Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/332 E. 2023/444 K. 14.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/332
KARAR NO : 2023/444
İŞ/TALEP : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
İŞ/TALEP TARİHİ : 23/05/2023
KARAR TARİHİ : 14/07/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız) İŞİNİN yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Talep eden vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkile ait … Bankasına ait … Şubesi’nin … seri numaralı, … tarihli, keşide yeri … olan … TL bedelli çeki ticari faaliyetleri neticesinde … ŞİRKETİ’nden aldığını, söz konusu çek keşidecisi tarafından müvekkile kargo aracılığı ile gönderilmekte iken taşıma esnasında kaybolduğunu ve henüz arkası cirolanmadığını, dava konusu ettikleri çek hakkında çekin dava sonuna kadar ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ödeme yasağı konulmasını çekin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Talep çek iptali ve ödeme yasağı isteminden ibarettir.
Çek, hukuki mahiyeti itibariyle bir ödeme aracı ve bir havaledir.
6102 sayılı TTK’nın 818/1-s maddesi gereğince, poliçeler hakkındaki, TTK nın 757 ila 763 maddeleriyle, 764 üncü maddenin birinci fıkrası çek’ler hakkında da uygulanır.
m. 764:
“(1) Elden çıkan poliçe, verilen süre içinde mahkemeye sunulmazsa, iptaline karar verilir.”
Çekin zayi edilmesi halinde TTK m. 818/1-s nin atfı nedeniyle m. 757 hükmüne göre alınacak olan ödeme yasağı, “ihtiyatî tedbir”in özel bir şeklidir.
m. 757:
“(1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.
(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.”
Talep eden vekili, … tarihli ek beyan dilekçesinde özetle; çekini kargo şirketi tarafından kendilerine ulaştırıldığını, davada hukuki yararlarının kalmadığını beyan etmiştir.
Bu noktada öncelikle, davada menfaat (hukuki yarar) kavramı üzerinde durulmalıdır.
Medeni usul hukukunda hukuki yarar, mahkemeden hukuksal korunma istemi ile bir davanın açılabilmesi için, davacının bu davayı açmakta (veya mahkemeden hukuksal korunma istemekte) bir çıkarının bulunması gerektiğine ilişkin ilke anlamına gelir. Davacının dava açmakla hukuk kuralları tarafından haklı bulunan (korunan) bir yararı olmalı, hakkını elde edebilmesi için mahkeme kararına ihtiyacı bulunmalı ve davacı mahkemeyi gereksiz yere uğraştırmamalıdır(Arslan, Ramazan; Aktaran, Hanağası, Emel: Davada Menfaat, Ankara 2009 Önsöz VII)
Öte yandan, bu yararın, “hukuki ve meşru” doğrudan ve kişisel “doğmuş ve güncel” olması gerekir( a.g.e, s. 135).
Öğreti, dava açarken menfaatin (hukuki yararın) bulunması gereğini, “dava şartı” olarak kabul etmiştir. Bu şart, “dava konusuna ilişkin genel dava şartlarından biri” olup, davanın esası hakkında inceleme yapılabilmesi ve esas hakkında hüküm verilebilmesi için varlığı gerekli olduğundan “olumlu dava şartları” arasında sayılmaktadır. Bu nedenle, menfaate, “davanın dinlenebilmesi (mesmu olması, kabule şayan olması) şartı” da denilmektedir( a.g.e, s. 19-21).
Nitekim, aynı görüş, Hukuk Genel Kurulu’nun 24/11/1982 gün ve 1982/7-1874 E.-914 K.; 05/06/1996 gün ve 1996/18-337 E. – 542 K.; 05/02/1997 gün ve 1997/18-797 E. – 53 K.; 11/03/1998 gün ve 1998/8-176 E.-217 K.; 20/10/1999 gün ve 1999/14-840 E-859 K; 10/11/1999 gün ve 1999/1-937 E.- 946 K.; 30/05/2001 gün ve 2001/14- 443 E.-458 K.; 29/05/2002 gün ve 2002/2-401 E.- 451 K.; 17/03/2010 gün ve 2010/3-119 E.-159 K.; 31/03/2010 gün ve 2010/11-143 E.-196 K. sayılı karalarında da, benimsenmiştir.
Tüm bu açıklamalar, davacının çeki bulduğuna ilişkin dilekçesi göz önüne alınarak, talebin hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HUKUKİ YARAR YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli …-TL harçtan peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile …-TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, başvurma harcının da talep eden üzerinde bırakılmasına,
3-Yapılan yargılama masraflarının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Talep eden tarafça yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştikten sonra davacı tarafa İADESİNE,
5-Çek üzerine konan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına,
6-Karar usulen kesinleştikten 1 ay sonra talep üzerine teminatın iadesine,
Dair; davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/07/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı