Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/656 E. 2023/347 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/656
KARAR NO : 2023/347
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2022
KARAR TARİHİ : 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … … A.Ş.’nin … poliçe numaralı, … bitiş tarihli poliçe ile … plaka sayılı aracın davalı şirketçe Zorunlu Mali Mesuliyet … poliçesiyle sigortalandığını, … tarihinde davalı şirket tarafından sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın, araç maliki … (TC: …) sevk ve idaresindeyken, müvekkili … adına kayıtlı … plaka sayılı araca park halinde çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, dava konusu kaza nedeniyle davacı tarafça uğranılan zarardan … plakalı aracın kayıt maliki davalı … ve söz konusu aracın poliçe ile ZMMS şirketi olan davalı … … A.Ş müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğunu, kaza sonrasında, olay yerine gelen trafik polis ekipleri tarafından tutulan kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere davalı sürücü …’ın kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olduğunu, kaza tespit tutanağında da karar verildiği üzere müvekkiline isnat edilmiş bir kusur bulunmadığını, davacı müvekkile ait 2014 yılı, siyah renkli, … marka otomobil niteliğindeki araçta büyük hasar meydana geldiğini, hasar oluşması sonucu davacı müvekkile ait araç birçok parça değişimi, onarım ve boya gördüğünden, araçta değer kaybı oluşmuş, aynı model ve km’deki kazasız araçlara göre kazalı olması sebebiyle aracın değerinde ciddi düşüş meydana geldiğini, davacı müvekkile ait araçta bu kaza sebebiyle büyük değer kaybı meydana gelmiş, bu şekilde müvekkilin malvarlığında eksilme oluştuğunu, bunun üzerine davacı müvekkil tarafından, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nu 97. maddesi uyarınca, davalılardan …’ın trafik kayıt maliki olduğu … plaka sayılı aracın sigortalandığı davalılardan … … A.Ş’ye … tebliğ tarihli başvuru yapılarak , davacı müvekkile ait … plaka sayılı araçta oluşan değer kaybının tazmin edilmesi istenmiş, yapılan başvuruya rağmen bir sonuca ulaşılmadığını beyan ederek; değer kaybı tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı … … ANONİM ŞİRKETİ cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisiz olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru nispetinde poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, mevcut kazada sigortalının kusurlu olmadığını, beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, değer kaybı tazminatı talebinden ibarettir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 2019/71 esas, 2019/798 karar sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 16. Maddesi uyarınca haksız fiilden doğan davalarda genel yetkili mahkemeler yanında haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği, yahut gelme ihtimalin bulunduğu yer ile zarar görenin yerleşim yeri mahkemeleri de yetkilidir. Motorlu aracın neden olduğu kazalardan doğan hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, davalının yerleşim yeri (HUMK 9, KTK 110/2), haksız fiilin vuku bulduğu yer (HUMK 21, KTK 110/2), sigortacının merkez veya şubesi veya … sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer (KTK 110/2) mahkemesinde açılabileceği düzenlenmiştir. Bir dava için birden fazla ( genel ve özel ) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Dosyada kaza yeri Antalya’dır. Bu nedenle, mahkememiz dosyada yetkilidir ve davalı … şirketinin yetki itirazı yerinde değildir.
HMK m. 107 gereği; Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. Söylemek gerekir ki, araçtaki değer kaybına ilişkin dava, belirsiz alacak davası olarak açılabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2017/17/1099 E, 2019/460 K) Araçtaki değer kaybına ilişkin dava, belirsiz alacak davası olarak açılabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2017/17/1099 E, 2019/460 K)Davalı … şirketinin bu yöne ilişkin itirazı da yerinde değildir.
Yargı kararlarında, öncelikle dava konusu aracın hasar geçmişine ilişkin tüm bilgi ve belgeler (tramer kaydı, … şirketlerinde oluşturulan hasar dosyası, servis belgeleri, trafik denetleme şube müdürlüklerince tanzim edilen tutanaklar ve fotoğraflar vs) ilgili yerlerden getirtilip konusunda uzman ayrı bir bilirkişiye tevdi edilerek aracın markası, modeli,yaşı, kilometresi ve değere etki eden diğer özellikleri de dikkate alınarak dava konusu aracın kaza öncesi serbest piyasa koşullarındaki 2. el değeri ile aracın onarım sonrası serbest piyasa koşullarındaki 2. el değeri (kaza sonrası onarımla değişen orijinal parçalar varsa bunların araca kattığı değer de dikkate alınarak) arasındaki farkın belirlenmesi yöntemiyle değer kaybının tespiti gerektiği belirtilmektedir.
Mahkememizce dosya kusur ve hesap bilirkişisine tevdi edilmiş ve rapor aldırılmıştır.
… tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; … Plakalı araç sürücüsü …; 2918 Sayılı KTK. da Belirtilen; 52/ 1-b, 84/ I , Maddeleri ile Yönetmelik 95. ve 101. Maddesini ihlal ettiği; … Plakalı araç ve sürücüsünün; park halinde olması nedeniyle, kusurlarının/ kural ihlallerinin olmadığı, İnceleme konusu aracın … tarihinden önce piyasa değerinin … TL olduğu … tarihindeki kaza olayından sonra piyasa koşulları ve şahsi kanaatimde eklendiğinde piyasa değerinin … TL olacağı, sonuç olarak inceleme konusu araç üzerinde 10.000,00 TL değer kaybı oluşacağı hususları belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce vaki itirazların değerlendirilmesi amacıyla ek bilirkişi raporu alınmıştır.
… tarihli ek raporda itirazlara cevap verilmiş ve kök rapor teyit edilmiştir.
Ek rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi kök ve ek raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi kök ve ek raporları dikkate alınarak, davacının davasını ispatladığı kanaatiyle, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dosyaya baktığımızda; davanın trafik kazasına dayandığı anlaşılmaktadır ve genel kural olarak Trafik kazaları haksız fiil niteliğinde olup, tazminat borcu haksız fiil tarihinde muaccel olur. Başka bir ifade ile haksız fiillerde borcun muaccel hale gelmesi ihtarı gerektirmez. (Yargıtay 17. HD., 2008/2484 E., 2008/4216 K., Yargıtay 11. HD., 25.1.2007 tarih, 2005/14182E.,2007/809 K.)Haksız eylemden kaynaklanan tazminat  davalarında, olay tarihinden faiz yürütülmelidir(fur semper in moro). 2918 sayılı KTK’nın 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. … şirketine başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Dosya arasında bulunan tebliğ mazbatasının tebliğ tarihinin … olduğu, 8 iş günü sonrasının … olduğu anlaşılmakla, bu yönüyle faiz hükmü kurulmuştur.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 10.000,00 TL değer kaybı tazminatının, davalı … bakımından …, davalı … … Aş bakımından … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 80,70 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 170,78 TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 512,32 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, (Alınması gerekli toplam harç= 683,10 TL)
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan toplamda 251,48 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 2.187,00 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.560,00TL’ nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine, (6100 sayılı HMK m. 333) ;12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirten, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi” göz önünde tutularak; her hangi bir bankaya ait hesap numarası ve/veya herhangi bir banka hesabına ait IBAN numarası verilmesi halinde taraflara ait artan gider avansının bildirdikleri hesaba aktarılmasına, davalı tarafından yatırılan gider avansının aynı şekilde istek halinde iadesine,
10-Kararın, Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavvcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik m. 216 gereği ve Yargıtay 1. HD’nin 2016/12476 E, 2019/2779 K sayılı emsal ilamı gereği talep ve masraf bulunması halinde taraflara ve/veya Teb. K. m. 11 ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., 22/01/2003, 2003/1-25 E., 2003/7 K., Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı., 10/07/1940, 1940/7 E., 1940/75 K. nolu kararları gereği vekil ile temsil edilen tarafın vekiline tebligata çıkartılmasına,(RUHİ, Ahmet Cemal., Tebligat Hukuku., 2008, 6. Baskı, s. 127); taraflardan birisi tarafından kanun yoluna başvurulması halinde bu hususun tebliğ isteği olarak değerlendirilerek, gerekçeli kararın tebliğe çıkarılmasına,
Dair, davacı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır