Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/578 Esas
KARAR NO : 2023/110
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/08/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalı aleyhine ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap alacağı nedeniyle Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, yapılan arabuluculuk görüşmesinin olumsuz sonuçlandığını, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin davalıya satmış olduğu ürünlerin tamamının ücretini alamadığını, bu sebeple cari hesap alacağının meydana geldiğini, davalının ticari ilişkinin varlığını ve bu ticari ilişkiden dolayı cari hesap bakiyesi kaldığını icra müdürlüğüne sunduğu borca itiraz dilekçesinde de açıkça kabul ettiğini, takibe konu faturaların davalı tarafından imzalandığını, davalının cari hesap borcunun daha az olduğunu iddia etse de ticari defter kayıtlarından da görüleceği üzere kesilen ve faturalara karşı davalının yapmış olduğu ödemelerin davalının iddia ettiğinden fazla olduğunu, davalının kabulünde olmayan tutar bakımından 10.658,30 TL daha borcu bulunduğunu, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamını, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri, avukatlık ücreti ile yargılama giderlerinin davacı üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK’nun 67 .maddesi gereği İtirazın İptali istemine ilişkindir.
Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, icra dosyasının incelemesinde; alacaklı … Anonim Şirketi tarafından borçlu … aleyhine 23.749,16 TL asıl alacak, 909,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.658,30 TL alacak talebi üzerinden takibe başlandığı, borçlunun … tarihli kısmi itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulduğu ve yasal 1 yıllık sürede eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu raporda, “1-Taraflar arasında uygulamada sıkça rastlanan açık hesap şeklinde yazılı olmayan cari hesap şeklinde ‘e-arşiv FATURA’ ‘larla ‘İçeçek Maddeleri’ alımı / satımına dayalı ticari ilişki kurulduğu,
2-Davacının dava / takip konusu ettiği, e-arşiv faturalarda malı ve faturayı davalı asilin teslim aldığına dair isim imza ve kaşesinin basılı olduğu, Davalının 2022 yılı Mal alımları haddinin (Esnaf Muaflığı) … TL’nin üzerinde olduğundan TACİR vasfına haiz olduğu,
3-Davacının ticari defterlerine göre davalı şirketten takipte talep edilen bakiye 23.749,16 TL alacağın kayıtlı olarak yer aldığı,
4-Davalının İşletme Defteri Tuttuğu, ticari defterlerini mahkemenize sunmaması nedeniyle herhangi bir incelemenin yapılmadığı, davacının ticari defterlerinin birbirini doğruladığı, VUK kapsamında GİB Tebliğlerine uygun olarak e-berat onaylarının imzalatıldığı,
5-Davacı tarafından düzenlenen belgeler davacının sanal BS formunda gözüktüğü, davalının işletme defteri tutuğundan yasal olarak bildirim yükümlülüğü bulunmasa da dosya kapsamında e-arşiv faturalara ilişkin bağlı vergi dairesine yasal sürelerde bir itirazının bulunmadığı, İcra dosyasında borcunu kısmen kabul ederek itirazda bulunmuş ise de kalan borca ilişkin VUK kapsamında tevsik edici belge / makbuz dosyaya sunmadığını” bildirir rapor sunulmuştur.
Uyuşmazlık; davacının faturadan kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığının ve miktarının tespitine ilişkindir.
Fatura tek başına bir sözleşme olmayıp akdin ifasını gösteren bir belge niteliğindedir. Faturaya dayalı bir borcun varlığı öncelikle temel borç ilişkisinin varlığına bağlıdır. Faturayı tanzim eden ve tanzim alan arasında böyle bir borç ilişkisinin bulunmadığı hallerde faturanın hukuki sonuç doğurması da söz konusu olmayacaktır.
MK 6. Maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olup işbu davada ispat yükü alacaklı olduğunu ispat eden davacıya aittir. Akdi ilişki kanıtlanmadığı sürece alacaklının borçlu adına fatura düzenlemesi ve ticari defterlerine göre bu faturalar nedeniyle alacaklı görünmesi alacaklının alacağını ispat edebilmesi için yeterli olmayacaktır
6100 sayılı HMK 222. maddesine göre, ” “1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” düzenlemesi mevcut olup, her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi husuusnda ara karar kurulmuş ise de, davalının yapılan ihtara rağmen defterlerini ibraz etmediği, davacının defterleri üzerinde yapılan inceleme ile; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, takibe konu faturaların defter kayıtlarında yer aldığı, 23.749,16-TL alacağın kayıtlı olduğu, fatura üzerinde davalının teslim aldığına dair imzasının bulunduğu ve faturaların davacı tarafça sunulan BS formları ile de uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Öte yandan davalının takibe itirazında borcun bir kısmını kabul ettiği dikkate alınarak alacağın varlığının ispatlandığı kanaati ile, itiraz edilen kısım yönünden itirazın kısmen iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı taraf takip talebinde işlemiş faiz yönünden talepte bulunmuş ise de; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 117. (mülga 818 sayılı BK’nın 101/I. md.) maddesine göre sözleşme ilişkisinden kaynaklanan alacaklara temerrüt faizi yürütülebilmesi için alacağın muaccel olması yeterli olmayıp, borçlunun ihtarla temerrüde düşürülmesi gerekir. Ya da aynı maddenin ikinci bendi uyarınca taraflarca ödeme tarihinin kesin olarak belirlenmesi gerekir.
Dosyada takip tarihinden önce davalının temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir ihtara rastlanmamıştır. Faturada vade tarihi de belirlenmemiştir. Davacı tarafından icra takibinden önce davalı temerrüde düşürülmediğinden, davacı icra takibinden önceki dönem için birikmiş faiz isteyemeyecek, ancak icra takip tarihinden yapılan ödeme tarihine kadarki süre için faiz isteyebilecektir.
Takibe ve davaya konu alacak, davacının defterlerinde de kayıtlı olup, faturadan kaynaklı alacak likit nitelikte olduğundan, davacı yararına icra inkar tazminatının koşulları mevcut olduğundan, icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Davalının Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu KISMİ İTİRAZININ KISMEN İPTALİ ile; 9.749,16-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi üzerinden takibin aynen DEVAMINA, fazlaya ilişkin işlemiş faiz yönünden talebin REDDİNE,
2-Hükmolunan asıl alacağın %20’si tutarındaki 1.949,83 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 665,96 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL nin mahsubu ile eksik alınan 585,26 TL nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.426,93 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 133,07TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu posta ve müzekkere ücreti ile bilirkişi ücretinden ibaret toplam 1.086,50 TL den davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 993,80 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacının yapmış olduğu ilk yargılama gideri olan 161,40 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …’nın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır