Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/712 E. 2023/332 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/712 Esas
KARAR NO : 2023/332
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2022
KARAR TARİHİ : 30/05/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının restoran işletmeciliği yaptığını ve müvekkili şirketten … tarih … numaralı fatura ile 26.512,50 TL’lik mal satın aldığını ve bedelini ödemediğini, malların davalıya teslim edildiğini ve faturanın davalı tarafından imzalanarak kabul edildiğini, bedelin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmesinde de anlaşma sağlamadığını, haricen yapılan görüşmelerde de davalının ödeme iradesi göstermediğini belirterek, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri, avukatlık ücreti ve dava masraflarının davalı taraf üzeride bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin söz konusu hizmeti aldığını, bunu inkar etmediğini, ancak bu hizmeti alırken ve aldıktan sonra bu hizmetin karşılığını sunmuş oldukları dekontlar ve faturalar ile ödediğini, dekontların söz konusu borcun bankadan gönderilen kısımlar olduğunu, faturaların ise müvekkili tarafından davacı şirketin toplu yemek yemesi sonucu kesildiğini, davacı tarafın davalının borcu bitene kadar davalıya ait işlemeden kendi şirketine yemek yedirdiğini, davacı yanın ticari defterlerinin incelenmesini talep ettiklerini, faiz istemine de itiraz ettiklerini, borç tarihinden itibaren faiz isteminde bulunulduğunu ancak bu istemin hatalı olduğunu faizin işleme tarihinin ancak arabuluculuk görüşme tutanağının olumsuz olarak çıktığı günden başlayabileceğini belirterek, davanını reddini, %20’den az olmamak üzere davacının tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … Ltd Şti tarafından, borçlu … aleyhine 26.512,50-TL asıl alacak, 2.878,24-TL işlemiş faiz olmak üzere 29.390,74.-TL toplam alacak için girişilmiş ilamsız icra takibi olduğu, borçlu tarafından … tarihli itiraz dilekçesi ile takibe itiraz edildiği, takibin durduğu ve yasal 1 yıllık sürede eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarihli raporunda sonuç olarak; ” dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile tarafların sunduğu ticari defterlere dayalı olarak yapılan inceleme neticesinde,
1-Taraflar arasında ‘E- ARŞİV FATURA’ ‘ya dayalı ‘ET ÜRÜNLERİ’ alımı /satımına ilişkin ticari ilişki kurulduğu, bu hususta ikrar yapıldığı,
2-Tarafların 2021 yılı Ticari Defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin Notere ve Gelir idaresi Başkanlığına yasal sürelerde onaylattırıldığı,
3-Davacının ticari defterlerine göre davalıdan takip konusu 26.512,50 TL asıl alacağının kayıtlı bulunduğu, ve takip alacağı ile uyumlu olduğu, herhangi bir tahsilatın yapılı bulunmadığı,
4-Davalının ticari defterlerine göre ödeme ve tahsilat kayıtları yapma yükümlülüğü bulunmadığı, dosya kapsamına sunulan fatura ve dekontların dava dışı … adına olduğu, davacı şirket defterlerinde dava dışı … ile … nolu satıcılar cari hesabı ile ticari ilişki kurulduğu ve bakiyesinin sıfır olduğu, tespit edildiği, davacı adına ödediğini gösteren tevsik edici ödeme belgesi/dekontu sunması halinde borcundan kurutulabileceği,
5-Davacının davalı yanı usulüne uygun ihtarname ile temerrüte düşürmediği, temerrüt tarihinin takip tarihini takip eden ödeme emrinin tebliğinden itibaren verilen 7 günlük sürenin dolması ile temerrüte düşebileceği,” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; Fatura tek başına bir sözleşme olmayıp akdin ifasını gösteren bir belge niteliğindedir. Faturaya dayalı bir borcun varlığı öncelikle temel borç ilişkisinin varlığına bağlıdır. Faturayı tanzim eden ve tanzim alan arasında böyle bir borç ilişkisinin bulunmadığı hallerde faturanın hukuki sonuç doğurması da söz konusu olmayacaktır.
MK 6. Maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olup işbu davada taraflar arasında ticari ilişkinin varlığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ödeme savunmasında bulunan davalı borçlu ispat yükü altındadır.
6100 sayılı HMK 222. maddesine göre, “1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” düzenlemesi mevcut olup, her iki tarafın ticari defterleri incelenmiş, bilirkişi raporu ile tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, takibe konu faturanın davacının defter kayıtlarında yer aldığı, davacı defterlerinde 26.512,50-TL alacağın kayıtlı olduğu, davalı defterlerinde ödemeye dair belgelerin bulunmadığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davalı tarafça … adına düzenlenen faturaların dava ve takip konusu fatura tarihinden önceki tarihlere ait olduğu, …’in dava dışı üçüncü kişi olduğu bu faturaların davacının kabulünde olmadığı gibi …’na ait dekontların taraf defterlerinde kayıtlı olmadığı gibi fatura ödemesi açıklamasının yer almadığı dikkate alınarak alacağın varlığının davacı tarafça ispatlandığı, ödeme savunmasının ispatlanamadığı kanaati ile, itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir. Takip dosyasında alacaklı davacı tarafından işlemiş faiz talep edilmiş ise de; takip tarihiden önce borçlu temerrüde düşürülmediğinden temerrüdün takip ile gerçekleştiği kabul edilerek işlemiş faiz talebinin reddi gerekmiştir.
Takibe ve davaya konu alacak, defterlerinde de kayıtlı olup, faturadan kaynaklı alacak likit nitelikte olduğundan, davacı yararına icra inkar tazminatının koşulları mevcut olduğundan, icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
6325 sayılı yasanın 18/A-11. Maddesi gereği arabuluculuk toplantısına katılmayan davalıların yargılama giderlerinin tamamından sorumlu olduklarına dair değerlendirme ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun itirazının KISMEN İPTALİ İLE, 26.512,50 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile takibin devamına, işlemiş faize yönelik talebin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE, 5.302,50 TL inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 1.811,06.-TL harçtan peşin alınan 354,98-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.456,08-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA
4-Davacının yapmış olduğu bilirkişi ücreti, posta ve müzekkere ücretinden ibaret 970,50.-TL ile ilk dava masrafı 447,18.-TL olmak üzere toplam 1.417,68-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.560,00-TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere tarafların göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ün yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/05/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı