Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/73 E. 2023/245 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/73 Esas
KARAR NO : 2023/245
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2023
KARAR TARİHİ : 18/04/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında tıbbi cihaz alım satımı yapıldığını ve … tarihli, … nolu e-arşiv faturasının davacı tarafından düzenlendiğini, faturanın borçluya tebliğ edildiğini, bu faturadan ödenmeyen bakiyenin 7.480,08 TL olduğunu, davalı hakkında Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun nedenlerle itiraz ettiğini, borçlunun itirazının yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, faturanın kendisine tebliğ edildiğini, fatura içeriğine süresi içinde itiraz edilmediğini, icra takibine itiraz edilmesi, borçlunun zaman kazanmaya ve davacının alacağına kavuşmasını uzatmaya yönelik olduğunu, davacı tarafın ve davalı tarafın ticari defterlerinde takip konusu fatura kayıtlı olduğunu, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, alacak likit olduğundan ve borçlu kötüniyetle takibe itiaz ettiğinden alacağımızın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının lehlerine hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetki itirazlarının bulunduğunu, yetkili mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, takibe konu bedele ilişkin ödemenin yapıldığını, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; itirazın iptali davasıdır .
Göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınır.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır. Mutlak ticari davalar TTK’nın 4/1-a bendi uyarınca; tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın TTK’da düzenlenen hususlardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. maddesi uyarınca nisbi ticari dava olması için, her iki tarafın tacir olması ve davanın ticari işletmelerinden doğması gerekir. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/l maddesinin (l) bendinde tüketici işlemi, “gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır.
6502 sayılı Kanunun 73/1. maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.”, aynı kanunun 83/2. maddesinde de “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” düzenlemeleri yer almaktadır.
Sonuç olarak tüm bu tespitler çerçevesinde; davacı tarafça davalıya tıbbi cihaz satımı yapıldığı, ödenmeyen bakiye alacağın bulunduğundan icra takibine itiraz üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan kanun maddeleri ve tanımlar doğrultusunda olayda; dava TTK.nun 4/1-a-f bentlerinde sayılan mutlak ticari davalardan (tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın) değildir. Davacının Limited şirket olduğu ve tacir sıfatını taşıdığı sabit ise de, davalının tacir olmadığı dolayısıyla davanın da hukuki niteliği itibariyle ticari dava olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın mahkememiz görev alanına girmediği anlaşılmıştır.
6502 sayılı Kanunun 3/1 maddesi gereğince işlem tüketici işlemi olduğundan ve 6502 sayılı Kanunun 73/1 maddesi gereği tüketici işleminden doğan uyuşmazlıklar tüketici mahkemesinin görev alanına girmekte olduğundan mahkememizin bu nedenlerle iş bu dava yönünden görevsiz olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 6100 sayılı Kanunun 114/1-ç maddesi gereğince Dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nun 115/2.Maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar kesinleştikten sonra dosyanın görevli ve yetkili ANTALYA TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-Taraflardan birinin, H.M.K.’nun 20. Maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep edebileceği, aksi takdirde mahkememizce DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına (ihtar olundu)
3-Yargılama giderlerinin 6100 s. HMK’nin 20 ve 331/2. maddeleri uyarınca davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde görevli mahkemece takdir edilmesine, davaya görevli mahkemesinde devam edilmemiş olması ve talep halinde ise mahkememizce gerekli kararın verilerek değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile e-duruşma talep eden davalı vekili Av. …’in yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/04/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı