Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/911 E. 2023/557 K. 10.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/911
KARAR NO : 2023/557
DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 23/12/2022
KARAR TARİHİ : 10/10/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının dava dışı … A.Ş.’nden kullandığı kredi kartı, Kredili Mevduat Hesabı ve Ticari Tarım Kredisi borçlarını ödemede çektiği güçlükler nedeniyle bankaca hakkında icra takibatı başlatıldığını, 9.646,-
TL Asıl Alacak ile yıllık %56,52 temerrüt faizi üzerinden başlatılan söz konusu takip borcunun …,-TL’sına ulaşmış olduğunu, oysa Taksitli ticari krediler için Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun Kararına göre müşterinin kullandığı kredinin akdi faizinin %50’si üzerinden temerrüt faizi alınması; kredi kartları ve KMH’ları için de …. Tebliğleri ve 5464 Sayılı Kanunun 26/2 Maddesine göre faiz işletilmesi gerektiğini, sayılan bu nedenlerden dolayı, fazlaya dair haklarının saklı kalınması koşuluyla şimdilik 1.000,-TL borçlu olunmadığının tespiti talebinde bulunarak yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı temlik alan … vekili cevap dilekçesinde özetle; KMH ve Kredi kartı konusunda davalı …. Tebliğlerine ve sözleşmeye uygun olarak faiz uygulandığını, Tarım Kredisinde de yine sözleşme hükümlerine uygun olarak faiz uygulandığını, bu nedenlerle de davanın reddine karar verilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit davasıdır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … A.Ş., borçlularının … varisleri olduğu, 9.646,00 TL alacak için başlatılan ilamsız icra takip dosyası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava dışı … ile davacı … arasında yapılmış olan krediler ilgili bankadan getirtilmiş ve mahkememiz dosyası bankacı ve icra mevzuatında uzman bilirkişiye verilmiş, bilirkişiler … tarihli raporunda sonuç olarak; ” Antalya Genel İcra Dairesi … ( kapatılan Antalya … İcra Dairesi’nce … ) esas sayılı dosya alacağı mahkemeniz dava tarihi olan … tarihi itibari ile … TL hesaplanmıştır.
Davacı tarafından takip öncesi asıl alacak, faiz ve faiz oranına itiraz edilmediği anlaşılmış olup borçların türüne ve kaynağına ilişkin hesap özeti, ödeme planı v.s. gibi başka bir delil sunulmadığı görülmüş, dosyadaki mevcut belgelere göre takip tarihi itibari ile … TL alacağa takip tarihinden sonra işleyen faiz oranının %56,52 olması gerektiği” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Mahkememizce davacı tarafın tüm iddia ve itirazlarını karşılar mahiyette … tebliğleri ve değişen oranlarda faizin uygulanıp uygulanmayacağını belirlemek üzere ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler … tarihli ek raporda sonuç olarak; “Öncelikle belirtmek gerekir ki dava konusu banka alacağı olan KMH faiz oranı, kök raporumuzda da belirtildiği üzere; takip tarihinde geçerli olan 16.10.2006 tarih 2006/11188 sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarar Katılma Oranları ile Kredi Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Kararının “Diğer Menfaatler” başlıklı 4. maddesinin 2. Fıkrasında yer alan; “Bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir.” hükmündeki serbestiyet ilkesi baz alınmak ve dava dışı … ile davacı müşteri arasında imzalanan sözleşmenin 45. Maddesindeki; “kredilerin cins ve niteliğine bakılmaksızın BANKA’nın mevzuat gereğince TCMB’ye bildirdiği kredi faiz oranlarından temerrüt tarihinde yürürlükte olan en yüksek faiz oranına, bu oranın %50 (yüzdeelli) ilavesi ile bulunacak oranda temerrüt faizi ile fon ve gider vergisini ayrıca bir ihtara ve merasime hacet kalmaksızın ödeyeceğini kabul, beyan ve taahhüt eder.” hükmüne göre de “en yüksek faiz oranı” olarak %56,53 oranındaki kredi kartları için uygulanan gecikme faiz oranı tercih edilmiştir. Tercih edilen bu faiz oranı nedeniyle, bu alacağın da kredi kartlarına uygulanan faiz prosedürüne tabi olacağı anlamını taşımadığını düşünmekteyiz. Bir an için dava dışı bankanın söz konusu KMH alacağına, takip tarihinden sonra kredili mevduat hesapları ile ilgili olarak yapılan T.C. …’nın … tarih ve .. Sayılı Duyurusundaki “2006/1 sayılı Bankamız Tebliği’nde bir değişiklik yapılarak, söz konusu hesaplarda uygulanacak akdi ve gecikme faiz oranlarının kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi ve gecikme faiz oranlarını geçemeyeceği şeklinde bir düzenleme yapılmıştır.” şeklindeki hükmüne tabi tutulacağı ve anılan tebliğin geçerlilik tarihinden sonra, bu hükümlerin söz konusu alacak için de uygulanacağı varsayılsa bile, 5464 Sayılı Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun;
“Kapsam MADDE 2 – Kartlı sistem kuran, kart çıkaran, üye işyeri anlaşması yapan kuruluşlar ile üye işyerleri ve kart hamilleri bu Kanun hükümlerine tâbidir. “hükmüne göre bir banka ve finans kuruluşu olmayan icra dairelerinin bu kanunun kapsamı içinde kalıyormuş gibi hareket etmesi ve sözleşmenin feshiyle birlikte “kart hamili” sıfatını da kaybederek takibe düşen borçluların borçlarına, üstelik takip süresince T.C. …’nın değişken faiz oranlarını uygulaması mümkün olamayacağı gibi, bu hükmün; emsal tutulduğu kedili mevduat hesaplarına yansıtılmaması da düşünülemez.
Kaldı ki; T.C. …’nın ilan ettiği faiz oranları, maksimum oranlardır. Alacaklı bankanın müşterisine daha alt oranlarda faiz uygulama tercihinde bulunması, düşük bir ihtimal de olsa teknik olarak mümkündür. Oysa ilgili icra dairesinin kendi inisiyatifi ile banka alacağına en üst orandan gecikme faizi uygulaması, talep dışı bir eylem olacaktır.
Zaten icra daireleri de alacaklı bankalarca talep edilen gecikme faizleri üzerinde herhangi bir uygunluk denetimi yapmaksızın, talep edilen temerrüt faizi oranını kapak hesaplarına aynen yansıtmakta ve avans faizleri gibi spesifik konular haricinde, kredi kartlarından doğan takiplerde de dönemsel faiz uygulaması yapmamaktadır. Tabiidir ki bankaların talepte bulundukları faiz oranları, yasal sınırların üzerinde olmamalıdır. Olduğu takdirde de, borçlusu tarafından itiraz edilmesi mümkündür.
Yukarıda sayılan nedenlerden dolayı, kök raporumuzda herhangi bir değişiklik yapılmasını gerektiren bir durumun olmadığı görüşündeyiz.” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Uyuşmazlık; davalı … tarafından başlatılan takipte uygulanacak faiz oranı, temerrüt faizi konularıdır. Taraflar arasında asıl alacağa yönelik bir uyuşmazlık söz konusu değildir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; Dava dışı … Aş’nin … Şubesi ile davacı … arasında … tarihinde … TL limitli Genel Kredi ve Teminat sözleşmesi imzalandığı, davalı … ile davacı arasında sözleşmeye dayalı olarak ticari nitelikli işlem ve ticari kredi ilişkisinin başlatılmış olduğu söz konusu banka alacağının … tarihinde … … Aş’ye temlik edildiği anlaşılmıştır.
Davalı bankanın …’na bildirilen veya …’nca belirlenen herhangi bir cari kredi faiz oranına uygulayabileceği, bankanın bu tercihini …’nın … sayılı tebliği ile kredi kartları için belirlediği maksimum temerrüt faizi olan yıllık maksimum %56,52 oran için kullanılmasının sözleşme açısından bir sakınca oluşturmayacağı, takip öncesi asıl alacak, faiz ve faiz oranına itiraz edilmediği, boçların türüne kaynağına ilişkin hesap özeti, ödeme planı v.s. Gibi başka bir delil sunulmadığı ve dosyadaki mevcut belgelere göre takip tarihi itibari ile … TL alacağa takip tarihinden sonra işleyen faiz oranının %56,52 olması gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının ve bilirkişi raporunun incelenmesi neticesinde; Davacı vekili … tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah etmiştir. Her ne kadar davacı taraf davasını ıslah etmiş ise de, dava dışı … tarafından gecikme faiz oranının %56,52 olarak talep edildiği, bu oranın … tarafından belirlenen oranın bir sakınca oluşturmayacağı, anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL ve 325,00TL ıslah harcından mahsubu ile, fazla yatırılan 135,85 TL’nin davacıya İADESİNE
3-Davacının yaptığı masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. ..’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/10/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza