Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1305 E. 2021/1920 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 12/03/2020
DAVANIN KONUSU: Haksız Rekabetin Önlenmesi
YEREL MAHKEME KARARI : Davanın Reddi
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 05/11/2021

Taraflar arasındaki Haksız Rekabetin Önlenmesi davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalıya ait internet sitesinde bazı tüketicilerin davacı şirketin ticari itibarını etkileyecek ölçüdeki yorumlarının tüketicilerin ücretsiz olarak kullandığı davalıya ait platformda yer aldığını, şirketlerin cevap hakkını kullanması ve kendisini savunmasının ise ücretli üyelik şartına bağlandığını, üye olmayı reddeden şirketlerin savunma yapma haklarının bu şekilde ellerinden alındığını ve aynı sektörde faaliyet gösteren rakipleri karşısında itibar kaybı yaşayarak zarar gördüklerini, 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun gereğince bu tarz platformların yer sağlayıcı olarak kabul edildiğini, firmaların cevap haklarının kısıtlanmasının TMK’nın 2. maddesi kapsamında hakkın kötüye kullanılmasını oluşturduğunu ve davalının bu faaliyetlerinin haksız rekabet oluşturduğunu ileri sürerek davalının rekabet yasağını ihlal ettiğini tespiti ile haksız rekabet niteliğindeki davranışlarının önlenmesine, kararın TTK’nın 59. maddesi gereğince ilan edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin 2001 yılında kurulduğunu, kuruluşundan itibaren www.sikayetvar.com adresindeki içeriklerin tamamının üye kullanıcılar tarafından oluşturulduğunu, siteye üye olmak için SMS onayı gerektiğini, kullanıcıların gerçekliğinin tartışmasız olduğunu, platformun yalnız üyelere hizmet vermesinin söz konusu olmayıp bütün şikayetlere verilen cevapların üye-kurumsal üye olmayan ayrımı yapılmaksızın yayınlandığını, kurumsal üyelik ile firmaların “şikayet endeks” verilerinde bulunduğu veri ve benzer bazı imkanlara kavuştuğunu, yalnız kurumsal üyelik şartı karşısında ücret talep edildiği, müvekkili şirketin yer sağlayıcı olması nedeniyle haksız rekabete konu olacak bir eyleminin bulunmadığını, davacı şirkete ait şikayet sayfasında rakip firmaların reklamlarının yayınlanmasının söz konusu olmayıp yer sağlayıcı olarak Google Adwords reklamlarının hangisinin ve hangi sayfa ve yerde yayınlanmasına müdahalelerinin söz konusu olamayacağını, yazılan şikayetin redaktör ekibinin kontrolünden geçtikten sonra yayına alındığını, ancak her şikayetin gerçekliğinin ve dayanak olaylarının araştırılmasının fiilen olanaksız olduğunu, yer sağlayıcının görevinin yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesi tarafından; dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının yer sağlayıcı olduğu platformda kullanıcıların karşılaştıkları sorunların, olumsuzlukların gerçekte yaşanıp yaşanmadığının davalı tarafından belirlenmesinin mümkün olmadığı gibi kullanıcıların şikayetlerinde kullandıkları ifadelerin eleştiri sınırları içinde olduğu, gereksiz yere incitici olmadıkları, kullanıcıların şikayetlerine konu olayların gerçekten yaşandığının kabulü halinde, davalı web sitesinde kullanıcıların aldığı hizmetler ile ilgili olumsuzlukları belirtmelerinin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve haksız rekabet oluşturmayacağı, tüketicilerin şikayetlerine şirketler tarafından cevap verilmesinin ücretli üyelik şartına bağlı olmadığı, ücret ödenmeden cevap verilebildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir
Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili, davalı şirketin internet sitesinde tüketicilerin ürün veya hizmet aldıkları şirket hakkındaki düşüncelerini tüm dünya ile paylaştıklarını, bazı tüketicilerin firmanın ticari itibarını olumsuz etkileyecek ölçüdeki yorumlarını tüketicilerin ücretsiz faaliyet gösterdiği bu platformda şirketlerin cevap hakkını kullanmak istemesi halinde para karşılığında izin vermesine göre yorum yapan kişilerin gerçekten o firmanın müşterisi olup olmadığı, rakip firmanın bu tür yorumları yazdırma ihtimali, bazı çıkarlar karşılığında firmalar hakkında yapılan çözüme kavuşmamış şikayetlerin çözülmüş gibi gösterilmesinin doğru olmadığını, müvekkili şirketin çok sayıda ürün sattığı ve milyonlarca tüketiciye ulaştığı düşünüldüğünde bu tarz platformlarda şikayetlerin yer almasına rağmen şirketlerin şikayeti yazanın kim olduğunu öğrenip bu şikayetleri yanıtlamak, haksız suçlamalara karşı kendisini savunabilmek için davalı şirketin üyelik şartı ve üyelik engeline takıldığını, davalının platformunun yer sağlayıcı olarak kabul edildiğini, tüketicilerin yorumları sayesinde ticari gelir elde eden bu tür sitelerin web sayfalarında tüketicilerin şirketler hakkında yaptıkları olumsuz yorumların yanında rakip firmaların reklamlarının da gösterildiğini, ancak bu yorumların gerçek tüketici tarafından yapılıp yapılmadığının belli olmadığını, davalı şirketin site üyeliği için ücret talep etmesinin dürüstlük kuralına aykırı olup hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olması nedeniyle haksız rekabet oluşturduğunu, mahkemece bildirdikleri deliller incelenmeksizin eksik inceleme ile düzenlenen bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin doğru olmadığını istinaf başvuru sebebi olarak ileri sürmüştür.
Dava, davalının web sayfasında yer alan tüketici şikayetlerinin ücretsiz yer almasına rağmen davacı şirketin şikayetçinin ve şikayet sebebinin gerçek olup olmadığını tespit ederek cevap hakkını kullanması için davalı tarafından ücretli üyelik koşulu aranmasının haksız rekabet oluşturduğu iddiası ile haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı gerekçe ile, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 Sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre davalı şirketin www.sikayetvar.com. adlı internet sitesinin yer sağlayıcısı olduğu, yer sağlayıcıların internet sitesinde yayınlanan içeriği kontrol etme veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırma yükümlülüklerinin bulunmadığı, ancak 5651 Sayılı Kanun gereği yer sağladığı hukuka aykırı içerik hakkında haberdar edilmesi halinde yayından çıkarmakla yükümlü olduğu, davacı iddiasının davalının internet sitesindeki içeriklerde tüketicilerin almış oldukları ürün ve hizmetler ile ilgili karşılaştıkları olumsuzlukları ve sorunları belirttikleri, bu durumun ifade özgürlüğü kapsamında olduğu ve TTK’nın 55. maddesi uyarınca kötüleme yoluyla haksız rekabet oluşturmayacağı, dava konusu içeriklerin gerçeği yansıtmadığının da davacı tarafça kanıtlanması gerekirken ispata yönelik delil bildirilmediği, İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL maktu istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL istinaf karar harcının davacıdan TAHSİLİNE,
3-Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kullanılmayan istinaf gider avansının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davacıya İADESİNE,
5-İstinaf incelemesi dosya üzerinden yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın Dairemiz tarafından taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b-1. bendi gereğince aynı kanunun 361/1. maddesi gereğince Dairemiz kararının tebliğinden itibaren İKİ HAFTALIK süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.05/11/2021