Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/57 E. 2023/381 K. 12.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/57
KARAR NO : 2023/381
DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/11/2015
KARAR TARİHİ : 12/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, davacı …’in … tarihinde sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile yanında eşi ve müşterek çocukları bulunduğu halde, davalılardan … adına kayıtlı, …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile hatalı olarak U dönüşü yapmaya çalışması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, davacı, eşi ve çocuklarının yaralandığını, kaza sonrası tutulan kaza tespit tutanağında kazanın meydana gelmesinde …’in asli kusurlu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini, kaza sonrasında ağır şekilde yaralanan ve bir süre yoğun bakımda kalan müvekkilinin maluliyetinin ortaya çıktığını, kaza sonrasında davalı sürücü … hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … sayılı dosyasıyla soruşturma başlatıldığını, bu sebeplerle davalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, tedavi giderlerine karşılık 14.500,00 TL, işgöremezlik tazminatına mahsuben şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta açısından poliçe limitleriyle sınırlı olacak şekilde davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesi, manevi tazminata ilişkin haklarının saklı tutulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerine yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, dava dilekçesi ve kaza tespit tutanağında davalıya izafe olunan tam kusura itiraz ettiklerini, meydana gelen kazanın gündüz, açık havada davalı idaresindeki, kapalı kasa kamyonet ile seyir halindeyken geriye U dönüşü yapmak için, müvekkilin yol sağındaki bankete yanaştığını, sola sinyal verdiğini aynadan geriyi kontrol ettiğini ve geriden gelen taşıt olmadığını gördükten sonra, yavaş yavaş U dönüşüne başladığını, aracının 2/3 kısmı ile karşı şeride geçmiş olduğunu, ve 1/3 kısmı sağ gidiş şeridi üzerindeki davalı sürücünün aracına, müşteki motosikletinin hızla çarptığını, davalının aracı arkasında 3 m.asfalt yol platformu kalmış şekilde durmuş olduğunun resimlerde mevcut olduğunu, davalının sol şoför aynasından baktığında göremediğine göre, davacı sürücünün davalının aracını yakından takip ederek ve aracın aynasından görülmeyecek şekilde, aracın arkasında ölü nokta da kalmış veya arkadan ara sokaktan çıkıp davalıyı takip ederken veya çok aşırı hızla geldiği için davalının görememiş olabileceğini bildirerek, kusur ve taşıt hasarları konusunda uzman makine mühendisi bilirkişi ile yazılı beyanları ve dosyaya sunulmuş olan renkli fotoğlaflar gözetilerek olay yerinde yeniden keşif yapılarak gerekli ölçümleme yapılarak kusur oranının araştırılmasını, davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, dava konusu kazaya karştığı belirtilen … plakalı aracın şirkete … tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitlerinin kişi başı … TL olduğunu, trafik sigortacısı şirketin üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminatı ile sorumlu tutulabileceğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumulukları olmadığını, dosyada öncelikle kusur tespiti yapılması gerektiğini, kusur tespitinin yapılabilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesini, hazırlanacak bilirkişi raporunda maluliyet tespit edilmesi halinde, maluliyetin geçici nitelikte olup olmadığı, kaza ile netice arasındaki illiyet bağı bulunup bulunmadığı ve maluliyetin sürekli olup olmadığı konularının belirlenmesini, tedavi giderlerinin tamamının yapılan kanun değişikliği ile Zorunlu Trafik Poliçesi kapsamından çıkarıldığını, dosyada tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde davacının tüterafik kusurunun dikkate alınması gerektiğini, bu sebeplerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin … sayılı kararı ile davanın kabulü ile 73.643,63 TL iş göremezlik tazminatı ve 14.500 TL tedavi giderinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı sigorta şirketi tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamı ile, “…Davalı … Sigorta A.Ş. vekili kaza tarihi itibariyle … plaka sayılı aracın trafik sigortacısının … Sigorta A.Ş. olduğu, müvekkilinin sigorta poliçesinin … tarihinde bittiğini beyanla müvekkili sigorta şirketine husumet düşmeyeceğini yargılama aşamasında ileri sürdüğü gibi istinaf aşamasında da ileri sürmüştür.
Trafik kazası tespit tutanağı incelendiğinde, kazaya karışan araçların trafik sigortalarına ait herhangi bir kayıt içermediği görülmektedir.
Dava dilekçesine ekli ve davalı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen … no’lu zorunlu mali mesuliyet poliçesinin başlangıç ve bitiş tarihleri …’tir.
Davalı sigorta şirketi tarafından dosyaya sunulan tramer poliçe uygulamasına göre davalı tarafa ait araç … tarihleri arasında … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalıdır.
Trafik kazası … tarihinde gerçekleşmiştir.
Yargılama sırasında davalı … Sigorta A.Ş.’nin talebi üzerine dava … Sigorta A.Ş. (… Sigorta A.Ş.)’ne ihbar edilmediği gibi, davalı … Sigorta A.Ş’.’nin savunması üzerinde durularak, davalı tarafa ait aracın olay tarihinde zorunlu mali sorumluluk sigortacısının kim olduğu gerek … Sigorta A.Ş. ve gerek … Sigortalar Birliği’nden sorulması ve davalının savunmasının doğruluğunun araştırılması yoluna gidilmemiştir.
Tazminat sorumluluğunun davalı … Sigorta A.Ş.’ne mı, yoksa dava dışı … Sigorta A.Ş (… Sigorta A.Ş.)’ne mi düştüğü konusunda terettüdün giderilmesi, olası hak kayıplarının başlangıçta önlenmesi için, davalı tarafa ait aracın plakası, marka, model, şase ve motor numarası yazılması suretiyle … tarihi itibariyle geçerli zorunlu mali mesuliyet sigortacısının kim olduğunun … Sigorta A.Ş. (… Sigorta A.Ş.) ve … Sigortalar Birliği’nden sorulup, davalı sigorta şirketinin talebi üzerine davalının … Sigorta A.Ş. (… Sigorta A.Ş.)’ne ihbar edilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bilindiği üzere, 7251 Sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkra a-6 ıncı bendinde; “Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş” olması halinde kararın esasının incelenmeden kararın kaldırılmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Deliller toplanmış olmasına rağmen delilleri değerlendiren bir karar verilmemiş olması (örneğin sadece zamanaşımı yönünden karar verilmesi), delillerin kısmen eksik toplanması ve bu kısmının değerlendirilmemesi, hükmün esasını etkileyen en önemli delilin (maddi olayda olduğu gibi davalı tarafa ait aracın olay tarihi kapsayan trafik sigortası dava dosyası içerisine alınmadan) toplanmaması madde kapsamında değerlendirilmelidir. Karşılaştırılmalı hukukta bu konu örneğin İsviçre’de “…önemli vakıaların tamamlanması gerekiyorsa…”, Alman Hukukunda ise “…eksiklik nedeniyle kapsamlı ya da çok emek harcayarak delil toplanması gerekiyorsa…” şeklinde düzenleme altına alınmıştır.
Eksik inceleme ile karar verilmesi hem yukarıda gösterilen düzenlemelere, hem de 6100 sayılı HMK’nun 27. maddesinde yer verilen Hukuki Dinlenilme, Anayasanın 36. ve AİHS’nin 6. maddesinde hüküm altına alınan Adil Yargılanma Haklarına aykırılık teşkil eder. 6100 Sayılı HMK’nun 30. maddesinde belirtilen Usul Ekonomisi İlkesi gözetilerek veya üstü kapalı buna dayanılarak Adil Yargılanma ve Hukuki Dinlenilme Hakkı bertaraf edilemez.
Hal böyle olunca açıklanan nedenler ve tüm dosya içeriğine göre; davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 Sayılı HMK.’nun 353/1 inci fıkrasının (a-6) bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden esası incelenmeden kaldırılmasına, davanın davalı … Sigorta A.Ş. yönünden yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir…” gerekçesiyle Mahkememiz kararı davalı sigorta şirketi yönünden yeniden görülmek üzere kaldırılmış, dosya Mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydı yapıldıktan sonra yeniden yapılan yargılamada;
DEGERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından meydana gelen maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketinin meydana gelen trafik kazasında sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususuna ilişkin yapılan değerlendirmede:
Kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın … tarihleri arasında … Sigortaları tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Sigorta Poliçesinin düzenlendiği görülmüştür. Söz konusu sigorta tarafından da ödemenin yapıldığı ibraz edilen belgelerden anlaşılmıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş.’nin ise kaza tarihi itibariyle düzenlediği bir poliçenin bulunmadığı anlaşılmakla sorumluluğu olmadığından davalı … Sigorta yönünden açılan davanın pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davalı … sigorta yönünden açılan davanın pasif husumet dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin ve ıslah ile alınan 482,71 TL nin mahsubu ile fazladan alınan 302,81 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, Yetki belgesine istinaden davacı vekili olduğunu beyan eden Av. …’un yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır