Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/21 E. 2023/205 K. 31.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/21
KARAR NO : 2023/205
DAVA : Limited Şirket Müdürlüğünün Sona Erdiğinin Tespiti
DAVA TARİHİ : 09/01/2023
KARAR TARİHİ : 31/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan “Limited Şirket Müdürlüğünün Sona Erdiğinin Tespiti” davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı, davalı şirkette bir süre ortak ve müdür olarak görev yaptığını, sonraki süreçte ortağı ile bir takım sorunlar yaşaması sebebiyle, Antalya … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müdürlük görevinden istifa ettiğini, istifa sonrasında yasal olarak bir yükümlülüğü kalmamış olan davacının sonraki süreçleri takip etmemiş olmakla birlikte kendisine yönlendirilmiş olan bazı borçlar sonrasında kendisi ile ilgili istifasının işlenmesi ve tescil edilmesi işlemlerinin yapılmamış olduğunu öğrendiğini, davacının 2018 yılı Ağustos ayı itibariyle görevi sona ermiş olmasına rağmen sanki bu tarihten sonra da müdürlük görevi devam ediyor gibi işlem yapıldığını, istifa etmesinin yanında müdürlük görevinin ayrıca şirkete kayyum atanması sebebi ile de devam etmesinin mümkün olmadığını, şirkete atanmış olan kayyumların hali hazırda Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında yargılandığını, davacının istifasının iş bu görevlendirilen kayyumlar tarafından süresi içerisinde ve usule uygun bir şekilde sicile bildirilmemiş olduğu için hakkında cezai işlem dahi uygulandığını, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatları doğrultusunda da davacının istifasının kabulü, tescili ve bu istifanın ilanı ile ilgili olarak dava açma zorunluluğu doğduğunu ileri sürerek, açmış oldukları haklı davanın kabulüne, dava harç ve masraflarının ve kanuni vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının taraf olarak gösterildiğini, …’nin hazırda kayıtlı bulunduğu Antalya Ticaret Sicili Müdürlüğünün hasım olarak gösterilmesi gerektiğini, davalının hasım gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 124. Maddesi hükmü uyarınca davacının açık rızasına istinaden veya re’sen taraf değişikliği kararı verilmesini ve davalı olarak Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün kabul edilmesine, bu taleplerin kabul edilmemesi halinde ise inceleme konusu davanın husumet yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Taraflara duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilmiş, usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Antalya … Asliye Ceza Mahkemesine yazılan yazıya cevap verildiği, istenilen … Esas sayılı dosyanın uyap üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak şirkete ait sicil dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya … Noterliğine yazılan yazıya cevap verildiği, … tarih ve … yevmiye nolu işlem örneğinin gönderildiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GERERÇE; Dava, şirket müdürlüğü görevinin sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Davacı tarafça dava Ticaret İl Müdürlüğü ve davalı şirket aleyhine açılmıştır.
Müdürlük görevinin sona erdiğinin tespiti istemli davada husumetin şirkete yöneltilmesi gerektiği, Ticaret Sicil Müdürlüğünün bu dava yönünden davalı sıfatının olmadığı görülmekle mahkememizce Ticaret Sicil Müdürlüğünün davaya dahil edilmesi yönünde davacı tarafa süre verilmemiştir.
Davacı, davalı şirkette ortak ve müdür olduğunu, Antalya …Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müdürlük görevinden istifa ettiğini beyan etmiştir.
İhtarnamenin davalı şirketin diğer ortağı …’un vekiline … tarihinde tebliğ edildiği, şirkete ise tebliğ edilemediği görülmüştür.
Şirkete ait sicil dosyasının incelenmesinde; davacının … tarihinden itibaren 10 yıl süreyle şirketi temsil yetkisinin bulunduğu, şirkete mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasında … tarihinde ön inceleme duruşma tutanağı ile işletmeci bilirkişi … ile mali müşavir …’in geçici yönetim kayyumu olarak atandıkları … tarihli Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün yazısından anlaşılmıştır.
Sonrasında ise mahkememizin … Karar sayılı ilamına göre … tarihinde …’in şirkete yönetici kayyum olarak atandığı, davacının şirket müdürlüğünden istifasına ilişkin şirkete ait sicil dosyasında kaydın bulunmadığı görülmüştür.
Mahkememizin … Karar sayılı ilamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulduğu, mahkememizce yeniden yapılan yargılama; … Esas, … sayılı dava dosyasında … tarihinde şirketin feshi ile mali müşavir …’ün tasfiye memuru olarak atanmasına karar verildiği, bu kez davacı vekili tarafından davadan feragat edildiği ve mahkememizin … tarihli ek kararı ile davanın ve birleşen davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 20/06/2018 tarih 2016/9959 Esas – 2018/4654 Karar sayılı emsal içtihatında; “…Dava, limited şirket müdürlüğü görevinin sona erdiğinin tespiti, tescili ve ilanı istemine ilişkindir. Davacı, şirket müdürlüğü görevinden istifa ettiğini, buna ilişkin olarak üç ortaklı şirketin müdür olan ortağına ve diğer ortağına tebligat yapıldığını, ancak şirketin buna ilişkin karar almadığını, tek taraflı iradesi ile istifa edebileceğini ileri sürmüştür. 6102 sayılı TTK’nın 643. maddesi delaletiyle 535. maddesi gözetildiğinde tasfiye haline giren şirket organı niteliği taşıyan müdürlerin hak ve vazifelerinin tasfiye hükümleri ile sınırlı biçimde devam edecek olması nedeniyle mahkemenin davacının hukuksal korunmaya değer güncel yararının bulunmadığına ilişkin davanın reddine dair gerekçesi yerinde değildir. Ancak davacının istifası tek taraflı varması muktazi nitelikte bir hukuki fiil olup, şirketle davacı arasındaki iç ilişki bakımından sonuç doğuracak olmasına rağmen dış ilişkide şirketin üçüncü kişilerle olan münasebetleri bakımından davacının işbu davayı açmakta hukuksal yararının varlığı kabul edilebilir olsa da davacının, TTK’nın 34. ve 22. maddeleriyle düzenlenen sınırlayıcı hükümler çerçevesinde müdürlük görevinden istifasının ticaret siciline tescil ve ilanını isteyebilecek ilgililer arasında kabulü mümkün görülmediğinden davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerekip yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalı ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik bu gerekçeyle onanmasına karar vermek gerekmiştir…” şeklinde belirtilmiştir.
Mahkememizce yukarıda belirtilen emsal içtihat doğrultusunda yapılan değerlendirmede; davacının davalı şirketteki müdürlük görevinden istifa ettiği, ancak istifanın davalı şirkete tebliğ edilemediği, şirketin diğer ortağına yapılan tebligatında ortağın vekiline yapıldığı ve usulüne uygun olmadığı, dolayısıyla istifanın şirkete ve diğer ortağa ulaşmadığı, ancak mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasında … tarihli ön inceleme duruşmasında işletmeci bilirkişi … ile mali müşavir …’in yönetim kayyumu olarak atandıkları ve bu hususun … tarihinde re’sen Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil ve ilan edildiği görülmekle müdürlük görevinin bu tarihte sona erdiği görülmekle müdürlük görevinin … tarihinde sona erdiğinin tespitine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … yönünden ise davanın pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça müdürlük görevinin sona erdiği hususun tescil ve ilanının da talep ettiği görülmüş ise de; davacının, TTK’nın 34. ve 22. maddeleriyle düzenlenen sınırlayıcı hükümler çerçevesinde müdürlük görevinden istifasının ticaret siciline tescil ve ilanını isteyebilecek ilgililer arasında olmadığı görülmekle tescil ve ilan yönünden mahkememizce hüküm tesis edilmemiş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı şirket yönünden KABULÜNE, buna göre; Antalya Ticaret Sicilinin … sicil numarasında kayıtlı … davacının müdürlük görevinin … tarihinde sona erdiğinin TESPİTİNE,
2-Davalı … yönünden davanın pasif husumet dava şartı yokluğu nedeniyle REDDİNE,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli harç peşin alındığından başkaca HARÇ ALINMASINA YER OLMADIĞINA,
4-Davacı tarafından yapılan dava ilk masrafı 179,90 TL peşin harç ve 179,90 başvuru harcı olmak üzere toplam 359,80 TL harcın davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere giderinden ibaret toplam 161,75 TL yargılama giderinin davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/03/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır