Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/757 E. 2023/683 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/757
KARAR NO : 2023/683
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/10/2022
KARAR TARİHİ : 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın davalı sigorta şirketince sigortalı olduğunu, aracın … ve … tarihlerindeki iki ayrı maddi hasarlı kazaya karıştığını, kazalarda meydana gelen hasarların sigorta şirketince teminat kapsamında olduğunu, ancak müracaata rağmen davalı sigorta şirketince hasar bedellerinin karşılanmadığını, bu nedenle alacağın tahsili için Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, Antalya … Tüketici Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açtıklarını; müvekkilinin kaza tarihinden günümüze kadar onlarca araca sahip olduğunu, davalı tarafın haksız sisbis kaydı nedeniyle yüksek ödeme yapmak zorunda kaldığını, oluşan zararların giderilmesi için Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını; tüm bu nedenlerle davanın kabulüne, …-TL maddi zararın haksız şerhin koyulduğu … tarihinden işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiziyle müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet alacağının davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle görev ve yetki itirazında bulunduklarını, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını beyanla; şüpheli kazalar nedeniyle sisbis kaydı oluşturulmasının müvekkili şirketin kanuni yükümlülüğünün bulunduğunu, o dönemde davacı aracını kiralık olarak işlettiğini ve bunu müvekkili şirketten gizlediğini, müvekkili şirket yükümlülüklerine uygun şekilde hareket ettiğini, herhangi bir kusurlu hareketinin bulunmadığını belirterek haksız kazanç elde etmek için açılan haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet alacağının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya … Tüketici Mahkemesi … tarih … Karar sayılı ilamı ile 6502 sayılı yasanın uygulanmasından kaynaklanan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından, aynı yasanın 73. maddesi gereğince Tüketici mahkemesi olarak mahkememizin davaya bakmaya görevli olmadığı, uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda hüküm altına alınan sigorta sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle davaya bakmaya Ticaret mahkemelerinin görevli olduğu belirtilerek, görevsizlik kararı verilmiştir.
Taraf vekillerinin Antalya … Tüketici Mahkemesi … tarih … Karar sayılı ilamını istinaf etmesi üzerine Antalya … Hukuk Dairesi … karar sayılı ilamı ile davacının gerçek kişi tacir olduğu, davacıya ait araçlar yönünden düzenlenen kasko sigorta poliçelerinde araçların kullanım tarzının rent a car olarak düzenlendiği gözetildiğinde davacı yukarıda anlatılanlar karşısında “tüketici” değildir. Buna göre ticari nitelik taşıyan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde incelenip karara bağlanması olanaklı değildir şeklinde karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı sigorta şirketi tarafından sisbis kaydı girişlerinin hatalı yapılıp yapılmadığı varsa bu nedenle davacının oluşan zararın tazmini isteminden kaynaklanmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın yetki itirazının ileri sürülmesine ilişkin 19/2.fıkrasında yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerektiği, yetki itirazında bulunan tarafın, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildireceği, aksi takdirde yetki itirazının dikkate alınmayacağı, maddenin 4. fıkrasında yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkemenin yetkili hâle geleceği belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davalı …’e dava dilekçesinin … tarihinde tebliğ edildiği, araya adli tatil girdiğinden cevap süresinin … günü sona ereceği, davalının cevap süresi içinde yetki itirazında bulunduğu görülmekle dava konusu uyuşmazlığın çözümünde, öncelikle 6100 Sayılı HMK’nun 116/1-a ve 117/2. Maddeleri gereği, ilk itirazlardan olan yetki itirazının değerlendirilmesi gerekmiştir.
6100 sayılı HMK.’nın genel yetkiyi düzenleyen 6.maddesininin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. “, 7. maddesinde de,” davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” denilmektedir. Yine aynı Kanunun 14. maddesinde ise, “Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
30/04/2011 tarihinde 27920 sayılı RG’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yanlış Sigorta Uygulamalarının Tespiti Bildirimi Kaydı ve Bu Uygulamalarla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in, “Bildirim Yükümlülüğü” başlıklı 11.maddesinde “sigorta şirketleri yanlış sigorta uygulaması şüphesi nedeniyle tazminat talebini reddettiklerinde durumu ilgiliye yazılı olarak bildirmek ve Merkezde bu amaçla hazırlanan veri tabanına işlemek zorundadırlar.” düzenlemesi yapılmış olup verilerin kim tarafından silineceği hususunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ancak, Başbakanlık (Hazine Müsteşarlığı) 01/11/2017 tarihli 2017/12 sayılı Yanlış Sigorta Uygulamalarına İlişkin Genelgesi’nde, yanlış sigorta uygulamalarına ve sigorta suistimaline ilişkin veriler hakkındaki esaslar belirlenmiş olup, 3.4 maddesi uyarınca bu verilere ilişkin kaydın düzeltilmesine ilişkin başvurular Merkez tarafından 1 iş günü içerisinde kayda ilişkin değerlendirmeyi yapan kuruma güvenli elektronik ortamda iletilecek ve ilgili kurumca 7 iş günü içerisinde kayıt hakkında Merkez’e gerekçeli açıklama yapılacaktır. …Anılan kaydı oluşturan kurum bu açıklamanın yanında gerekçesini belirterek SİSBİS’teki kaydı silebilecektir. 3.5. maddesi uyarınca tesis edilen işlem ise Merkez tarafından başvuruna sahibine gerekçeli olarak iletilecektir düzenlemesi bulunmakta olup, davalı sigorta şirketine husumet yöneltilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda davacının talebinin yanlış sigorta kaydından kaynaklı tazminat talebini içerdiği, doğrudan sigorta poliçesini düzenleyen acentanın işleminden değil, sigorta bilgi merkezine bildirilen kayıttan kaynaklı olduğu görülmekle, eldeki davada genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği anlaşıldığından ve davalı şirketin adresinin … olduğu anlaşıldığından mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetki itirazının KABULÜNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
2-Yetkili mahkemenin İstanbul Nöbetçi Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3-HMK Md. 20 gereğince kararın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep edilmesinin gerektiğine, talep edildiği takdirde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine, talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK Md. 331 gereğince yetkili Mahkemeye gönderme başvuru yapılır ise yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, başvuruda bulunulmaz ise talep üzerine Mahkememizce dosya üzerinden bu durumun tespit ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edileceğine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yetkili mahkemede tevzi edilecek dosyaya aktarılmasına, dava dosyasının yetkili mahkemeye süresi içinde gönderilmesinin talep edilmemesi ve dosyanın kesinleşmesi halinde, bakiye gider avansınınistek halinde yatıran davacıya iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza