Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/442 E. 2023/484 K. 05.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/442 Esas
KARAR NO : 2023/484
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 07/07/2023
KARAR TARİHİ : 05/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı … , “… Ltd. Şti.” nin kurucu ortaklarından biri olduğunu, … tarihinde Kişisel Bakım ve Güzellik hizmeti veren işletmeyi Ticaret sicil Gazetesine tescil ederek faaliyete başladığını, söz konusu şirketin bir diğer kurucu ortağı olarak görünen …’ün ise bir sermaye sağlamamasına karşın, davacının kendisine duymuş olduğu güvene istinaden yarı yarıya ortak olarak gösterildiğini ve şirket ana sözleşmesinde hem davacı … hem de davalı …’ün münferiden şirket müdürü olarak atandığını, … ve …’ün, bahse konu işletmenin iştigal konusunun esasını oluşturan hizmetleri vermek için gittikleri seminer ve kurslar da tanışmış olduklarını, hizmet verme konusunda sertifikalı ve yetkin oldukları için, ortak olmayı planladıklarını, ancak Davalı …’ün nakdi sermayesi olmadığı için gerekli olan sermayenin ( ve diğer tüm giderlerin ) tamamının davacı … tarafından karşılandığını, davalının ise şirkette bir fiil çalışarak kendi müşterilerini getirmeyi ve elde edeceği gelirden sermaye koyma borcunu ödeyeceğini, sermaye koyma borcu ve o güne kadarki giderler ödendikten sonra %50 hissedar olarak kar payı alacağını kabul ve taahhüt ettiğini, davalının sermaye koyma borcunu yerine getirmediğini, fiili olarak da şirkette çalışmadığını ve ayrıca kısa bir süre sonra yine %50 ortak olduğu aynı iştigal konusunda faaliyet gösteren yeni bir şirket kurarak ( … Ltd.Şti.) davacı şirketteki müşterileri diğer şirkete aktardığını, davacı şirketi kötüleme yoluna gittiğini, davacının çabaları ile kar yapmaya başlayan şirketin içini de boşaltmaya başladığını, bu durum karşısında davacının Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide ederek, %50 şirket hissesini bedelsiz şekilde devretmesi ihtarında bulunduğunu, keşide edilen ihtar akabinde şirket ortaklarının anlaşmak üzere bir araya da geldiklerini, davalının durumu kabulü ile davacının davalı …’e, şirketten ayrılması karşılığı olarak bir kısım para teklifinde dahi bulunduğunu ancak, … tarafından 2 milyon TL talep edilmesi karşısında, davacının kendisinde bu kadar nakit bulunmadığını ve ayrıca …’ün bunun hak edecek bir çalışmasının da olmadığı kanaati ile anlaşmaktan vazgeçtiğini davalının şirketi işleyemez hale getirmek için kanunu dolayarak elinden gelen tüm iş ve işlemleri yaptığını beyanla davacı … adına açılan dava kapsamında şirket müdürü …’ün görevinden azledilmesine, esas hakkında karar verilene kadar şirketin ve davacının daha fazla telafisi mümkün olmayan zarara uğramaması için ihtiyaten davalının münferiden verilen imza yetkisinin alınarak görevinden uzaklaştırılmasını ve davacı şirketin tek müdürü olarak belirlenmesini, azli talep edilen davalıya münferiden verilen imza yetkisinin alınarak müdürlük kararının teminatsız olarak dava sonuna kadar geriye bırakılmasına, davacı şirket adına açtıkları dava kapsamında davalının ortaklıktan çıkartılmasını, haksız rekabetin tespiti ile men’ini, haksız rekabete ilişkin olarak davacı şirketin uğramış olduğu zarar miktarının şu aşamada tespiti mümkün olmadığından, belirsiz alacak davası kapsamında değerlendirilmek ve bilahare talep arttırım haklarını kullanmak üzere … TL tazminatın davalı tarafından davacı şirkete ödenmesini, davalı tarafından rekabet yasağının ihlali sebebi ile ; yasak kapsamındaki iş ve işlemleri davacı şirket ad ve hesabına yapmamış olmasından doğan kazanç kaybına ilişkin olarak yine belirsiz alacak davası kapsamında değerlendirilmek ve bilahare talep arttırım haklarını kullanmak üzere … TL tazminatın davalı tarafından davacı şirkete ödenmesini, her bir talep için ayrı ayrı değerlendirilmek üzere dava masraf ve ücreti vekaletinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının davalının fiili olarak şirkette çalışmayıp şirketi kasten zarara uğrattığı iddialarının doğru olmadığını, davalı aleyhine başlatılan Antalya Cumhuriyet Başsavcışılığı … soruşturma numaralı dosyada davalının vermiş olduğu ifadeden de görüleceği üzere şirket 2019 Aralık ayında kurulduğunu, kuruluşundan çok kısa bir süre sonra davacı …’nın yurtdışında kara para aklamak suçundan yaklaşık 20 ay (2020 Mart ayı ile 2021 Kasım ayı arası) tutuklu kaldığını, davalının gerek işyerinin tadilatı gerek malzemelerin temini olmak üzere her detayıyla tek başına ilgilendiğini ve işyerini bin bir zorlukla açılışa hazır hale getirdiğini, davacının bu süre zarfında yurt dışında tutuklu bulunduğundan şirkete maddi manevi hiçbir desteğinin olmadığını, çevresinden almış olduğu maddi destek ile davalının kendi şahsi hesabından şirket hesabına da çoğu kez para transferi gerçekleştirdiğini, davacının davalının şirket ortaklığından çıkarılması isteminin dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini beyanla davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin … tarihli dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı aleyhine şirket ortaklığından çıkma/ çıkarılmaya dair dava açıldığını, dava açıldıktan sonra davacı şirket ile davalının harici olarak anlaştıklarını şirket hisse devri ile ortaklıktan çıkmaya dair işlemlerin noter huzurunda gerçekleştiğini, iş bu sebeple huzurdaki davanın konusuz kaldığını,dosyaya ilişkin davalı taraftan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyanla dosyadaki talepleri ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin … tarihli dilekçesinde özetle; mahkememiz dosyasına konu huzurdaki ihtilafın arabuluculuk vasıtası ile çözümlendiğini ve davalıya ait hisselerin davacıya devredildiğini, dava konusuz kaldığından karşı taraftan herhangi bir masraf, yargılama gideri ve vekalet ücreti alacağı taleplerinin bulunmadığını, artan gider avansının davacıya iadesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava, Limited Şirket Ortaklığından çıkma/çıkarılma istemine ilişkindir.
Mahkememizde görülmekte olan iş bu davada, taraf vekillerinin … tarihli dilekçelerinde; tarafların mahkeme dışında anlaştıkları ve davanın konusuz kaldığına ilişkin beyanları dikkate alınarak, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin beyanları esas alınarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Tarafların dava konusuna ilişkin olarak Mahkeme dışında anlaştıkları ve davanın konusuz kaldığını beyan ettikleri anlaşılmakla KONUSU KALMAYAN DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtın peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Tarafların beyanı dikkate alınarak vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
4-Tarafların beyanı dikkate alınarak yargılama giderlerinin kendi üzerilerine BIRAKILMASINA,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının artan kısmın karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın taraflara İADESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/09/2023

Başkan …
¸E- İmzalı

Üye …
¸E- İmzalı

Üye …
¸E- İmzalı

Katip …
¸E- İmzalı