kararı süresi içerisinde istinaf edilmiş olduğundan dosya içerisinde bulunan belgeler okunup incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili, Kastamonu 1. Noterliği 30/04/2019 tarih …. yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile …. plakalı … şasi numaralı Mercedes Benz marka, açık kasa kamyonu 130.000,00-TL bedelle davalıdan satın aldığını, … sevk ve idaresinde Antalya ilinde bulunan şantiye sahasına getirilmek üzere 30/04/2019 tarihinde yola çıktığını, 100 km yol gittikten sonra, araçta gariplik hissetiğini aracı durdurup baktığında, motor kısmında yağ kaçağı olduğunu gördüğünü, müvekilin aracı servise gönderdiğini, aracın motor bloğunda önceden yapılmış bir işlemden kaynaklı olarak çatlak olduğu ve bu çatlaktan motor yağı kaçağı olduğunu öğrendiğini, Antalya 11. Noterliği … yevmiye numarası 02/05/2019 tarihli ihtarname ile ayıbın varlığının ve giderilmesi talebinin davalıya ihtaren tebliğ edildiğini, Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı dosyası üzerinden delil tespiti yapıldığını, Antalya 3. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası ile ayıbın giderilmesi için gerekli olan 38.527,00-TL bedel ile 30/04/2019 – 13/06/2019 tarihleri arasında kullanılamama nedeniyle zarar günlük 250-TL*44=11.000,00-TLolmak üzere toplam 49.527,00-TL talep edildiğini, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili, aracın motorunun ayıplı olduğu gerekçesi ile müvekkil şirketin 02/05/2019 tarihli ihtarnameyi gönderdiğini, Kastamonu 3. Noterliğinin 18/05/2019 tarih ve …. levkile cevabi ihtarname ile araçta hiçbir ayıbın olmadığının bildirildiğini, fakat yinede aracın şirkete geri iade edilmesi halinde 130.000,00-TL’nin bildirilecek hesap numarasına iade edileceğinin belirtildiğini, ihtarnamenin tebliğini beklemeden Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak zarar tespitine başvurduğunu, müvekkilinin cevabının dahi beklenilmemesi iyi niyetli olmadığının gösterdiğini, 3 İcra müdürlüğünün …. sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe karşı itiraz edildiğini, itiraza rağmen icra takibinin başlatıldığını, malvarlığına haciz konulduğunu, ihtiyati haciz kararına itiraz edildiğini, 18/07/2019 tarihli karar ile ihtiyati hacizin kaldırılmasına karar verildiğini, davacının davasının haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından; araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının aynı gün noter kanalıyla ilgili ayıbı davalıya bildirdiği, davacının onarım hakkını kullandığı, davalı her ne kadar aracın geri alınabileceğini davacıya bildirmişse de davalı satıcının davacı alıcının seçimlik haklarını kullanmasını engelleyecek tek imkanın malın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesi olduğu, davalının ise buna uygun bir bildirimde bulunmadığı, bilirkişi raporuna göre davacının talebinin makul olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme davalının kötü niyetine kanaat etmiş ise de alacağın likit olmadığı yanılgısıyla kötü niyet tazminatına hükmetmediğini, alacağın likit olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; öncelikle yetki ve sonrasında esasa ilişkin itirazlarının değerlendirilmesi gerekirken, süresinde cevap verilmediği gerekçesiyle yetki itirazının reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığını, yetkili mahkeme genel yetki kuralı uyarınca, şirketin merkezi olan Batman Mahkemeleri olduğunu, borçlunun icra takibine karşı yetki itirazında bulunmamış olması, itirazın iptali davasında yetki itirazında bulunma hakkını ortadan kaldırmayacağını, beyanla cevap dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 Sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı tarafça alacağın likit olduğu istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür. Araç onarım bedeli ve araç kiralama bedeli mahkeme ve bilirkişi raporuyla tespit edildiğinden alacak likit olmadığından davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde değildir.
Davalı vekili yetki itirazlarının dikkate alınmadığını, icra dosyasında tebligatın vekile yapılmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu ileri sürmüştür.
Davalı tarafça genel hükümlere göre süresi içerisinde cevap dilekçesi verilmemiştir. Yetki itirazın cevap dilekçesi ve süresi içinde yapılmadığından davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davacı ve davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2- Davalı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
Davacı vekili istinaf başvurusu yönünden;
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin olarak yatırılan 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL istinaf karar harcının istinaf eden davacıdan TAHSİLİ İLE HAZİNİYE GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince yazılmasına,
3-Davacı vekili tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
Davalı vekili istinaf başvurusu yönünden;
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 3.383,19 inaf karar harcından peşin olarak yatırılan 846,4‬0 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.536,79‬ TL istinaf karar harcının istinaf eden davalıdan TAHSİLİ İLE HAZİNİYE GELİR KAYDINA, harç tahsil müzekkeresinin ilk derece mahkemesince yazılmasına,
3-Davalı vekili tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince ilgilisine İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın dairemizce taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1 maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.