Emsal Mahkeme Kararı Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2023/1846 E. 2023/1246 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ALANYA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/06/2023
DAVA : Delil Tespiti
KARAR TARİHİ : 05/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/10/2023

Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. … K. sayılı dosyasında 07/06/2023 tarihli kararına karşı talep eden vekilince 20/06/2023 tarihli istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle hazırlanan inceleme raporu ile yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Talep, delil tespiti ve ihtiyati tedbir isteklerine ilişkin olup; ilk derece Mahkemesince, uyuşmazlığın tarafların ticari faaliyetinden kaynaklanmadığı gerekçesiyle görev yönünden talebin reddine dair değişik iş kararına karşı talep eden vekilince, davalıların haksız fiilleri nedeniyle müvekkilinin ticari zararı doğduğundan tacirler arasındaki haksız fiil niteliğindeki uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin istinaf sebebi, HMK. nun 359/3. maddesi uyarınca incelenip değerlendirildiğinde;
Ticari davaları, mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grubta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Talep edenin dilekçe içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçimi ile dosya kapsamından somut olayda taraflar tacir olsa da uyuşmazlığın, iştigal ettikleri ticari faaliyetlerinden değil, talep edenin otel işletmesinin bulunduğu taşınmaza komşu taşınmazda inşaat yasağına rağmen otel inşaası sonucu ortaya çıkan toz, gürültü ve görüntü kirliliği nedeniyle komşuluk hukukuna aykırı davranılmasından kaynaklanmasına ve ilk derece Mahkemesinin gerekçesine göre, hukuka uygun bulunan karara karşı, talep eden vekilinin istinaf başvurusunun HMK. nun 353/1-b-1. maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Alanya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/06/2023 tarih … Esas … Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan talep eden vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE;
2- Alınması gerekli 269,85 TL’si istinaf harcından peşin alınan 179,90 TL’si harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL ‘sinin talep edenden alınarak Hazineye irat kaydına;
3- Talep eden tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına;
4- İstinaf incelemesi duruşma açılmadan sonuçlandırıldığından taraflar leh ve aleyhine ücreti vekalet takdirine yer olmadığına;
5- Kararın yerel Mahkemesince taraflara tebliğine;
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.nun 362/1-f maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 05/10/2023