Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/846 E. 2023/109 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/846
KARAR NO : 2023/109
DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ : 15/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Antalya … Asliye Hukuk mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına verdiği dava dilekçesinde özetle, davalının 15/10/2014 ödeme tarihli 10.000 TL bedelli senetten dolayı müvekkiline borçlu olduğunu keşidecinin davalı olup lehtarı … LTD ŞTİ. Tarafından iş bu senedin müvekkiline cirolandığını bugüne kadar borcun ödenmediğini bunun üzerine Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında genel haciz yoluyla takip başlattıklarını senedin adi senet niteliğinde olduğunu davalının imzasını inkar etmediğini ancak haksız yere takibe itiraz ettiğinden itirazın iptali ile takibin devamını ve %40’dan az olmamakla icra inkar tazminatını talep etmiştir.
Davalı tebliğe rağmen cevap vermemiş ve aşamalarda isticvap davetiyesine icabet etmemiştir.
Antalya … Asliye Hukuk mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında … tarih … Esas Karar sayılı kararı ile davanın reddine kararı verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin … tarihli İstinaf dilekçesi ise mahkeme kararına karşı İstinaf Kanun Yoluna başvurduğu, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Karar sayılı kararı ile mahkeme kararının ortadan kaldırıldığı, görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Antalya … ilamından sonra, Antalya … Asliye Hukuk mahkemesi … Esas, … Karar sayılı ilamı ile ticaret mahkemesine hitaben görevsizlik yönünde hüküm kurmuş ve dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Görevsizlik hükmünün kesinleşme tarihi 28/11/2022, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebinin tarihi ise 28/10/2022 olmakla, usulen bir sorun görülmemiştir.
Söylemek gerekir ki; Zamanaşımına uğrayan bir bono kambiyo senedi vasfını kaybettiği için kambiyo hukukunun tanıdığı özel imkânlardan yararlanamayacak ve hatta adi senede dahi dönüşemeyecektir. Zira zamanaşımına uğrayan bono fiziki olarak ortada olsa bile maddi hukuk anlamında artık hiçbir şey ifade etmemekte sadece ispat hukuku alanında delil başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Bu itibarla zamanaşımına  uğrayan  bono  adi senede dönüşmeyeceği için, alacağın ispatı açısından tek başına yeterli olmayacak, bununla birlikte sadece HMK’nın 202. maddesi kapsamında bir (yazılı) delil başlangıcı olarak kullanılabilecektir. Bu nedenle, davacı vekilinin, adi senede yönelik istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar da yerinde değildir. Zira, tanık da dinletmemiş ve ayrıca iddiasını ispat için yemin deliline de başvurmamıştır.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarih … Esas … Karar sayılı kararında özetle;
“Takip konusu bononun incelenmesinde, bononun tanzim tarihinin … vade tarihinin … olduğu, borçlusunun …, alacaklısının … LTD ŞTİ. Olduğu, bono bedelinin 10.000,00 TL olduğu, bononun ciro yolu ile davacıya geçtiği davacının yetkili hamil olduğu, … tarihinde takibe başladığı anlaşılmaktadır.
TTK. 732.maddesine göre, zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.
Takip dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklının yetkili hamil olduğu, borçlunun keşideci olduğu anlaşılmaktadır.
Bononun zamanaşımı tarihi … tarihi olup, eldeki dava TTK732.maddede de düzenlenen 1 yıllık süre içerisinde açılmıştır.
TTK 732.maddesi uyarınca açılan davalarda görevli mahkeme ticaret mahkemesi olduğundan İlk Derece Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi isabetli görülmemiştir.” denilmektedir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarih … Esas … Karar sayılı kararından anlaşılacağı üzere, Bölge Adliye Mahkemesi TTK de düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği dosyada inceleme yapılmasını istemiştir.
Mahkememizce senet aslı da dosyaya gönderilmiştir.
Dava, yukarıdaki açıklamalar ve kabule göre; 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesine dayalı olarak açılan sebepsiz zenginleşme davasıdır.
Söylemek gerekir ki; Keşideci ya da kabul etmiş muhatabın, hamilin zaman aşımı sürelerini kaçırması veya senede dayanan hakların muhafazası için gerekli işlemlerde ihmal göstermesi sebebiyle, kambiyo senedinden doğan borçlarından kurtularak hamilin zararına ve sebepsiz yere zenginleşmeleri şeklinde tanımlanabilen kambiyo senetlerinde sebepsiz zenginleşme müessesesinin düzenlenmesinde, kanun koyucu esas itibariyle, kambiyo senetleri hukukuna hakim olan ağırlaştırılmış şekil şartları ve kısa zaman aşımı süreleri sebebiyle ortaya çıkan kambiyo senetleri hukukunun sertliğini yumuşatmak ve bu sayede poliçedeki alacağını kaybeden hamil ile zenginleşen keşideci ve/veya kabul etmiş muhatap arasındaki dengeyi sağlamak saikini esas almıştır.(YASAN, Mustafa., //Yeni Ticaret Kanunu Tasarısı Hükümleri ile de Karşılaştırmalı Olarak// Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Ankara 2008, s. 315)
Öğretide POROY/TEKİNALP’a göre, TTK da düzenlenen sebepsiz zenginleşme; “kambiyo senedinin zaman aşımına uğraması veya senede dayalı hakların muhafazası, yani müracaat hakkının kullanılması için kanunen yapılması icap eden ibraz, protesto çekmek gibi işlemlerin ihmal edilmiş olması sebebiyle, kambiyo alacağı düşmüş bulunan hamilin zararına zenginleşen kambiyo borçluları nezdinde sebepsiz kalan tutara yönelik kambiyo hukukuna özgü bir taleptir. (POROY, Reha/TEKİNALP, Ünal., Kıymetli Evrak Hukuku Esasları, İstanbul 2005, s. 231)
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Sebepsiz Zenginleşme” başlıklı 732.maddesi şu şekildedir;
“(1) Zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.
(2) Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem, muhataba, yerleşim yerli bir poliçeyi ödeyecek olan kimseye ve düzenleyen, poliçeyi başka bir kişi veya ticari işletme hesabına düzenlemiş olduğu takdirde o kişiye veya ticari işletmeye karşı da ileri sürülebilir.
(3) Poliçeden doğan borcu düşmüş olan cirantaya karşı böyle bir istem ileri sürülemez.
(4) Zamanaşımı süresi, poliçenin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır; ispat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene aittir.”
Kanunda, TTK gereği sebepsiz zenginleşme davası için sebepsiz zenginleşmeye konu olan kambiyo senedinin geçerlilik şekline sahip olup olmamasının bir gereklilik olup olmadığına ilişkin bir açıklık yoktur.
Öğretide;
KINACIOĞLU, TTK m. 732’den (mülga kanun m. 644) yararlanabilmesi için öncelikle senedin asli zorunlu şekil şartlarını ihtiva etmesinin gerekli olduğunu belirtmektedir.(KINACIOĞLU, Naci, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara, 1993, s. 280)
ÖZTAN, senedin kambiyo senedi için gerekli geçerlilik şartlarını taşıması gerektiğini, senet üzerinde zilyetliğin de ön şart olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtmektedir.(ÖZTAN, Fırat, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara, 1997, s. 912)
DOMANİÇ, hamilin senedi bizzat ibraz etme yükümlülüğüne sahip olması sebebiyle senedin fiili zilyetliğini elinde bulundurması gerekliliğini sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması için aranılan şartlar arasında kabul etmektedir. (DOMANİÇ, Hayri, Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul, 1975, s.295)
BOZGEYİK, sebepsiz zenginleşme şartlarını sayarken ilk şart olarak hukuken geçerli bir senetten bahsetmektedir.(BOZGEYİK, Hayri, Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi, C. V-VII, S. 1-2, Haziran 2003, s. 602)
BOZER/GÖLE, TTK da düzenlenen sebepsiz zenginleşme davasının açılabilmesi için her şeyden önce kanun koyucunun öngördüğü zorunlu unsurları taşıyan bir kambiyo senedi mevcut olmalı demektedirler.(BOZER, Ali/GÖLE, Celal, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara 2020, s. 172)
YASAN, sebepsiz zenginleşme talebine, TTK da ayrıca zikredilemiş olan kambiyo senedinin hukuken şekil şartlarını taşıması hususunun, bir ön şart olarak eklenmesinin, varlığı mantıken zaten gerekli bazı hususların teorik açıdan tekrar edilmesi dışında, her hangi bir pratik anlam ifade etmediğini belirtmektedir.(YASAN, Mustafa, Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Ankara 2008, s. 190)
Yargıtay da genel eğilime itibar ederek, kambiyo senedinde sebepsiz zenginleşme talebinin söz konusu olabilmesi için talebe konu olan senedin geçerlilik için gerekli kanuni unsurları ihtiva etmesinin şart olduğuna hükmetmiştir. (Yargıtay 11. HD., 26/04/1999 Tar., 1329 E, 3234 K// Yasan, s. 190, dpn. 138’den naklen)
Bu genel açıklamalar ışığında dosyaya bakıldığında, takibe ve davaya konu bonoda düzenleme yeri mevcut değildir. Bir senedin kambiyo senetlerinden olan bono olarak kabulü için, keşide yerini de içermesi zorunludur. Ancak, senette keşide yeri gösterilmemiş ise bonoyu düzenleyen kişinin ad ve soyadının yanında yazılı olan yer, düzenleme yeri kabul edilir. Alternatiflerden birinin bulunmaması hâlinde senet, bono olarak geçerlilik kazanamaz. Düzenleme yerinin belli ve mümkün bir yer olması gerektiği gibi bu yerin idarî bir birim olması da zorunludur. İdarî birim olmayan yer, keşide yeri olarak kabul edilemez. Bakıldığında, belgede, idari birim mevcut değildir. Bonoda düzenleme yeri olmadığı, bu nedenle bononun kıymetli evrak vasfı olmadığı zaten davacının istinaf dilekçesinde de kabul edilmiştir.
Geçerlilik unsuru olan düzenleme yerinin olmadığı bir belge nedeniyle TTK m. 732 gereği sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak hak talep edilemez.
Tüm açıklanan nedenlerle, ispatlanamayan davanın reddi gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan 31,40 ₺ (TL) başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 31,40 ₺ (TL) peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 148,50 ₺ (TL)’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine, (6100 sayılı HMK m. 333) ;12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirten, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi” göz önünde tutularak; her hangi bir bankaya ait hesap numarası ve/veya herhangi bir banka hesabına ait IBAN numarası verilmesi halinde taraflara ait artan gider avansının bildirdikleri hesaba aktarılmasına, davalı tarafından yatırılan gider avansının aynı şekilde istek halinde iadesine,
7-Dosya içinde bulunan Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının ve kasada bulunan senet aslının icra müdürlüğüne iadesine,
Dair, e-duruşma talep eden davacı vekili Av. … yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır