Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1052 E. 2021/1701 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANTALYA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 31/01/2020
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit

Taraflar arasındaki Menfi Tespit davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davalı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.

DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkili …’nin davalı …’nın sahibi bulunduğu, … Yatırım Danışmanlık İnş. Emlak Turizm Reklam San. Ve Tic. Ltd.Şti’nin 03/04/2008 tarihinden 31/12/2010 tarihine kadar müşterek imza ile şirket müdürü ve temsilcisi konumunda olduğunu, evvelinde davalı ile beraber emlak işleri yapan kişi olduğunu, şirket yetkilisi olmadan önce, taraflar … İnşaat Ltd. ŞTi’ni temsilen, sahibi … ile hizmet bedeli sözleşmesi düzenlediklerini, akabinde 10/03/2008 tarihinde danışman, aracı olarak … İnşaat Ltd. Şti. İle … arasında Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat sözleşmesine katıldıklarını, satıcının maliki bulunduğu … İli …İlçesi, …Mahallesi,…Ada,…parselde bulunan A,B, ve C blok bağımsız bölümlerin tümünün satışına aracılık ettiklerini, iş bu bağımsız bölümlerin devir ve temliklerinin devam ettiğini, ödemelerin parça parça alıcı tarafından satıcıya ödenmesi aşamasında, satıcı … satmış bulunduğu bağımsız bölüm bedelinin tamamının kendisine ödenmemesi üzerine, aracı olarak müvekkili ve diğer şüpheli …’dan …’un parasının gelmesine kadar, satıcı …’ye davalarına ve icra takibine konu, alacaklı kısmı boş, bedel kısmı 58.000 Euro yazılı, müvekkili ve davalı … tarafından paraf edildiğini keşideci kısmın da müvekkili … ve sanık …’nın isminin yazılı olduğu ve imzalarının bulunduğu, 01/11/2008 tanzim, 10/11/2008 vade tarihli senet düzenlenerek satıcı senet bedelinin alıca … tarafından gönderilmiş ve bu bedelin satıcı …’ye ödenmesine müteakip, senet aslının davalı … tarafından … İnş. Ltd. Şti.’den iade alındığını, dolayısıyla senedin bedelsiz kaldığını, takibe konu senet aslının senet üzerinde tahrifat yapıldığını, davalı …’ya ait ismin senetten kopartıldığını, takibe konu senedin kambiyo niteliğini kaybettiğini, bu evraktan dolayı müvekkilinin hiç bir kimseye de borcunun bulunmadığını ileri sürmek borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalı vekili, davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, iş bölümü itirazında bulunduğunu, esas yönünden açılan davanın haksız ve maddi gerçekten uzak olduğunu belirterek davanın reddine, davacının %40 dan aşağı olmayan tazminata yükletilmesini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, Mahkemece, Antalya 3. Ağır ceza Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı dosyasında, dava ve icra takibine konu senedin alt kısmının yatay bir şekilde kesilmesi suretiyle tahrifata uğratıldığı, yapılan bu işlemin senedin alt kısmında bulunan kaydın gizlenmesi veya yok edilmesi amacıyla yapıldığının tespit edildiği ve huzurdaki dosyanın davalıları olan sanıkların cezalandırılması yoluna gidilerek verilen kararın kesinleştiği, böylece davacının senette sahtecilik iddiasının sübuta erdiği anlaşıldığı, dolayısıyla da bu şekilde takibe konu olan bonodan dolayı davacının sorumlu olamayacağından davacının davalılara borçlu bulunmadığının tespitine, ayrıca davalı … tarafından yapılan icra takibinde ciro silsilesinde yer alan … ve davalı … aleyhine takip işlemi başlatmadan sadece davacıya yönelik takip işlemi başlatmış olması ve davalı … ise senet düzenleyicisi olması nedeni ile her iki tarafın birlikte hareket ettiği ve icra takibinde kötü niyetli oldukları gerekçesiyle davacı lehine takip tarihi de gözetilerek asıl alacağın %40 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karara karşı, davalı … vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkeme kararının imzaların istiklali ilkesine aykırı olduğunu, somut olayda davacının imzasını ve bonoyu kendisinin doldurduğunu kabul ettiğini, davacı tarafından tanzim edilip tedavüle çıkartılan bir senet olduğunu, davacının Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki ifadeleri ile bu davadaki ifadelerinin taban tabana zıt ifadeler olduğunu, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin kararı için yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurduklarını, yargılanmanın yenilenmesi yönündeki talebi sonucu beklenmeden karar verildiğini, ceza dosyasında tanık olarak ifadesine başvurulan …’nin böyle bir senedi aldığından bahsetmediğini, senet konusunda hiçbir açıklaması ve beyanı olmadığını, dava konusu bononun soyut borç ikrarını içeren bir belge olmakla ile birlikte bononun esasını teşkil eden temel ilişkinin ceza dosyasında yargılama konusu yapıldığını, yargılama süresince … … köyünde bir taşınmaz nedeniyle … Tarafından davalı …’ya verilen bir bono olduğunun ortay çıktığını, bononun karşılık kaldığın iddiasının da dayanaksız olduğunu, …’ya karşı davacının ileri sürebileceği kişisel defilenin iyi niyetli hamil olarak müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, kambiyo senedin vasfındaki bir senede karşı ileri sürülen iddianın senetle ispat edilmesi gerektiğini, müvekkili tarafından bonoya herhangi bir tahribat yada imzanın söz konusu olmadığını, diğer davalıyı borçlu göstermemesinin müvekkilinin yasal bir hakkı olup yasaya aykırı bir şekilde yorumlanmasının doğru olmadığını, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; bononun kambiyo senedi olması sebebiyle mücerret bir alacağı ihtiva edip asıl borç ilişkisinin da bağımsız bir varlığı sahip bulunduğunu, keşideci ile lehtar arasındaki iş ilişkisinin bononun hukuki varlık ve niteliğine etkilemeyeceğini, kambiyo senedi vasfındaki senede karşı sürülen bir iddianın senet ile ispat edilmesi gerektiğini, ceza yargılamasında yargılanmanın yenilenmesi davasının sonucu beklenilmesi gerektiğini, davacının ifadelerinin her aşamada bir biri ile çelişkili olduğunu, kötü niyet tazminatı yasal şartlarının hiçbir şekilde oluşmamasına rağmen %40 oranında hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğunu, istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, davacının Kumluca İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası kapsamında takibe dayanak kılınan 15/03/2005 keşide 15/03/2006 vade tarihli keşideci davacı, lehtarı davalı olan 100.000,00 TL bedelli bono nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığı, davacının 150.000,00 TL yaptığı ödemeyi davalıdan talep edip edemeyeceği, hususlarında toplanmaktadır.
DELİLLER :
1-Beyan dilekçeleri,
2-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6098 Sayılı TBK’nun 74 (BK’nun 53.) maddesi uyarınca ceza mahkemesince verilen ve kesinleşen mahkumiyet kararları hukuk hakimini bağlayacaktır.
Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas, … karar sayılı kararında katılanın davacı …, sanıkların ise davalılar oldukları sanık ve katılan …’nın aralarında ihtilaf çıkması üzerine ayrıldıkları ve bu aşamadan sonra daha önce teminat olarak veirlmiş senedin sanık …’ya iade edildiğini, sanık …’nın o sıralarda birlikte çalışmaya başladığı diğer … ile fikir ve eylem birliği içinde suça konu olan senedin alt kısmında borçlu olarak isminin yer aldığı kısmı keserek alacaklı kısmına sanık …’nın ismini yazdıkları senedin arkasına sırasıyla …, …. ve sanık … ciroları yazarak sanık …’ye ciro yolu ile geçtiğini belgelemeye çalıştıklarını, daha sonra …’nin bu senedi Antalya 4.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine koyduğu bu şekilde sanıkları sanıkların atılı resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını işledikleri kabulü ve gerekçesiyle davalı sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan ve nitelikli dolandırıcılık suçundan iki yıl ay hapis ceza ile cezalandırılmalarına karar verildiği, davalı sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan cezalarının Yargıtay 15.Ceza Dairesi’nin 17/01/2018 tarih …Esas, ……Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, nitelikli dolandırıcılık suçu açısından ise, kararın bozulduğu, Antalya 3.Ağır Ceza Mahkemesinin 06/12/2018 Tarih … Esas, … karar sayılı kararı ile davalı sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan da iki yıl altı ay hapis ve 5.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk Derece Mahkemesince ceza mahkemesindeki davalıların mahkumiyeti ve ceza mahkemesi kararındaki eylemin kabulü dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesinde ve takip tarihide dikkate alındığında takip alacaklısı olarak davalı … hakkında %40 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesi doğru davalıların vekillerinin bu yönlere ilişen istinaf talepleri yerinde değil ise de davalı …’nın takipte alacaklı sıfatının bulunmaması nedeniyle … yönünden kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş olup davalı … vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, davalı … vekilinin vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1. Esas reddine, davalı … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesince kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
2-Davalı … vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜNE,
3-6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince Antalya 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/01/2020 Tarih …. Esas, … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
a-Davanın KABULÜ ile;
b-Davacının Antalya 4. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu nedeniyle davalılara borçlu bulunmadığının tespitine,
c-Haksızlığı anlaşılan takibe konu 125.146,60.-TL (58.000,00Euro) asıl alacağın takip tarihindeki efektif satış kur karşılığının %40’ına isabet eden 50.058,64.-TL kötü niyet tazminatının davalı …’tan tahsili ile davacıya verilmesine,
d-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 9.289,11.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 2.019,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.269,71.-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
e-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu posta, tebligat, bilirkişi ücreti ile dava açılış harç toplamından ibaret toplam 2.320,80.-TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
f-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 16.868,54.-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
g-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
4-İstinaf incelemesi yönünden;
a-Alınması gereken 9.289,11 TL harçtan peşin alınan 2.322,28 TL istinaf karar harcın mahsubu ile bakiye ‭6.966,83‬ TL harcın davalı … … tahsili ile hazine gelir kaydına,
b-Davalının istinaf başvurusu kabul edildiğinden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 2.322,28 TL harcının talebi halinde davalı … iadesine,
c-Davalı … tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 54,50 TL posta masrafı, 5,50 TL tebligat gideri olmak üzere toplam ‭208,6‬ TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …… verilmesine,
d-Davalı … tarafından istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
e-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
d-Davalılar tarafından yatırılan istinaf gider avansından kullanılmayan kısmının 6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesince davalılara iadesine,
4-Kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle, 6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince dava değerinin karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kalması nedeniyle kesin olarak karar verildi. 14/10/2021

….