Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/734 E. 2023/147 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/734
KARAR NO : 2023/147
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/10/2022
KARAR TARİHİ : 08/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … günü saat 10.45 sularında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … Kavşağında, müvekkil … sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklete çarparak yaralanmalı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, kaza sebebiyle müvekkilinin BTM ile giderilemeyecek ve kemik kırığına sebep olacak şekilde yaralandığını, kaza sonrası müvekkilinin Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde ve … Hastane’sinde tedavi gördüğünü, ilgili hastaneden müvekkilin epikriz raporları ve tedavi evraklarının istenmesini talep ettiklerini, … Hastanesi’ne yapmış olduğu ödemenin … fatura tarihli ve … fatura numaralı makbuzunu ekte sunduklarını, kaza dolayısıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma numarasıyla soruşturma başlatıldığını, kazanın oluşumunda davalı …’ın kusurlu olduğunu, soruşturma dosyasında mevcut kaza görüntülerinden de müvekkilin kusurlu olmadığının davalı …’ın kusurlu olduğunun görüldüğünü, ayrıca Adli Trafik Bilirkişisi .. tarafından … tarihinde düzenlenen uzman mütalaa raporunda da davalının KTK m 52/a-b maddelerini ihlal ettiği belirtildiğini, meydana gelen trafik kazası neticesinde yoğun ve uzun bir tedavi süreci geçiren müvekkilin uğradığı maddi zararların giderilmesi için işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu beyan ederek; 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL tedavi ve 100,00 TL geçici bakıcı gideri olmak üzere toplam 400,00 TL maddi tazminatın, … yönünden kaza tarihi olan … tarihinden ve … A.Ş. yönünden sigortaya başvuru tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu işbu trafik kazası neticesinde Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca … sayılı dosya üzerinde soruşturma başlatılmış olup soruşturma sırasında alınan Trafik Kazası Bilirkişi raporu uyarınca davalı sigortalı araç sürücüsü …’ın söz konusu kazanın oluşumuna etken kural dışı herhangi bir hareketinin bulunmadığı tespit edilmiş olup savcılıkça kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle … hakkında … tarihinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiğini, … plakalı motor sürücüsü …’ın Kavşaklarda geçiş önceliğine uymayarak kazanın oluşumuna asli kusurlu olarak sebebiyet verdiği açık olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; kazada kusurunun olmadığını beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
TBK m. 50 gereği; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Davalının bildirdiği tanık mahkememizce dinlenmiştir.
Kaza ile ilgili Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmaya bakıldığında, …’ın müşteki şüpheli, …’ın şüpheli olduğu, … yönünden, üzerine atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturacak tarzda kasıtla işlenmiş bir eylemi bulunmadığından atılı suçun yasal unsurları oluşmamakla kovuşturmaya yer olmadığına; … yönünden, üzerine atılı taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçuna ilişkin olarak, kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosyaya bakıldığında; Antalya Cumhuriyet Başsavcılığına sunulmak üzere tanzim edilen … tarihli bilirkişi raporunda davacı sürücü …’ın 2918 sayılı trafik kanunun 57/a,57/b maddelerini ihlal ettiği, davalı sürücü …’ın ise kural dışı davranışının olmadığı belirtilmiştir.
Dava dilekçesi ekinde bulunan … tarihli bilirkişi uzman mütalaa raporunda … plakalı motosiklet sürücüsü davacı … karışmış olduğu kazada 2918 sayılı trafik kanunun 57/a,57/b ve 84/h maddelerinde değinilen kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak dikkatli olmak geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar. Trafik zabıtası veya trafik işaret levhası veya ışıklı trafik işaret cihazı bulunmayan kavşaklarda bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan geçen araçlara geçiş hakkını vermek zorundadırlar kusurlarını işlediği, davalı sürücü .. geçiş hakkına sahip olsa da görüş açıksı açık olan yol üzerinde seyri sırasında dikkatini azami seviyeye çıkarması kavşak kollarından çıkması muhtemel araçlar yayalar olabileceğini ön görerek hızını durabilecek bir seviyeye indirmesi gerekirken bu kurallara uymayarak dikkatsiz tedbirsiz ve özensiz bir şekilde kavşağa girip … plakalı motosiklete çarpmakla oluşan kazada kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Uzman görüşü ile bilirkişi raporu arasında çelişki oluştuğunda bunun giderilmesi gerekir. (Yargıtay 15. HD., 2015/5127 esas, 2016/4635 karar, Tar. 10.11.2016; Yargıtay 11. HD., 2013/12890 E, 2014/16482 K, Tar. 24/10/2014)
Mahkememizce kusur raporu düzenlenmesi için dosya ATK’ya gönderilmiştir.
… tarihli ATK kusur raporunda özetle; Davacı sürücü …’ın % 100(Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ın kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, ATK bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, çelişkileri giderici dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Mahkememizce aldırılan ATK raporu ile Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınce alınan rapor birbirini teyit etmektedir.
Tüm dosya kapsamı, ATK kusur raporu, savcılıkça aldırılan rapor ile ATK raporunun birbirini teyit etmesi göz önüne alınarak, kazada davalıMehmet Hitami YILDIRIM’ın kusurunun bulunmaması, davalı sigorta şirketinin ise sigortalısının kusuru ile sorumlu tutulması karşısında, davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan harçların mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … ANONİM ŞİRKETİ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … ANONİM ŞİRKETİ’ne verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.600,00 TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine, (6100 sayılı HMK m. 333) ;12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirten, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi” göz önünde tutularak; her hangi bir bankaya ait hesap numarası ve/veya herhangi bir banka hesabına ait IBAN numarası verilmesi halinde taraflara ait artan gider avansının bildirdikleri hesaba aktarılmasına,
7-Kararın Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği m. 58 gereği talep ve masraf bulunması halinde taraflara ve/veya Teb. K. m. 11 ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., 22/01/2003, 2003/1-25 E., 2003/7 K., ,Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı., 10/07/1940, 1940/7 E., 1940/75 K. nolu kararları gereği vekil ile temsil edilen tarafın vekiline tebligata çıkartılmasına,(RUHİ, Ahmet Cemal., Tebligat Hukuku., 2008, 6. Baskı, s. 127); taraflardan birisi tarafından kanun yoluna başvurulması halinde bu hususun tebliğ isteği olarak değerlendirilerek, gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davacı vekili Sn. Av. …, e- duruşma talep eden davalı sigorta vekili Sn. Av. … ile davalı …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır