Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1021 E. 2021/1641 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 17/02/2020
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
YEREL MAHKEME KARARI : Davanın reddi
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 05/10/2021

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan 18/07/2017 tarihli sporcu sözleşmesi uyarınca davalının 15/09/2017 tarihinde ödemesi gereken 19.000,00 TL+ KDV olmak üzere toplam 22.450,00 TL simsarlık ücretinin ödenmemesi üzerine davalı hakkında Antalya 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla takibe girişildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazında haksız olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalı vekili, müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, davacı tarafından …’nın menajerlik ücreti için dava dışı … A.Ş ye 05/10/2017 tarihinde fatura kesildiği halde takip konusu miktarın müvekkilden istenmesinin kötü niyetli olduğunu, davacının talebinin … A.Ş’ye yöneltmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, davacının davadan önce menajerlik ücretine ilişkin faturayı dava dışı üçüncü kişi adına düzenlemesi sebebiyle artık davalıdan bunun bedelini istememesi gerektiği, fatura bedeli ile takip miktarı arasında 1.000,00 TL fark var ise de bu farkın ayrı bir ilişkiyi ispatlayıcı nitelikte bulunmadığı gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı tarafın sözleşme devrini TBK’nın 205/f-3. Maddesi uyarınca yazılı olarak gerçekleştirmesi gerektiğini, yine sözleşmenin devri için sözleşmenin taraflarının rızası gerektiğini, sözleşmenin devrinin müvekkiline ihtar edilmediğini, davalı tarafından dosyaya ibraz edilen faturanın icra takibiyle ilgisinin olmadığını, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Uyuşmazlık, Antalya 14. İcra Müdürlüğünün … Esas davacının alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
DELİLLER :
1-Beyan dilekçeleri,
2-Antalya 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası,
3-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, simsarlık ücret alacağının tahsili için başlatılan icra takibi nedenine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
TTK’nın 3. maddesinde “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” hükmü düzenlenmiştir.
Bir davanın ticari dava olup olmadığı ise, TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup, öğretide benimsenen görüşe göre de ticari davalar kendi aralarında mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar için tarafların sıfatlarına ve dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığına bakılmazken, nispi ticari davalarda dava konusunun ticari işletme ile ilgili olup olmadığı kriter olarak kabul edilmiştir. TTK’nın 4. maddesinde ticari davalar sayılmış olup bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent hâlinde sayılan davalardan olması gerekir.
Taraflar arasındaki menajerlik sözleşmesi simsarlık sözleşmesi niteliğinde olup, TBK’da düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) yürürlüğe girdiği 01.11.2011 tarihinden sonra 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 5. maddesinde 6335 sayılı Kanun ile değişiklik yapılmış ve ticaret mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olmasının yanında HMK’nın 114. maddesinde açıkça dava şartı olarak düzenlenmiş olduğundan, mahkemelerce ve istinaf incelemesi aşamasında da re’sen dikkate alınması gerekir.
HMK’nın 355/1 maddesinde “inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu resen gözetir” hükmü düzenlenmiştir.
Kamu düzenine aykırılık teşkil eden durumlar ise 6100 Sayılı HMK’nın 114. maddesinde sıralanan dava şartları olup, mahkemenin görevli olması hususu da dava şartları arasında yer almaktadır.
Görev hususu kamu düzeninden olup mahkemece resen gözetilmesi gerekir.
HMK’nın 353/1-a-3 maddesine göre mahkemenin görevli olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması halinde Bölge Adliye Mahkemesi esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine kesin olarak karar verir.
Bu nedenle HMK’nın 355. maddesi delaletiyle HMK’nın 114/1-c bendi gereğince davanın görevsiz mahkemede görülerek sonuçlandırıldığı anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın yargılamasının yeniden görülerek Ticaret Mahkemesince uyuşmazlığın esasının çözümlenmesi gerektiğinden, mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi için mahalli mahkemesine gönderilmesine,
Davanın esasına ilişkin şimdilik bir inceleme yapılmadığından taraf vekillerinin esasa yönelik istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun re’sen sebeplerle ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/02/2020 tarih ve … Esas – … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
3-İlk derece mahkemesinin görevsiz olmasına rağmen davanın esası hakkında karar vermiş olması nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-3 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırıldığından davacı vekilinin diğer istinaf nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
6-Davacı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 5,50 TL tebligat gideri, 43,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 197,10 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,
9-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-3 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a maddesince kesin olarak karar verildi. 04/10/2021