Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2020/1005 E. 2021/1635 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 28/03/2019
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
YEREL MAHKEME KARARI: Davanın kısmen kabulü
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ: 05/10/2021

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi.
Üye hakimin görüşü değerlendirildi.
DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, dava dışı … Şti ile müvekkili arasında imzalanan Genel nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesini, davalı şirketin müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kredilerin geri ödenmemesi üzerine borçlular hakkında Antalya 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazları neticesinde takibin durdurulduğunu, davalının itirazlarının yerinde olmadığını ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davacı bankanın, ticari kredilerin taksitlerinin vadesinde ödenmemesi nedeni ile vade tarihinden kat tarihine kadar olan alacağının 127.293,42-TL olarak hesaplandığı, uygulanacak faiz oranları bakımından sözleşmenin 10.5. Maddesinde düzenleme yapıldığı, bu düzenlemeye göre bankaca borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek faiz oranının iki katının gecikme faizi olarak belirlendiği, Merkez Bankası’nın tebliğleri uyarınca uygulanabilecek en yüksek akdi faiz oranının %24,24, en yüksek gecikme faizinin de %48,48 olabileceği, ancak davacı Bankanın 25/11/2019 tarih, 11451 sayılı talimatı uyarınca 31710/2016 tarihinden itibaren en yüksek kredi faizinin %20 ve temerrüt faizinin de %40 olarak uygulanacağı belirtildiğinden bu talimata göre faiz oranlarının belirlenmesi gerektiği, bu hesaba göre davacı bankanın -talebiyle de bağlı kalmak kaydıyla- Takip tarihi itibari ile taksitli ticari kredi yönünden 127.293,42.-TL asıl alacak, 4.264,33.-TL işlemiş akdi ve temerrüt faizi, 213,22.-TL gider vergisi, 8.788,62.-TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 140.559,59.TL talep edebileceği, nakde dönüşen çek kredisi yönünden ise kat tarihinden önce 8 adet çek yaprak bedelinin ödendiği, takip tarihinden önce 4 adet çek yaprak bedellerinin hamillere ödendiği, takip tarihinden sonra 2 adet çek yaprak bedelinin ödendiği, bu şekilde ödenen çek yaprak bedellerinin nakdi alacağa dönüştüğü, ancak bu çek yaprak bedellerinin 10.801-TL’lik kısmının kat öncesine, 5.640,00-TL’lik kısmının kat sonrası takip öncesi döneme ait olduğu, 2.820-TL’lik kısmının takip tarihinden sonra ödendiğinden buna göre depo talebinin haklılığı yönünden değerlendirilmesi gerektiği, takip tarihi itibari ile 16.441,20-TL çek kredisi asıl alacağın hesaplandığı ancak taleple bağlı kalınarak hükmün 11.850-TL’den kurulduğu, ayrıca takip tarihi itibari ile iade edilmeyen beş çek yaprağından, üç adet çek yaprağının 5 yıl içinde ( takipten rapor ve karar tarihine kadar geçen sürede) ibraz edilmediklerinden bankanın bu yaprak bedellerini ödeme yükümlülüğünün ortadan kalktığı bu nedenle takibin bu yönden devamında hukuki yararın bulunmadığı, kredi sözleşmesinin 10.3. Maddesinde müteselsil kefillerin gayri nakdi kredilerden sorumlu olacaklarının açıkça hüküm altına alındığı, bu nedenle asıl borçlu ile birlikte davalı kefilin de bankaya teslim edilmeyen çek yaprak bedellerinden sorumlu olduğu gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporunda çek depo bedeline ilişkin üç adet çek yönünden 5 yıllık zamanaşımı sürelerini 13/05/2018 ve 27/05/2018 tarihi olarak hesapladığını, ancak bu çekler yönünden Antalya 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, alacaklarının zamanaşımına uğramadığını, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu, istinaf sebepleri olarak ileri sürmüştür.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR :
Uyuşmazlık, Antalya 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacının talep edebileceği alacak miktarının ne olduğu konusunda toplanmaktadır.
DELİLLER:
1-Beyan dilekçeleri,
2-Antalya 7. İcra müdürlüğünün … sayılı dosyası,
3-Kredi sözleşmeleri,
4-Bilirkişi raporu,
5-Dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamının incelenmesinden, davacının davalı hakkında 70.000,00 TL bedel üzerinden itirazın iptali davası açtığı, ancak mahkemece toplam 153.008,85 TL alacağa hükmedildiği anlaşılmaktadır.
İlk derece mahkemesi taleple bağlılık kuralı gereği talebi aşarak karar veremez.
İlk derece mahkemesince iade edilmeyen 5 çek yaprağından 3 adet çek yaprağının bilirkişi raporu tarihine kadar zamanaşımına uğradığı kabul edilmiştir. Her dava, dava tarihindeki koşullara göre değerlendirilir. İlk derece mahkemesince bankadan 3 adet çek yaprağı getirtilip çek yapraklarının bankaya ibraz edilip edilmediği, ibraz edilmemişse çek depo bedelinin istenemeyeceği göz önüne alınmalı, ibraz edilmesi halinde çek depo bedellerine ilişkin takip tarihi 2017 yılına ait olup, icra takibi yapılmasıyla birlikte zamanaşımı süresinin kesileceği değerlendirilmelidir. İlk derece mahkemesince yapılması gereken iş takip tarihi itibariyle davacı bankanın alacağını tespit edip, taleple bağlı kalınarak karar vermekten ibarettir.
Sonuç olarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun re’sen sebeplerle esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin İlk Derece Mahkemesinin kararına ilişkin istinaf başvurusunun re’sen sebeplerle ESASTAN KABULÜNE,
2-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 28/03/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-6100 Sayılı HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan 54,40 TL maktu istinaf karar harcının talebi halinde ilk derece mahkemesince davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından istinaf incelemesi için yapılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 57,00 TL tebligat gideri, 48,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 254,10 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6100 Sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince peşin alınan ve harcanmayan istinaf gider avansının İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine,
8-Kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliğiyle ve HMK’nın 353/1-a maddesince kesin olarak karar verildi. 04/10/2021